İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı-k.davalı kadın vekili istinaf dilekçesi ile; boşanma, tazminat, nafaka ve velayete ilişkin istinaf taleplerinin olmadığını ancak kocanın davasının kabulünün yerinde olmadığını, ziynet alacağı yönünden açık feragat bulunmadığını, ziynet eşyalarının kadına geri teslim edilmediğini, ziynet alacağı yönünden ret kararının yerinde olmadığını kararın bu yönüyle kaldırılmasını talep etmiştir. Davalı-k.davacı koca vekili istinaf dilekçesi ile; kusur tespitinin yerinde olmadığını, tazminat ve nafaka miktarlarının fazla olduğunu, kararın kaldırılmasını aksi halde miktarların azaltılmasını talep etmiştir....
Somut olayda; davacı kadın boşanma, ferileri ve ziynet alacağı davası yönünden herhangi bir ayrım yapmaksızın 23/07/2018 havale tarihli dilekçesi ile 9 tanık ismi bildirmiş, davalı erkek de ikinci cevap dilekçesinde aynı hususlarda 6 tanık ismi bildirmiştir. Mahkemece 25/10/2018 tarihli celsede boşanma ve ziynet yönünden davacı kadının 4 tanığı, davalı erkeğin de 4 tanığı dinlenilmiş, aynı celse 4 nolu ara karar ile usul ekonomisi gereği HMK.nun 241.maddesi uyarınca dinlenilmeyen diğer tanıkların dinlenilmesinden resen vazgeçilmesine karar verilmiştir. Yasal sebep bulunmadıkça gösterilen tanıkların dinlenilmemiş olması savunma hakkını kısıtlayan önemli bir usul hatasıdır. Taraflarca yargılama sırasında dinlenilmeyen diğer tanıklarının dinlenilmesinden vazgeçilmemiştir. Hukuk Muhakemeleri Kanununun 241. maddesi koşulları da oluşmamıştır....
DEĞERLENDİRME VE SONUÇ: HMK'nın 355.maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Asıl dava; evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma ve ferileri ile ziynet eşyasına, karşı dava ise evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma ve ferilerine ilişkindir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK'nın 355. maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Asıl dava, TMK’nın 166/1. maddesi gereğince evlilik birliğinin temelden sarsılması nedeni ile boşanma, ferileri ve ziynet alacağı, birleşen dava ise TMK’nın 166/1. maddesi gereğince evlilik birliğinin temelden sarsılması nedeni ile boşanma ve ferilerine ilişkindir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesi tarafından taraflarca açılan her iki boşanma davasının da kabulü ile tarafların boşanmalarına, kadın lehine aylık 450 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 20.000 TL maddi, 18.000 TL manevi tazminata hükmedildiği, çeyiz eşyası talebinin kabulü ile eşyaların bedellerinin toplamı olan 5.050,00 TL, ziynet eşyaları yönünden taleplerinin kısmen kabulü ile kararda belirtilen ziynet eşyalarının bedellerinin toplamı olan 163.881,00 TL'nin yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak, davacıya verilmesine karar verildiği görülmüştür....
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı-davalı vekili; ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak, asıl boşanma ve ziynet alacağı davasının kabulüne, birleşen davanın reddine karar verilmesi yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davalı-davacı vekili; tazminatların miktarı ile velayet yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DEĞERLENDİRME VE SONUÇ: HMK'nın 355. maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Asıl dava, TMK.nın 166/1. Maddesi gereğince evlilik birliğinin temelden sarsılması nedeni ile boşanma, ferileri ve ziynet alacağı, birleşen dava ise, TMK.nun 161. Maddesi gereğince zina nedeni ile boşanma ve ferileri, olmadığı takdirde TMK.nın 166/1....
Tarafların dosyaya yansıyan sosyal ve ekonomik durumları ve hakkaniyet dikkate alındığında ilk derece mahkemesince belirlenen tedbir nafakası uygun olduğu gibi tedbir kararının karar kesinleşinceye kadar devamına karar verilmesi de usul, yasa ve dosya kapsamına uygun olmakla, davalı karşı davacı kadının tedbir nafakası miktarına yönelik istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. Davalı karşı davacı kadın karşı davasında ziynet eşyasının aynen iadesini talep etmiş olup, TMK 6. madde gereğince iddiasını ispatla yükümlüdür. Kadın ziynetleri erkeğin aldığını ve iade etmediğini iddia etmiş ise de iddiasını somut görgüye dayalı deliller ile ispatlayamamış olduğundan ilk derece mahkemesince ziynete ilişkin davanın reddine karar verilmesi, usul, yasa ve dosya kapsamına uygun olmakla davalı karşı davacı kadının ziynet eşyasına yönelik istinaf talebinin reddine karar verilmiştir....
Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından boşanma davası ve ferileri ile ziynet alacağı davasının kabul edilen kısmı yönünden temyiz edilerek; duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 04.10.2022 günü temyiz eden davalı ... vekili Av. ... ve karşı taraf davacı ... vekili Av. ... geldiler. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü....
Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından reddedilen boşanma davası ve ferileri yönünden; davalı erkek tarafından ise ziynet alacağı davasının tefrik edilmesi yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 06.04.2021 günü duruşmalı temyiz eden davalı ... vekili Av. ... ile karşı taraf temyiz eden davacı ... vekili Av. ... geldiler. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü....
Dava, TMK'nın 166/1. maddesi gereğince evlilik birliğinin temelden sarsılması nedeni ile boşanma, ferileri ve ziynet alacağına ilişkindir. 1- Davalının kusura ilişkin istinaf itirazlarının incelenmesinde; Mahkeme tarafından; davalının, davacıya ayrı ev açmaktan kaçındığı, ailesi ile yaşamaya mecbur ettiği, eve kilitlenmesine ve babasının şiddet uygulamasına sessiz kaldığı, pisikolojik ve fiziksel şiddet uyguladığı, davacı, ayrı ev açtığında döneceğini bildirmesine rağmen girişimde bulunmadığı, boşanmayı istemediğini söylemesine rağmen, başkaları ile telefonda görüştüğü kusurları yüklenerek davalı erkeğin tam kusurlu olduğuna karar verilmiş ise de, erkeğe yüklenilen babasının kadına şiddet uygulamasına dair sessiz kaldığına dair vakıadan sonra tarafların bir araya gelerek birlikte yaşadıkları, kadının bu hususta davalı eşini af ettiği, ayrıca davalı tanığı davalının kuzeni Seyfi’nin beyanı uyarınca kadının en son olayda davalı kocanın yüzünü ve kolunun tırmalayarak şiddet uyguladığı...