WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı (kadın) tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Olayları açıklamak taraflara, hukuki nitelendirme hakime aittir. (...m.33) Davacı, dava dilekçesinde; davalı eşi aleyhine şiddetli geçimsizlik sebebiyle 2008 yılında boşanma davası açtığını, davanın reddedildiğini ve kararın kesinleştiğini, daha sonra biraraya gelmediklerini, ortak hayatın kurulamadığını, on bir yıldan beri ayrı yaşadıklarını ileri sürerek, boşanmalarına karar verilmesini istediğine göre, dava Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesine değil, aynı Yasanın 166/4. maddesinde yer alan fiili ayrılığa dayanmaktadır....

    Bu itibarla, davalı kadının kesinleşen boşanma hükmüne yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir. 2-Tarafların sair temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; a-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalı kadının tüm, davacı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. b-Boşanma sebebiyle manevi tazminata hükmedilebilmesi için, boşanmaya sebebiyet veren vakıaların tazminat talep eden eşin kişilik haklarına saldırı niteliği taşıması zorunludur. Yapılan yargılama ve toplanan delillerden; boşanmaya sebebiyet veren davacı erkeğin fiili ayrılığa neden olma ve bağımsız konut temin etmeme kusurları davalı kadının kişilik haklarına saldırı niteliğini taşımamaktadır. Türk Medeni Kanununun 174/2. maddesi koşulları kadın yararına oluşmamıştır....

      ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09/07/2020 NUMARASI : 2019/373 ESAS 2020/263 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma (Fiili Ayrılık Nedenine Dayalı Boşanma) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....

      Aile Mahkemesinin 09.12.2014 tarih ve 2014/532 Esas, 2014/836 Karar sayılı dosyasında erkek tarafından açılan davanın reddedilerek 25.09.2015 tarihinde kesinleştiği, mevcut davanın ise 10.02.2020 tarihinde açıldığı, ilk boşanma davasının reddinin kesinleşmesinden sonra üç yıl geçtiği ve bu süre zarfında tarafların ortak hayatı yeniden kurmak için bir araya gelmedikleri, ilk davayı açarak fiili ayrılığa sebep olan ve başka bir kadın ile evlilik dışı birliktelik yaşamak sureti ile eşiyle birlikte yaşamaktan kaçınan erkeğin boşanmaya neden olan olaylarda tam kusurlu olduğu, fiili ayrılığa dayalı boşanma şartlarının oluştuğu anlaşıldığından erkeğin davasının kabulünün usul ve kanuna uygun olduğu, kadının 11.04.2022 tarihli duruşmada "Açtığım davamdan feragat ediyorum" şeklinde feragat beyanında bulunduğu, kadının karşı ve birleştirilen davasının feragat nedeni ile reddine karar verilmesinin doğru olduğu gerekçesi ile davalı-davacı kadın vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri...

        Davalı, karşı boşanma davasında, boşanma sebebi olarak ileri sürdüğü olaylara dayanarak daha önce ayrılık davası açtığına ve o davada tarafların ayrılıklarına karar verilmiş olduğuna göre, ayrılık süresi sonra ermeden, ayrılığa sebep olan olaylara dayanarak artık boşanma talep edemez. Ayrılık hükmünün varlığı buna engeldir. Ayrılığa ilişkin davadan sonra boşanma talebini haklı kılan yeni bir olay iddia ve ispat edilmediğine göre, karşı boşanma davasının reddi gerekirken, bu yön gözetilmeden kabul kararı verilmesi doğru bulunmamıştır....

          Aile Mahkemesi TARİHİ :11.11.2010 NUMARASI :Esas no:2010/970 Karar no:2010/1470 Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı (kadın) tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı, dava dilekçesinde, davalı aleyhine daha önce açmış olduğu boşanma davalarının yasal sürenin dolmamış olması sebebiyle reddedildiğini, davalı ile on iki yıldır ayrı olduklarını, bu süre içinde hiç bir araya gelmediklerini, boşanmak için yasal sürenin dolduğunu ileri sürdüğüne göre, boşanma talebi Türk Medeni Kanununun 166/1-2. maddesine değil, 166/4. maddesinde yer alan fiili ayrılığa dayanmaktadır....

            Asıl dava, TMK’nın 166/4. maddesi gereğince fiili ayrılığa dayalı boşanma veya TMK'nın 166/1 maddesi uyarınca evlilk birliğinin temelden sarsılmasına dayalı boşanma, karşı dava ise TMK'nın 163. maddesi uyarınca haysiyetsiz hayat sürme, TMK'nın 166/1. maddesi gereğince evlilik birliğinin temelden sarsılması nedenine dayalı boşanma ve fer'ilerine ilişkindir....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle Türk Medeni Kanununun 166/son maddesinde yer alan fiili ayrılığa dayanılarak açılmış bir dava bulunmamasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna ve 60.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 16.11.2009 (Pzt.)...

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle mahkemece davanın 166/son maddesi uyarınca kabul edildiğinin ayrıca eşine fiziksel şiddet uygulayan ve bu davaya dayanak ilk boşanma davasını açarak fiili ayrılığa neden olan erkeğin tam kusurlu olduğunun anlaşılmasına göre, davalı kadının aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre davalı kadın yararına hükmolunan yoksulluk nafakası azdır....

                Oysa, fiili ayrılığı başlatan reddedilen boşanma davasının davacı erkek tarafından açıldığı, davacı erkeğin 29.07.2010 tarihinde davadan feragat etmesi sebebiyle reddedildiği, bundan sonra tarafların bir arada yaşamadığı anlaşılmaktadır. Davacı erkeğin boşanma davasından feragati, sözü edilen davaya kadar ki olaylardan dolayı davalının kusurlu kabul edilmesine mani olur. Feragatin hasıl ettiği kesin hüküm etkisi karşısında, artık önceki olaylardan dolayı davalı kusurlu addedilemez. Mahkemece davalı kadına yüklenen diğer kusurlara davacı erkek dava dilekçesinde dayanmamış olup, dayanılmayan vakıaların hükme esas alınması mümkün değildir (HMK m. 25/1). Bu durumda reddedilen boşanma davasını açarak fiili ayrılığa sebep olan davacı erkek boşanmada tam kusurludur. Davalı kadına atfedilebilecek bir kusur gerçekleşmemiştir....

                  UYAP Entegrasyonu