Maddesi gereğince açılan hayata kast, pek kötü, onur kırıcı davranış nedeniyle açılan boşanma davasının REDDİNE, Davacı tarafından davalı aleyhine toplum anlayışları bağdaşmayacak şekilde hayat sürmesi nedeniyle TMK 163. maddesi gereğince haysiyetsiz hayat sürme nedeniyle açılan boşanma davasının REDDİNE, Davacı tarafından davalı aleyhine 4721 sayılı TMK'nin 166/1 maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılan boşanma davasının KABULÜNE, tarafların 4721 sayılı TMK'nin 166/1 maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle BOŞANMALARINA, Tarafların müşterek çocukları 28.05.2009 doğumlu, T.C Kimlik numaralı Eylül Naz KESİM'in velayetinin davacı T1'e verilmesine, Velayeti davacı anneye bırakılan müşterek çocuk ile baba arasında ŞAHSİ MÜNASEBET TESİSİNE, Davacı kadın için mahkememizin 26.10.2021 tarihli duruşma ara kararı ile hükmedilen 750,00 TL tedbir nafakasının boşanma kararının kesinleşmesine kadar devamına, Davacı kadın yararına boşanma...
(Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, davalının haysiyetsiz hayat sürdüğü iddiasıyla açılmıştır.Davalı kadının haysiyetsiz hayat sürdüğüne ilişkin yeterli ve inandırıcı delil getirilememiştir.Tanık beyanlarındaki olayların haysiyetsiz hayat olarak değerlendirilmesi mümkün değildir. Türk Medeni Kanununun 163. madde koşulları oluşmamıştır. Geçimsizlik nedenine dayalı bir davada bulunmamaktadır.Gerçekleşen bu durum karşısında davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde kabulü bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 11.10.2006...
olduğu " gerekçesi ile karşı davanın kabulüne ,davacı kocanın asıl davada "haysiyetsiz hayat sürme" sebebine (TMK m. 163) dayalı açtığı boşanma davasının ise haysiyetsiz hayat sürmenin varlığından söz edilebilmesi ve bu sebeple boşanma kararı verilebilmesi için; eşin, sosyal hayatta toplumun genel değer yargılarıyla çatışan, olumsuz nitelikte kabul edilen davranışının süreklilik göstermesi ve bu davranışın diğer eş için birlikte yaşamayı ondan beklenemez hale getirmesi gerektiği ,davalı /davacı kadının haysiyetsiz hayat sürdüğüne ilişkin yeterli ve inandırıcı delil bulunmadığı" gerekçesi ile erkeğin asıl davasının reddine davacı/davalı erkeğin manevi tazminat talebinin reddine , karşı davanın kabulü ile tarafların TMK 166/1 maddesi gereğince boşanmalarına, karşı davacı lehine 8.000,00 er TL maddi ve manevi tazminata ve aylık 350,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası bağlanmasına ilişkin hüküm kurulmuştur....
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı koca; boşanma kararına herhangi bir itirazı olmadığını belirterek, kusur tespiti ve müşterek çocukların velayetine yönelik istinaf talebinde bulunmuştur. İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE: Dava, haysiyetsiz hayat sürme (TMK md.162) ve evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle (TMK md.166/1,2) boşanma istemine ilişkindir. İnceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak, bölge adliye mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir (HMK md.355). Davacı, dava dilekçesinde davanın dayanağı olan bütün vakıaları sıra numarası altında ve açık özetleriyle birlikte bildirir (HMK md.119/1- e ) ve iddia ettiği her bir vakıanın hangi delille ispat edileceğini dilekçede belirtmesi gerekir (HMK md.119/1- f)....
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek inceleme yapılmıştır. Dava; TMK'nın 162 maddesi uyarınca hayata kast pek kötü veya onur kırıcı davranış olmadığı takdirde , 166/1. maddesi hükmüne dayalı evlilik birliğinin temelinden sarsılması sonucu boşanma ve velayet tevdii istemlerine ilişkindir. "Davacı kadın dava dilekçesinde suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme sebebi (TMK m. 163), olmadığı takdirde evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1) hukuki sebebine dayalı olarak boşanmaya karar verilmesini talep ederek, terditli dava açmıştır....
