"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, daha önce açılıp retle sonuçlanan boşanma davasına istinaden açılan fiili ayrılık sebebiyle boşanmaya ilişkindir. ... ... 2. Aile Mahkemesinin 2005/931 esas 2006/170 karar sayılı dosya arasında bulunmamaktadır. Sözü edilen boşanma dosyasının incelenmesi gerekli görüldüğünden bu dosya içine alınarak birlikte gönderilmek üzere dosyanın mahalli mahkemesine İADESİNE oybirliğiyle karar verildi.03.04.2014 (Per.)...
Davacı vekili tarafından açılan dava TMK 166/4 maddesi kapsamında ortak hayatın yeniden kurulamaması (fiili ayrılık) nedenine dayalı boşanma davası olup, Mahkememizin 2012/320 E- 2014/509 K sayılı kararında davacının boşanma davası açtığı ve davanın reddine karar verildiği, kararın 04/02/2016 tarihinde kesinleştiği, bu kararın kesinleşmesinden itibaren 3 yıllık süre geçtiği ve taraflar arasında ortak hayatın kurulamadığı dosya kapsamından ve tanık beyanlarından anlaşılmıştır. Bu itibarla TMK'nun 166/4 maddesinde yer alan boşanma koşullarının gerçekleştiği ve evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı kanaatine varıldığından tarafların boşanmalarına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Bu kapsamda Dairemizce yapılan değerlendirmede: Davacı erkeğin TMK’nın 166/son maddesine dayalı olarak açtığı boşanma davasında ilk derece mahkemesince verilen 11/12/2018 tarihli boşanma hükmü taraflarca istinaf edilmeyerek 22/05/2019 tarihinde kesinleşmiş ve yanlar arasındaki evlilik birliği bu tarih itibariyle sona ermiş olduğundan, boşanma yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Eldeki dava eylemli ayrılık nedeniyle boşanma davasıdır. Fiili ayrılık nedenine dayalı bu boşanma davasında boşanma kararı verilebilmesi için kusur araştırılması gerekmez ise de, boşanmanın eki olan nafaka ve tazminat taleplerinin değerlendirilmesinde kusurun bir unsur olarak araştırılması gerekir. Yanların retle sonuçlanan önceki boşanma davalarında taraflara yüklenebilecek bir kusurlu davranış belirlenmiş değildir. Fiili ayrılık dönemi içinde de tarafların kusurlu bir davranışı kanıtlanamamıştır....
Zina nedenine dayalı boşanma talebinin reddi açısından: Erkeğin zina nedenine dayalı kusurlu davranışlarının ispatlanamaması karşısında zina nedenine dayalı boşanma davasının reddinin doğru ve yerinde olduğu anlaşıldığından davacı kadın vekilinin istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. TMK'nun 166/1'e göre davanın kabulü açısından: Geçimsizliğe sebep olan olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu, evlilik birliğinin devamında taraflar açısından her hangi bir yarar kalmadığı, davanın kabulünün doğru ve yerinde olduğu anlaşıldığından davalı erkek vekilinin istinaf talebinin reddine karar verilmiştir....
Zina nedenine dayalı boşanma talebinin reddi açısından: Erkeğin zina nedenine dayalı kusurlu davranışlarının ispatlanamaması karşısında zina nedenine dayalı boşanma davasının reddinin doğru ve yerinde olduğu anlaşıldığından davacı kadın vekilinin istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. TMK'nun 166/1'e göre davanın kabulü açısından: Geçimsizliğe sebep olan olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu, evlilik birliğinin devamında taraflar açısından her hangi bir yarar kalmadığı, davanın kabulünün doğru ve yerinde olduğu anlaşıldığından davalı erkek vekilinin istinaf talebinin reddine karar verilmiştir....
Boşanma davası eylemli ayrılık nedenine (TMK.166/son) dayalıdır. Bu davaya dayanak oluşturan 2002/141 esas sayılı boşanma davası retle sonuçlanarak 4.2.2003 tarihinde kesinleşmiştir. Davacı, ilgili dava dosyasına yönelik olarak daha önce de aynı hukuki nedene (TMK.m.166/son) dayalı davasını 6.2.2006 tarihinde açtığı halde 11.4.2006 tarihinde davasından feragat etmiştir. Feragat kesin hükmün sonuçlarını doğurur. Davacı 2002/141 esas sayılı davaya dayanarak açtığı 2006/29 esas sayılı davasından feragat ettiğinden; artık aynı dava dosyasına (2002/141 esas) dayanarak aynı hukuki sebeple dava açamaz. Boşanma davasının bu nedenle reddi gerekirken kabulü usul ve yasaya aykırıdır....
Burada; 4721 sayılı Kanun'un boşanma sebeplerinden herhangi biriyle açılmış bulunan davanın reddine karar verilmesi ve bu kararın kesinleştiği tarihten itibaren başlayarak üç yıl geçmesi hâlinde, her ne sebeple olursa olsun ortak hayatın yeniden kurulamamış olması boşanma kararı verilebilmesi için yeterlidir. Eylemli ayrılık sebebine dayalı boşanma davalarında kusur belirlemesi boşanmanın eki niteliğindeki istekler yönünden önem taşımaktadır. 4. Eldeki davada; davacı erkeğin daha önceden açtığı boşanma davası reddedilmiş, redde ilişkin kararın kesinleşmesinden itibaren üç yıl geçmesine rağmen ortak hayat yeniden kurulamadığı gerekçesiyle erkek eş tarafından 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin son fıkrası uyarınca eylemli ayrılık nedeniyle boşanma davası açılmıştır....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/2022 KARAR NO : 2022/1991 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : GÜLŞEHİR ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 09/06/2022 NUMARASI : 2021/218 ESAS 2022/186 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma (Fiili Ayrılık Nedenine Dayalı Boşanma) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara taraflarca istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Tarafların evlendikten sonra bir ay bile beraber yaşamadıklarını, davalının evi terk ettiğini, davacının Hollanda'da yaşadığını, davalının vize başvurusunun reddedildiğini, davalının çok geç saatlerde eve geldiğini, taraflar denize gittiklerinde davalının davacının gözü önünde başkaları ile resim çektirdiğini,...
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/2022 KARAR NO : 2022/1991 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : GÜLŞEHİR ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 09/06/2022 NUMARASI : 2021/218 ESAS 2022/186 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma (Fiili Ayrılık Nedenine Dayalı Boşanma) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara taraflarca istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Tarafların evlendikten sonra bir ay bile beraber yaşamadıklarını, davalının evi terk ettiğini, davacının Hollanda'da yaşadığını, davalının vize başvurusunun reddedildiğini, davalının çok geç saatlerde eve geldiğini, taraflar denize gittiklerinde davalının davacının gözü önünde başkaları ile resim çektirdiğini,...
ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 21/10/2021 NUMARASI : 2021/118 E 2021/499 K DAVA KONUSU : Boşanma KARAR : Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen mahkemenin kararına karşı, davalı kadın vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulduğu, dosyanın istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderildiği ve istinaf isteminin süresi içerisinde yapıldığı anlaşılmakla dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: HMK 355 maddesine göre, resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Dava, davacı erkek tarafından TMK.'nun 166/4 maddesi uyarınca açılan fiili ayrılık nedenine dayalı boşanma davasına ilişkindir. TMK.'...