Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

GEREKÇE: Dava; fiili ayrılık nedenine dayalı boşanma davasıdır. HMK.nun 355.maddesine göre; inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir. Dosya içeresinde mevcut bulunan nüfus aile kayıt tablosunun incelenmesinde; tarafların 17/08/2000 tarihinde evlendikleri, bu evliliklerinden müşterek 18/11/2002 doğumlu Şimal isimli çocuklarının olduğu görülmüştür....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönünden; davalı kadın tarafından ise tamamına yönelik olarak temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle fiili ayrılığa esas ilk boşanma davası; taraflardan davacı erkek tarafından, Türk Medeni Kanununun 166/1-2. maddesinde düzenlenen evlilik birliğinin sarsılması sebebine dayalı olarak açıldığı ve dava, "erkeğin eşi davalıyı istemediği ve eve uğramadığı gibi eş ve çocuğunun ihtiyaçlarını da gidermediği, bu durumun günlerce sürdüğü, erkeğin eve uğramayarak ve eşiyle ilgilenmeyerek eşini evi terke ve boşanmaya zorladığı, hatta davalının komşularının yardımı ile geçinir hale geldiği" gerekçesiyle...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın tarafından; kusur belirlemesi, tazminat taleplerinin reddi ve yargılama giderleri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı kadının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Mahkemece tarafların eşit kusurlu olduğu kanaatine varılarak, Türk Medeni Kanunu'nun 166/son maddesi uyarınca boşanmalarına karar verilmiş ise de, tüm dosya kapsamından; davacı erkeğin reddedilen ilk boşanma davasını açarak başanma sebebi yaratıp, fiili ayrılığa neden olduğu reddedilen ilk davadan sonra fiili ayrılık döneminde kadının başkaca bir kusurunun da ispatlanamadığı anlaşılmaktadır....

      Fiili ayrılığa esas ilk boşanma davası; taraflardan davacı-davalı erkek tarafından, Türk Medeni Kanununun 166/1-2. maddesinde düzenlenen evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı olarak açılmış ve dava, taraflar arasındaki geçimsizliğin ispatlanamadığı, tarafların biraraya gelememe nedeninin davacı-davalı erkeğin ailesinin evliliğe müdahalesi olduğundan bahisle reddedilmiştir. Gerek ilk davada gerekse temyize konu bu davada toplanan delillerle davacı-davalı erkeğin, ailesinin müdahalesine sessiz kaldığı, eşini ... ilindeki babaevine bıraktığı ve sonrasında arayıp sormadığı anlaşılmaktadır. İlk davanın reddi nedeniyle, ilk davanın açılmasından önceki olaylara dayalı olarak davalı-davacı kadına bir kusur yüklenemez. İlk davanın açılmasından sonra tarafların biraraya geldikleri iddia edilmediği gibi, fiili ayrılık döneminde kadından kaynaklanan ve ona kusur olarak yüklenebilecek yeni bir maddi olayın varlığı da kanıtlanamamıştır....

        İSTİNAF SEBEPLERİ; Mahkeme kararına karşı davacı/karşı davalı vekili; karşı ve birleşen davanın kabulü, kusur, kadın lehine verilen nafaka ve tazminat kararları açısından istinaf başvurusunda bulunmuş, kendilerinin kabul edilen davalarında kurulan boşanma hükmüne ilişkin itirazlarının bulunmadığını bildirmiştir. Mahkeme kararına karşı davalı/karşı davacı kadın vekili; kusur, erkeğin davasının kabulü, kadın lehine verilen nafaka ve tazminat kararlarının yetersiz olduğu gerekçesiyle istinaf başvurusunda bulunmuştur. GEREKÇE; Asıl dava TMK 166/4 maddesinde düzenlenen fiili ayrılığa dayalı boşanma, karşı dava, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı boşanma davası, birleşen dava ise daha önce mahkeme kararıyla takdir edilen tedbir nafakasının arttırılması talebine yöneliktir. HMK 355. Maddesine göre inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle bağlı ve sınırlı olarak yapılmıştır....

        Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından fiili ayrılığa dayalı açtığı boşanma davasının reddi, kusur belirlemesi ve kadının kabul edilen bağımsız tedbir nafakası davası yönünden; davalı-karşı davacı kadın tarafından erkeğin TMK 166/1-2. maddesince kabul edilen boşanma davası, kusur belirlemesi, tedbir nafakasının miktarı ve yargılama giderleri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Tarafların bağımsız tedbir nafakası davasına yönelik temyiz dilekçesinin incelenmesinde; 6100 sayılı HMK’nın 362. maddesinin 1. fıkrasının b bendi uyarınca “Miktar veya değeri kırk bin Türk Lirasını (bu tutar dâhil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar” temyiz edilemez. 02.12.2016 tarihli 6763 sayılı Kanun’un 44. maddesi ile de 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen ek madde 1...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm taraflarca hükmün tamamına yönelik olarak temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı erkeğin tüm, davalı kadının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Boşanma sebebi ispatlanmış olursa hakim boşanma veya ayrılığa karar verir. (TMK m 170). Dava yalnız ayrılığa ilişkinse boşanmaya karar verilemez. Dava boşanmaya ilişkinse ancak ortak hayatın yeniden kurulması olasılığı bulunduğu takdirde ayrılığa karar verilebilir. Ayrılığa bir yıldan üç yıla kadar bir süre için karar verilebilir. Bu süre ayrılık kararının kesinleşmesiyle işlemeye başlar. ( TMK m. 171)....

            Tarafların ret ile sonuçlanan dayanak boşanma davasından sonra bir araya gelmedikleri de sabittir. Mahkemece iş bu dava dosyası yönünden davalı kadına kusur olarak yüklenen vakıalar davaya dayanak olan boşanma dosyasının dava tarihinden önce meydana gelen olaylar olup o dosyada kadına kusur olarak yüklenmediğinden iş bu dosya yönünden de kadına kusur olarak yüklenemez. Buna karşılık mahkemece davacı erkeğe yüklenen ve erkek tarafından da temyiz edilmeyerek kesinleşen kusurlu davranışlarının yanında ayrıca erkeğin ret ile sonuçlanan önceki boşanma davasını açarak fiili ayrılığa sebebiyet verdiği ve boşanmaya sebep olan olaylarda tamamen kusurlu olduğu anlaşılmaktadır....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Ayrılığa karar verilebilmesi için boşanma sebebinin gerçekleşmesi ve fakat ortak hayatın yeniden kurulması olasılığının bulunması gerekir.(TMK.md.170/3) Toplanan deliller Türk Medeni Kanununun 166. maddesinde yer alan boşanma sebebinin varlığını kabule elverişli ve yeterli değildir.Bu itibarla davanın reddi gerekirken, yetersiz gerekçe ile ayrılığa karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Ayrılığa karar verilebilmesi için boşanma sebebinin gerçekleşmesi ve fakat ortak hayatın yeniden kurulması olasılığının bulunması (TMK.md.170/3) gerekir.Oysa toplanan deliller Türk Medeni Kanununun 161, 162, 163, 164, 165 ve 166. maddesinde yer alan, boşanma sebeplerinden birinin varlığını kabule elverişli ve yeterli değildir. Bu itibarla davanın reddi gerekirken delillerin değerlendirilmesinde yanılgıya düşülerek yetersiz gerekçe ile ayrılığa karar verilmiş olması usul ve kanuna aykırıdır.Ancak hüküm kadın tarafından temyiz edilmemesine, aleyhe de bozma yapılamayacağına göre hükmün bu sebeple onanmasına karar verilmesi gerekmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu