Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Ayrılık Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı kadının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı kadın 8.5.2014 tarihli dilekçesi ve 13.11.2014 tarihli duruşmadaki imzalı beyanı ile boşanmak istemediğini ve üç yıllık süre ile ayrılığa karar verilmesini talep etmiştir. Kadın Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesine dayalı olarak açtığı boşanma davasını, ıslah ederek ayrılık davasına dönüştürmüştür....

    Bu yüzden, taraflardan birinin evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1) hukuki sebebiyle açtığı boşanma davasında, şayet çok uzun süreli fiilî ayrılık kanıtlanıyorsa boşanmaya karar verilebilmelidir. Böyle bir çözüm yolunun, terke dayalı özel boşanma sebebine (TMK m. 164) ilişkin düzenlemeyi işlevsiz veya etkisiz duruma getirdiğinden söz edilemez. Çünkü, terk hukuki sebebiyle boşanma davası açılması için, eşlerden birinin samimi olarak ortak yaşamı yeniden kurmak isteğiyle diğerini ortak konuta çağırması, çağrılan eşin ise geçerli bir özrü olmamasına karşın ortak konuta dönmemesi gerekmektedir. Oysa, uzun süreli fiilî ayrılıklarda, her iki eşin de ortak yaşamı sürdürmek gibi bir isteği/iradesi bulunmamaktadır....

      9.000 TL maddi, erkeğin başka kadınla birlikte olması ve fiili ayrılığa sebebiyet vermesi sebebiyle kadının kişilik haklarının saldırıya uğradığı belirtilerek 10.000 TL manevi tazminatın davacı T1 alınarak T3 verilmesine karar verilmiştir....

      Boşanma sebebi ispatlanmıştır. Davacı-karşı davalı kadının davası, boşanmaya ilişkin olmadığına göre, ortak hayatın yeniden kurulması olasılığı bulunsa bile isteğin yalnız ayrılığa ilişkin olması durumunda boşanma sebebi ispatlandığında, ayrılık kararı verilir. (TMK 170/3). Boşanma sebebi gerçekleşmiş olmasına rağmen ayrılığa ilişkin isteğin kabulü yerine, yasal olmayan gerekçe ile reddedilmesi usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna 136.00 TL temyiz başvuru harcı peşin yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatıran Duygu'ya geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 21.03.2017(Salı)...

        Dolayısıyla uzun süreli fiilî ayrılıkları evlilik birliğinin sarsılması nedeni (TMK m. 166/1) saymak, terk hukuki sebebine dayalı boşanma (TMK m. 164) davalarını etkilemez ve bu çözüm yolu terk hukukî sebebine dayalı boşanma davalarının seçeneği (alternatifi) gibi yorumlanamaz. Öte yandan, TMK'nın 166/son maddesinde belirlenen üç yıllık fiilî ayrılık süre koşulu da göz ardı edilmemelidir. Bu nedenle burada evlilik birliğinin temelinden sarsıldığının kabulü için, en az üç yıl ve daha uzun süreli ayrılıkları, çok uzun süreli fiilî ayrılık olarak kabul etmek gerekir. Somut olayda, davacı kadının evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle (TMK m. 166/1) boşanma davası açtığı, ilk derece mahkemesince tarafların boşanmalarına karar verildiği, davalı tarafça kararın istinaf edilmesi üzerine, bölge adliye mahkemesince ilk derece mahkemesinin kararı kaldırılarak, davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Ayrılığa karar verilebilmesi için boşanma sebebinin ispatlanmış olması, ancak ortak hayatın yeniden kurulması olasılığının bulunması gerekir (TMK.md.170/3). Oysa toplanan delillerden davalı kadının davacı kocaya karşı saldırgan davranışlar sergilediği, kocasını ablası ile ilişkiye girmekle suçladığı, davacı kocanın ise eşine şiddet uyguladığı, birlik görevlerini yerine getirmediği anlaşılmaktadır. Evlilik birliğinin, ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenemeyecek derecede temelinden sarsıldığı sabittir (TMK.md.166). Gerçekleşen bu durum karşısında boşanmaya karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekliyle Türk Medeni Kanununun 170.maddesi uyarınca ayrılığa karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Ayrılık-Tedbir Nafakası Taraflar arasındaki "ayrılık" davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Ayrılığa karar verilebilmesi için boşanma sebebinin ispatlanmış olması ve ortak hayatın yeniden kurulması olasılığının bulunması (TMK ms.170/3) gerekir. Oysa toplanan deliller Türk Medeni Kanununun 161, 162, 163, 164, 165 ve 166. maddesinde yer alan boşanma sebeplerinden birinin varlığını kabule elverişli ve yeterli değildir. Bu itibarla davanın reddi gerekirken delillerin değerlendirilmesinde yanılgıya düşülerek yetersiz gerekçe ile ayrılığa karar verilmiş olması usul ve kanuna aykırıdır. 2-Kabule göre de, ayrılığın süresinin belirtilmemesi ve davacı yararına yoksulluk nafaksına hükmedilmesi doğru olmamıştır....

