Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Taraflar 08.07.2005 tarihinde evlenmiş 18.01.2010 tarihinde açılan ve boşanma ile sonuçlanan davanın 16.12.2010 tarihinde kesinleşmesiyle boşanmışlardır. Eşler arasındaki mal rejimi TMK 225/son maddesi gereğince boşanma davasının açıldığı tarihte sona ermiştir. Bu durum karşısında eşler başka bir mal rejimini seçtiklerini ileri sürmediklerinden, evlilik tarihinden boşanma davasının açıldığı 18.01.2010 tarihine kadar 4722 sayılı Kanun'un 10. maddesi gereğince, TMK'nun 202. maddesine göre edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir. Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine, karşı davaya konu ......

    Taraflar arasında başka bir mal rejimi seçildiği ileri sürülmediğine göre, evlenme tarihinden 01.01.2002 tarihine kadar 743 sayılı MK.nun 170. maddesi uyarınca “mal ayrılığı”, bu tarihten mal rejiminin sona erdiği boşanma davasının açıldığı tarihe kadar ise 4721 sayılı TMK.nun 202. maddesi hükmü uyarınca yasal “edinilmiş mallara katılma” rejimi geçerlidir....

      Mahkemece, mülkiyet istenemeyeceği ve taraflar yabancı mahkeme kararında mal paylaşımı konusunda anlaştıklarından davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar 24.01.1967 tarihinde evlenmişler 26.08.2003 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin kararın 03.10.2003 tarihinde kesinleşmesi ile boşanmışlardır. Eşler arasındaki mal rejimi TMK 225/son maddesi gereğince boşanma davasının açıldığı tarihte sona ermiştir. Bu durum karşısında eşler başka bir mal rejimini seçtiklerini ileri sürmediklerinden evlilik tarihi olan 24.01.1967 tarihinden 4721 sayılı TMK'nun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı, ve bu tarihten boşanma davasının açıldığı 26.08.2003 tarihine kadar yasal mal rejimi olarak kabul edilen edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir....

        Dava, yasal mal rejimi olarak kabul edilen edinilmiş mallara katılma rejimi süresi içinde davalı tarafından edinilen ... plakalı araçtan kaynaklanan katılma alacağı isteğine ilişkindir. Mahkemece, davalının uhdesinde aracın bulunmadığı ve üçüncü kişiye devredildiği gerekçesiyle konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş ise de, Mahkemenin bu görüşüne katılma olanağı bulunmamaktadır. Taraflar, 01.06.2005 tarihinde evlenmiş, 28.12.2010 tarihinde açılan ve kabulle sonuçlanan boşanma kararının 10.9.2012 tarihinde kesinleşmesiyle boşanmışlardır. Taraflar başka bir mal rejimini seçtiklerini ileri sürmediklerinden aralarında evlendikleri 01.06.2005 tarihinden boşanma davasının açıldığı 28.12.2010 tarihine kadar yasal edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir. Boşanma davasının açıldığı 28.12.2010 tarihinde eşler arasındaki mal rejimi sona ermiştir....

          Kural olarak, anlaşmalı boşanma davasında taraflar arasında akdedilmiş olan boşanma protokolünde yer alan mal rejimi hukukundan kaynaklanan anlaşma maddelerinin mahkeme kararında yer alması veya protokolün mahkemece onaylanması gerekir. Mal rejiminden kaynaklanan talepler boşanmanın ferilerinden olmadığından ayrıca dava konusu edilebilirler. Somut olayda; taraflar 23/10/2011 tarihinde evlenmiş, 27/01/2020 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün 08/07/2020 tarihinde kesinleşmesiyle boşanmışlardır. Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona ermiştir (TMK m.225/son). Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (4722 sayılı yasanın m.10, TMK m.202)....

