SAVUNMA : Davalı vekili 14.08.2020 tarihli cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından açılan haksız ve mesnetsiz davayı kabul etmediklerini, velayetin değiştirilmesini gerektirecek bir durumun olmadığını, davacının dava dilekçesinde ekonomik gelirinin yüksek, davalının düşük olduğunu belirttiğini, tarafların 3 yıl önce anlaşmalı olarak boşandıklarını, boşanma döneminde aynı gelir düzeyine sahip olduklarını, anlaşmalı boşanma protokolünce küçüğün velayetinin anneye verildiğini, velayet hakkının hangi tarafa verileceğinin salt ekonomik durum ile ilgisi olmadığını, müşterek çocuğun rutin giderlerinin taraflarca ortak karşılandığını sadece okul durumunda farklılık yaşandığını, davacının ekonomik gücü sebebiyle müşterek çocuğun özel bir okulda eğitim görmesini istemesi nedeniyle özel okulda eğitime başladığını,okul giderlerinin de davacı tarafın karşılandığını, boşandıktan 2 yıl sonra yeni bir hayat kurmak maksadıyla üçüncü bir şahısla gönül ilişkisi olduğunu ancak sorun yaşaması sebebiyle...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili dava dilekçesinde, boşanma sonucu velayeti davacı anneye bırakılan ...'un soyadının "..." olarak değiştirilmesini istemiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlar ile yasal gerektirici nedenlere göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usule ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 06.12.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Borçlu bu emri tutmazsa çocuk nerede bulunursa bulunsun ilam hükmü zorla icra olunur" hükmüne, aynı Kanunun 25/a maddesinde ise; "Çocukla şahsi münasebetlerin düzenlenmesine dair ilam hükmünün yerine getirilmesi üzerine icra müdürü, küçüğün ilam hükümleri dairesinde lehine hüküm verilen tarafla şahsi münasebette bulunmasına mani olunmamasını borçluya bir icra emri ile tebliğ eder." hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda; ... İcra Dairesinin 2016/163 Esas sayılı dosyasıyla yürütülmekte olan takibe dayanak ilamda ...’un velayetinin anneye, ...’un velayetinin ise babaya bırakıldığı, takipten önce müşterek çocukların babada olduğu dönemde velayeti anneye bırakılan ...’un rahatsızlandığı, 04/02/2016 tarihinde annenin ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Mahkemece velayeti davacı anneye verilen ortak çocuklar ile davalı baba arasında "aynı ilde yaşamaları hali” ve "farklı ilde yaşamaları hali" için ayrı ayrı kişisel ilişki düzenlenmiştir. Taraflar mevcut duruma göre aynı şehirlerde yaşıyor olmakla birlikte, günümüzdeki ulaşım olanaklarındaki kolaylık gözetildiğinde, kişisel ilişkiye dair düzenleme yapılırken, taraflar bu hususun dikkate alınmasını açıkça talep etmemişlerse, "ayrı şehir, aynı şehir ayrımına" gidilmesinin de önemi bulunmamaktadır....
Sulh Hukuk Mahkemesince 08/05/2023 tarihli kararla görevsizlik kararı verilerek dosya mahkememize gelmiş ise de; somut olayda velayeti annede bulunan ve annesi kısıtlanan küçük hakkında yeniden veli/vasi tayin edilmesi ihbarında bulunulduğu, sulh hukuk mahkemesi tarafından davanın küçüğün babasına ihbar edilmediği, beyanın alınmadığı, baba tarafından velayetin kendisine verilmesi yönünde dava açılmadığı anlaşılmakla, öncelikle sulh hukuk mahkemesi tarafından talebin bu yönüyle değerlendirilmesi gerektiği gerekçesiyle karşı görevsizlik kararı verilmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: HMK 23/1 maddesinde yargı yerinin belirlenmesine ilişkin incelemenin dosya üzerinden yapılabileceği düzenlenmektedir. Bu nedenle dairemizce dosya üzerinden yapılan incelemede; Somut olayda; Nüfus müdürlüğü tarafından velayeti anneye bırakılan küçüğün annesinin de kısıtlanması sebebiyle vesayet ihbarında bulunulduğu, nüfus kaydına göre babanın sağ olduğunun anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm velayet ve kişisel ilişki süresi yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Velayeti anneye bırakılan çocukla babası arasında düzenlenen kişisel ilişki babalık duygularını tatmine elverişli değildir. Hafta sonları ve dini bayramlarda baba yanında yatılı kalacak şekilde düzenleme yapılması gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır. Ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün bu bölümünün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı (kadın) tarafından kişisel ilişki tesisi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Tarafların müşterek çocuklarından ...'nin velayeti anneye, ....nın velayeti ise babaya verilmiş; ancak kişisel ilişki dönemlerinde kardeşlerin birbirlerini göremeyecekleri şekilde, anne-baba ile çocuklar arasında kişisel ilişki düzenlenmesi doğru olmamıştır. Ne var ki bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün bu bölümünün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir (HUMK.md.438/7). SONUÇ: Temyiz edilen hükmün, yukarıda gösterilen sebeple, gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 7. bendinin hükümden çıkarılmasına, yerine 7. bent olarak, “velayet hakkı anneye bırakılan müşterek çocuklar ...’nin, her ayın 1. ve 3....
, velayeti annede olan çocuğun yaşadığı olumsuz durumlar nedeniyle maddi ve manevi tazminat talebinde bulunmuştur....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava, kısıtlanarak davalının vesayetine bırakılan küçüğün velayet altına alınması isteminden ibarettir. Davacı anne boşanma kararı ile birlikte velayeti babaya bırakılan bilahare babanın ölümü üzerine kısıtlanarak davalı babaannenin vesayeti altına alınan 2005 doğumlu T6 velayeti altına alınmasına karar verilmesini talep etmiş, İlk Derece Mahkemesince; kısıtlanarak babaannenin vesayeti altına alınan çocuğun annenin velayeti altına alınmasında üstün menfaatinin olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı anne tarafından istinaf edilmiştir. Velayet hususu, çocukları ilgilendiren konuların en başında gelir. Velayet düzenlemesinde; çocukla ana ve baba yararının çatışması halinde, çocuğun yararına üstünlük tanınması gereklidir....
Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, evlilik içinde doğan ve velayeti babasında bulunan küçüklerin babasının vefat etmesi nedeniyle vasi tayin edilmesi istemine ilişkindir. ... 2. Sulh Hukuk Mahkemesince, küçüğün annesinin sağ olduğu ve velayet düzenlenebilecekken vasi atanmasına yer olmadığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... 2. Aile Mahkemesi tarafından ise sulh hukuk mahkemesinin velayet konusunda küçüğün annesini dinleyerek velayeti alması isteminin olması halinde aile mahkemesine başvurarak dava sonucunun bekletici mesele yapması, aksi halde vasilik yönünden gerekli kararı vermesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....