Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 25/06/2020 NUMARASI : 2019/274 ESAS 2020/257 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 16/04/1978 tarihinde evlendiklerini, bu evliliklerinden müşterek dört çocuklarının bulunduğunu, evlilik birliği devam ederken davalının defalarca müvekkilini aldatma eyleminde bulunduğunu, davalının Fikret Başçoban isimli bir bayanla birlikte olduğunu ve bu evlilik dışı ilişkiden tanıma yolu ile nüfusuna kaydettirdiği, T1 adında bir çocuğunun bulunduğunu, davalının Fikret Başçoban isimli bir kadınla namus, şeref ve haysiyet kavramlarıyla bağdaşmayacak şekilde yaşadığını belirterek, tarafların TMK'nun 161.maddesi uyarınca aldatma, TMK'nun 163.maddesi uyarınca haysiyetsiz yaşam sürme nedenleriyle ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle boşanmalarına, eşinin soyadını taşımasına izin verilmesini, 100.000 TL maddi, 100.000 TL manevi tazminata hükmedilmesini dava ve talep...

Aile Mahkemesinin 16/05/2017 tarihli 2017/184 Esas 2017/360 Karar sayılı ilamı ile verilen boşanma kararının iptali ile boşanma sebebi olarak zina eylemi, haysiyetsiz hayat sürme ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile boşanma kararı verilmesini, davalı lehine hükmedilmiş 600,00 TL nafakanın iptalini, mal rejimi ile ilgili hükmün iptalini talep ve dava etmiştir. DELİLLER:Tarafların nüfus aile kayıt tablosu, yaptırılan zabıta araştırmaları ve dava dosyası. İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: "Dosya içindeki mevcut delil durumu, davanın yenilenmesini talep eden davacının ileri sürdüğü sebep gözetildiğinde; Samsun 2. Aile Mahkemesinin 2017/184 Esas, 2017/360 Karar sayılı dosyasında taraflar T1 ve Mevlüde AKBAY' ın 16/05/2017 tarihli karar ile anlaşmalı boşanmalarına karar verildiği, kararın16/06/2017 tarihinde kesinleştiği belirlenmiştir....

İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı-k.davacı kadın istinaf dilekçesinde özetle; asıl davanın TMK 163. maddesi gereğince boşanma davası olduğunu, talebin aşılarak Türk Medeni Kanunu 166/1'den boşanmaya karar verilmesinin yerinde olmadığını beyan ederek asıl davanın kabulü, karşı davanın reddi, velayet, tazminat, nafaka ve ziynet alacağı yönünden kararın kaldırılmasını talep etmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE Asıl dava; Türk Medeni Kanunu'nun 166/1- 2. maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması ve TMK 163. maddeleri uyarınca suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme sebebine dayalı boşanma ve ferileri, karşı dava; Türk Medeni Kanunu'nun 166/1- 2. maddeleri uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı boşanma ve feirleri ile ziynet eşya alacağı istemine ilişkindir. HMK'nın 355. maddesine göre re'sen gözetilerek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır....

Yoksulluk nafakasının 500.TL.ye yükseltilmesine, öte yandan davalı karşı davacı tarafından açılan nafakanın kaldırılması ya da indirilmesi davasının ise reddine karar verilmiş, hüküm davalı (karşı davacı) vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir.TMK'nun 176/3. maddesi uyarınca; irat biçiminde ödenmesine karar verilen maddi tazminat veya nafaka, alacaklı tarafın yeniden evlenmesi ya da taraflardan birinin ölümü halinde kendiliğinden kalkar; alacaklı tarafın evlenme olmaksızın fiilen evliymiş gibi yaşaması, yoksulluğunun ortadan kalkması ya da haysiyetsiz hayat sürmesi halinde mahkeme kararıyla kaldırılır.Davacı enflasyon nedeniyle paranın alım gücünü kaybettiğini ileri sürerek yoksulluk nafakasının artırılmasını istemiştir....

