Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu, boşanma ve ferileri yönünden kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay nezdinde TEMYİZİ KABİL, ziynet alacağı yönünden ise miktar itibariyle KESİN olmak üzere oy birliği ile karar verildi....
GEREKÇE: Asıl dava; evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine (TMK 166/1. madde) dayalı boşanma ve ferîlerine, karşı dava; evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine (TMK 166/1. madde) dayalı boşanma ve ferîleri ile ziynet eşyalarının iadesi, iade mümkün olmadığı taktirde bedellerinin tahsili istemlerine ilişkindir. İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davacı - karşı davalı tarafça her iki boşanma davası, ziynet eşyalarının iadesi davasının kabul edilen kısmı ve bu davada yargılama giderleri, davalı - karşı davacı tarafça kusur belirlemesi, müşterek çocuk yararına hükmedilen nafakalar, kadın yararına tedbir ve yoksulluk nafakasına hükmedilmemesi, kadın yararına hükmedilen tazminatların miktarı, ziynet eşyalarının iadesi davasının reddedilen kısmı ve faiz işletilmemesi ile bu davada kadın aleyhine hükmedilen vekalet ücreti yönünden süresinde istinaf talebinde bulunulmuştur....
İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı karşı davalı koca; kusur belirlemesi, kadının boşanma davası ve ferileri, ziynet eşyası yönlerinden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı karşı davacı kadın; kusur belirlemesi, kocanın davası, nafaka ve tazminatların miktarları ile ziynet eşyasının reddedilen kısmı yönlerinden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre ilk derece mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin dava dosyası içinde bulunduğu, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, bu nedenle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından tarafların istinaf isteminin HMK. 353/1- b-1 maddesi gereğince AYRI AYRI ESASTAN REDDİ gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Hakim, iki taraftan birinin talebi olmaksızın kendiliğinden bir davayı inceleyemez ve karara bağlayamaz (HMK m. 24/1). Hakim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez (HMK m. 26/1). Boşanmaya ve ziynet eşyası alacağına ilişkin açılmış bir karşı dava olmadığı halde, karşı dava var kabul edilerek, boşanma ve ziynet alacağına karar verilmesi kanuna açık aykırılık teşkil eder. Bu yön nazara alınmadan, yazılı şekilde karşı davanın kabulü suretiyle tarafların boşanmalarına, boşanmanın fer'ilerine ve ziynet eşyası alacağına karar verilmesinin usul ve kanuna aykırı olduğu” gerekçesiyle bozulmuş, bozma sebebine göre erkeğin davasına yönelik temyiz itirazları incelenmemiştir....
Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından ziynet alacağı davasının reddi yönünden, davalı erkek tarafından kadının kabul edilen boşanma davası ve boşanmanın ferileri yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 19.10.2022 günü duruşmalı temyiz eden davacı ... vekili Av. ... ile karşı taraf duruşmalı temyiz eden davalı ... vekili Av. ... geldiler. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü....
Mahkemece; "Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirildiğinde; Açılan dava; ziynet eşyalarının değerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesi istemine ilişkindir. İş bu dava mahkememizin 2020/217 E- 2021/822 Karar sayılı boşanma dosyasından tefrik edilerek açılmıştır. Dosya içinde bulunan mahkememizin 2020/217 E- 2021/822 Karar sayılı boşanma dosyası istinaf ve Yargıtay aşamasından geçerek onanmış ve kesinleşmiştir. İlgili boşanma dosyasında davacı kadının kusursuz davalı kocanın tam kusurlu olduğuna kanaat getirilerek boşanma davasının kabulüne karar verilmiştir. Davacı kadın dilekçesinde özetle; düğünde takılan 4 adet bileziği, bileklik, kolye, küpe ve künyeden oluşan 1 adet set takımını, 5 adet 20 gr bileziği davalının alarak harcadığını ve kendisine ziynet eşyalarının daha sonra iade edilmediğini iddia etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet Alacağı-Tedbir Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından; kadının asıl boşanma davası ve ferileri ile kadının birleşen tedbir nafakası davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalı erkeğin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Mahkemece, davacı kadın tarafından açılan evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma davasında boşanmaya sebep olan olaylarda, davalı erkeğin tam kusurlu olduğu kabul edilerek tarafların boşanmalarına karar verilmiş ise de; yapılan yargılama ve toplanan delillerden, mahkemece kabul edilen ve gerçekleşen erkeğin kusurlu davranışlarının...
durumu dikkate alındığında, yargılama süresince TMK'nun 169 maddesi uyarınca kadın ve müşterek çocuk için takdir edilen tedbir nafakası ile müşterek çocuk için kararın kesinleşmesinden itibaren geçerli olmak üzere TMK'nun 182/2, 328/1, 330/1 maddeleri uyarınca takdir edilen iştirak nafakası ve miktarlarının, davacı- karşı davalı kadının boşanma ile en azından erkeğin maddi desteğinden yoksun kalacak olması, boşanmaya neden olan olaylarda kişilik haklarının zarar görmesi nedeni ile boşanma nedeni ile TMK'nun 174/1- 2 maddesi uyarınca takdir edilen maddi ve manevi tazminat ve miktarlarının toplanan delillere, usul ve yasaya aykırı olduğu anlaşılmıştır....
Tüm dosya kapsamı ile; Boşanma ve ferileri yönünden; Mahkemece davalıya boşanmaya neden olacak nitelikte atfı kabil bir kusur bulunmadığı gerekçesiyle dava reddedilmiştir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; Davanın kabulünü, velayetin anneye verilmesini, şahsi ilişki süresini, kadın için maddi ve manevi tazminata, tedbir ve yoksulluk nafakasına, çocuk için tedbir ve iştirak nafakasına hükmedilmesini, maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddini, ziynet alacağı davasının kabulünü istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava, TMK 166/1 maddesi uyarınca açılan boşanma ve ferileri ile ziynet alacağı istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince, davalı erkeğe yüklenen kusurların yerinde olduğu, davacı kadının kusurunun istinaf edilmemekle kesinleştiği ve verilecek başkaca bir kusur bulunmadığı anlaşılmakla davalının kusura yönelik istinafının reddi gerekmiştir. Gerçekleşen kusur durumuna göre erkeğin ağır kadının hafif kusurlu olduğu yönündeki mahkemenin kusur dağılımı yerinde olmakla davalının davanın kabulüne yönelik istinafı reddedilmiştir....