              Yapılan soruşturma ve toplanan delillerden, taraflar arasında daha önce görülen ve bu davaya dayanak teşkil eden davanın boşanma nedeni bulunmadığından bahisle reddedilip kesinleştiği, bu tarihten sonra tarafların bir araya gelmedikleri anlaşılmaktadır, fiili ayrılık döneminde davalı kadına kusur olarak yüklenebilecek bir olayın varlığının da ispatlanamadığının anlaşılmasına göre, Türk Medeni Kanununun 166/son maddesine dayanak teşkil eden ve retle sonuçlanan ilk davayı açan, böylelikle fiili ayrılığa sebep olan ve birlikte yaşamaktan kaçınan davacı erkeğin boşanmaya neden olan olaylarda tamamen kusurlu olduğunun kabulü gerekmektedir. Bu durumda mahkemece, davacı erkeğin ağır kusurlu kabul edilmemesi doğru olmadığı gibi, maddi tazminat talebinin reddi de isabetsiz olmuştur. Türk Medeni Kanununun 174/1. maddesi mevcut veya beklenen bir menfaati boşanma yüzünden haleldar olan kusursuz ya da daha az kusurlu tarafın, kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebileceğini öngörmüştür....

                İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili süresinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; davalının müvekkili aleyhine Mersin 1.Aile Mahkemesi'nin 2008/362- 1165 E-K. sayılı dosyasında açtığı boşanma davasının reddedildiğini, kesinleşme tarihinden itibaren tarafların hiç bir zaman bir araya gelmediklerini, görüşmediklerini, 11- 12 yıldan bu yana ayrı yaşadıklarını, tarafların 11- 12 yıldır bir araya gelmemelerinden dolayı fiili ayrılığa dayalı olarak boşanma davası açtıkları halde yerel mahkemece boşanma davasının terk sebebine dayalı olarak nitelendirilmek suretiyle reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini istinaf kanun yolu ile talep etmiştir....

                İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili süresinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; davalının müvekkili aleyhine Mersin 1.Aile Mahkemesi'nin 2008/362- 1165 E-K. sayılı dosyasında açtığı boşanma davasının reddedildiğini, kesinleşme tarihinden itibaren tarafların hiç bir zaman bir araya gelmediklerini, görüşmediklerini, 11- 12 yıldan bu yana ayrı yaşadıklarını, tarafların 11- 12 yıldır bir araya gelmemelerinden dolayı fiili ayrılığa dayalı olarak boşanma davası açtıkları halde yerel mahkemece boşanma davasının terk sebebine dayalı olarak nitelendirilmek suretiyle reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini istinaf kanun yolu ile talep etmiştir....

                UYAP Entegrasyonu