Davacı birleşen dava dosyasının davacısı vekili birleşen dava dosyasındaki dava dilekçesinde özetle, davalının sadakat yükümlülüğüne aykırı hakaret ettiğini, boşanma davası kesinleşmeden mail adresini ailesine ait olmayan muhtemelen gayri resmi eşine ait olsa gerek bir soy isimle değiştirdiğini, davalının evine yabancı bir erkeği almasının zina için yeterli bir delil olduğunu belirterek, müşterek çocuk İlkin'in davalının haysiyetsiz ve zina kavramı içerisindeki davranışları nedeniyle geçici olarak velayetinin müvekkiline verilmesine, TMK 161,163 ve 166. maddeleri kapsamında zina, haysiyetsiz hayat sürme ve şiddetli geçimsizlik nedeniyle tarafların boşanmalarına, müşterek çocuk İlkim'in velayetinin müvekkiline verilmesine, dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte 500.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak müvekkiline verilmesine karar verilmiştir....
sürme olarak kabulünün mümkün bulunmamasına, davalı-davacı (koca)’nın Türk Medeni Kanununun, 161, 162 ve 166/1. maddesi yanında 163. maddede yer alan sebebe de dayanan boşanma talebi hakkında, 166/1....
Davalı - karşı davacı vekili 05.12.2017 tarihli cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile tarafların Türk Medeni Kanunu'nun 161. maddesi gereğince zina, aksi halde aynı Yasanın 163. maddesi gereğince haysiyetsiz yaşam sürme, aksi halde yine aynı Yasanın 166/1. maddesi gereğince evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak boşanmaları ile müvekkili lehine 50.000 TL maddi ve 50.000 TL manevi tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir....
DAVA Davacı kadın vekili dava ve cevaba cevap dilekçelerinde özetle suç işleme nedeniyle boşanma ve velâyetin davacı kadına verilemesini talep ettikleri, davalı erkeğin uyuşturucu ticareti suçu nedeniyle yargılanarak mahkumiyet aldığı bu kararın Yargıtay'dan geçerek kesinleştiği, davalının mahkumiyeti nedeniyle davacı kadının babasının evine taşınmak zorunda kaldığı erkeğin ceza evine girmeden önce parasını uyuşturucuya harcadığı ve evlilik birliğinin kendisine yüklediği sorumlulukları yerine getirmediği, davalı erkeğin davacı kadına fiziksel şiddet uyguladığı, kendi işlediği suçu kadına attığı, kadının yargılandığı ve beraat ettiği, davalı erkeğin ailesinin davacı kadına ağır hakaretler ettiği ve davalı erkeğin sunduğu fotoğrafları kabul etmediklerini, bunların evlilik öncesine ait olduğunu beyan ve iddia ederek tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. II....
Davacı vekilinin davalının haysiyetsiz hayat sürdüğünün ispatlandığı yönündeki istinaf başvurusunun incelenmesinde; dava dosya içeriğine, dosyadaki yazılara göre, ilk derece mahkemesinin delil değerlendirmesi, haysiyetsiz hayat sürme nedenine dayalı boşanma davasının reddi kararının doğru olduğu, davalı karşı davacının davranışlarının sadakatsizlik niteliğinde kaldığı, davacı karşı davalının haysiyetsiz hayat sürme nedeniyle boşanma davasını ispatlayamadığı anlaşıldığından davacı tarafın TMK'nın 163. maddesine dayalı boşanma davasının reddi yönünden yapmış olduğu istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir. TMK'nın 166/1. maddesinde "Evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenemeyecek derecede temelinden sarsılmış olarsa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir." şeklinde düzenleme bulunmaktadır....