    olgusunun kabul edilmemesi halinde, yaşananların onur kıracı davarış ve haysiyetsiz yaşam sürme açısında da özel olarak değerlendirilmesini istedikleri, davalının yaklaşık 3- 4 ay önce ortak konuta gece geç saatlerde gelmeye başladığı, davacının, aradığında da telefonlarına bakmadığı, ancak davacının somut bir veri bulunmadığından bu konuda yargıya müracaat etmediği, davalının sürekli gizli gizli telefonla görüşmeler yaptığı, davalının uzun süredir sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığı, güven sarsıcı davranışlarda bulunduğu" iddia ve vakıaları ileri sürerek tarafların zina, onu kırıcı davranış, haysiyetsiz yaşam sürme kabul edilmemesi halinde genel boşanma sebeplerine dayanarak davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, davacı lehine 100.000.'...

    düşürücü suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme sebeplerine dayalı olarak boşanmalarına, ortak çocuklar yararına ayrı ayrı aylık 400,00 TL iştirak nafakasına, müvekkili lehine aylık 600,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 40.000,00 TL maddî, 40.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      nafaka talep etme hakkı olmadığını, emekli öğretmen olması nedeniyle sürekli ve düzenli gelirinin olduğunu, davacı- davalının ağır kusurlu olması sebebiyle açtıkları boşanma davasının reddine, davacının haysiyetsiz yaşam sürmesi nedeniyle TMK.nun 163. maddesi gereği açtıkları karşı davanın kabulüne, bu hususun kabul edilmemesi halinde evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına karar verilmesini, davacının tedbir ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddine, eski eşiyle gönül ilişkisi olan davacının 100.000 TL manevi tazminata hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir....

      -TL maddi ve 150.000,00.-TL manevi tazminata karar verilmesini istemiştir. Mahkemece; "Yapılan yargılama sonunda dosyada mevcut bilgi ve belgeler ile tanık anlatımları birlikte değerlendirildiğinde; tarafların 07/04/2014 tarihinde evlendikleri, bu evliliklerinden iki müşterek çocuklarının olduğu, davanın öncelikle TMK'nun 163. maddesi kapsamında haysiyetsizce hayat sürme nedenine dayalı boşanma, olmadığı takdirde TMK'nun 162. maddesi kapsamında hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış nedeniyle boşanma, olmadığı takdirde TMK'nun 166/1 kapsamında evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuksal nedenine dayalı boşanma davası olduğu dosya kapsamından anlaşılmıştır. Davalının haysiyetsizce hayat sürdüğü veya davacının hayatına kast edip pek kötü muamelede bulunduğu iddialarının ispatlanamaması nedeniyle davacının söz konusu özel boşanma nedenlerine dayalı boşanma taleplerinin reddine karar vermek gerekmiştir....

      Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2018/987 esas 2018/909 karar sayılı dosyasından görevsizlikle ağır ceza mahkemesine gönderilen ve görülen, davacının babasının davaya konu müşterek çocuklara karşı işlediği cinsel taciz suçlaması olduğunu, söz konusu davada çocukların ifadelerinin okunmasıyla çocukların davacı yanında kalmalarının kesinlikle uygun olmadığının görüleceğini, davacının amacının da velayetleri alarak baskıyla çocukların ifadelerini değiştirmek olduğunu, davacının iddialarını kabul etmediğini, haysiyetsiz bir hayat sürme durumunun olmadığını, davacının babasının cinsel taciz olayının ortaya çıkmasıyla evden ayrıldığını ve gidecek bir yerinin ve gelirinin olmaması sebebiyle önceden tanıdığı Hacer Köle adlı arkadaşında kaldığını, sonrasında Hacer Köle'nin annesi olan Kütahya ili Altıntaş ilçesinde yaşayan Emine Köle'nin yanına yerleştiğini, Hasan Köle adlı şahsın da bu kişinin oğlu olduğunu ve eşiyle boşanma aşamasında olduğunu, Hasan Köle ile herhangi bir cinsel birlikteliğinin ya da...

      söylediğini, sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığını iddia ederek haysiyetsiz hayat sürme ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velayetinin müvekkiline verilmesine, çocuk yararına aylık 1.000 TL tedbir ve iştirak nafakası ile müvekkili yararına 100.000,00 TL maddi, 100.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesini istemiştir....

      UYAP Entegrasyonu