          Anlaşmalı boşanma yönünde oluşan karar kesinleşinceye kadar eşlerin bu yöndeki diğer bir ifadeyle gerek boşanmanın mali sonuçları, gerekse çocukların durumu hususunda kabul edilen düzenlemeleri kapsayan irade beyanından dönmesini engelleyici yasal bir hüküm bulunmamaktadır. Anlaşmanın bozulması ile anlaşmalı boşanma hükmü bütünüyle geçersiz hale gelir. Bu halde anlaşmalı boşanma davasının "çekişmeli boşanma" (TMK m. 166/1- 2) olarak görülmesi gerekir....

          Boşanma dosyasında az yukarıda yazılı protokol ve beyanlar, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 27.05.2009 gün 2009/2-158 Esas - 2009/217 Karar sayılı ilamında da belirtildiği gibi boşanmanın mali sonuçları üzerindeki 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 174.maddesinde düzenlenen boşanma nedeniyle maddi ve manevi tazminat, 175.maddesinde düzenlenen yoksulluk nafakası, şahsi eşyalarla ilgili anlaşmaya, kısaca boşanmanın ferilerine ilişkin olup, mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan katılma ve değer artış payı alacağına konu yukarıda özgülenen taşınmazlar ve araç bu beyanlar içinde değildir. Başka bir anlatımla, somut olayda boşanma dosyası içeriğindeki protokol ve beyanlarla tarafların aralarındaki mal rejimini tasfiye ettikleri kabul edilemez....

            İddianın ileri sürülüş şekline göre dava, mal rejiminin tasfiyesine dayalı katılma alacağı isteğine ilişkindir. Eşler 24.07.2005 tarihinde evlenmişler, 07.06.2011 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün 28.11.2012 tarihinde kesinleşmesi ile boşanmışlardır. Mal rejimi TMK'nun 225/son maddesi gereğince boşanma davasının açıldığı tarihte sona ermiştir. Temyize konu dava 18.06.2015 tarihinde açılmıştır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nda mal rejiminin tasfiyesi davaları için her hangi bir zamanaşımı düzenlemesi getirilmemiştir. Bu durumda, aynı Kanun'un 5. maddesi yollamasıyla 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu uygulanmalıdır. Zira, TBK'nun 646.maddesine göre, Borçlar Kanunu, Medeni Kanunun tamamlayıcısı olarak kabul edilmiştir. TBK'nun 146.maddesine göre, kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, her alacak on yıllık zamanaşımına tabidir. Dairemiz uygulamalarında da, mal rejiminin tasfiyesi davalarında on yıllık genel zamanaşımı süresi kabul edilmektedir....

              Taraflar, 27.02.1987 tarihinde evlenmiş, 09.05.2006 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün 15.05.2006 tarihinde kesinleşmesiyle boşanmışlardır. Başka mal rejimi seçilmediğinden 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı, bu tarihten mal rejiminin sona erdiği boşanma davasının açıldığı tarihe kadar yasal edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir....

                Sözleşme ile başka mal rejimi seçilmediğinden eşler arasında evlenme tarihinden 1.1.2002 tarihine kadar 743 sayılı MK.nun 170.maddesi gereğince mal ayrılığı, bu tarihten mal rejiminin sona erdiği boşanma davasının açıldığı 16.3.2009 tarihine kadar ise 4721 sayılı TMK.nun 202.maddesi uyarınca yasal edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir. Dava konusu üzerine bina yapılan taşınmaz bölümünün haricen 1995 yılında satın alındığı bildirilmiş ise de, dava tarihinden sonra tapuda yapılan satış ve devir işlemiyle taraflar 25/1956’şar payla hissedar olduklarına göre, çözümlenmesi gereken uyuşmazlık üzerinde inşa edilmiş binaya ilişkindir. Dava konusu iki katlı bina, mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu dönemde yapıldığından, uyuşmazlık Borçlar Kanunu’nun genel hükümlerine göre çözüme kavuşturulacaktır. Buna göre, eşlerin birbirlerinin mal varlıklarının edinilmesine katkılarının kanıtlanması durumunda, katkı oranında alacak hakkı doğar....

                  UYAP Entegrasyonu