Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Eldeki davadan sonra açılan boşanma davası nedeniyle taraflar ayrı yaşamaya hak kazanmış ise de, eldeki davanın dava tarihi itibariyle boşanma davası bulunmadığından (dava tam ıslah edilerek tedbir nafakası istemine dönüştürüldüğünden) ayrı yaşamada haklı davacı eş yönünden 15/10/2018 tarihinden itibaren tedbir nafakasına hükmolunması gerekmekte olup, Konya 4. Aile Mahkemesinde açılan davada TMK 169 uncu maddesi kapsamında hâkim tarafından resen alınması gereken önlemler kapsamındaki tedbir nafakası ile mükerrerlik oluşturmaması gerekmektedir. Hal böyle olunca, ilk derece mahkemesince tedbir nafakasına hükmedilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak müşterek çocuklar yönünden talep edilen nafakanın niteliği TMK 197 inci maddesi kapsamında tedbir nafakası iken iştirak nafakası olarak hükümde yazması ile Konya 4....

Eldeki davadan sonra açılan boşanma davası nedeniyle taraflar ayrı yaşamaya hak kazanmış ise de, eldeki davanın dava tarihi itibariyle boşanma davası bulunmadığından (dava tam ıslah edilerek tedbir nafakası istemine dönüştürüldüğünden) ayrı yaşamada haklı davacı eş yönünden 15/10/2018 tarihinden itibaren tedbir nafakasına hükmolunması gerekmekte olup, Konya 4. Aile Mahkemesinde açılan davada TMK 169 uncu maddesi kapsamında hâkim tarafından resen alınması gereken önlemler kapsamındaki tedbir nafakası ile mükerrerlik oluşturmaması gerekmektedir. Hal böyle olunca, ilk derece mahkemesince tedbir nafakasına hükmedilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak müşterek çocuklar yönünden talep edilen nafakanın niteliği TMK 197 inci maddesi kapsamında tedbir nafakası iken iştirak nafakası olarak hükümde yazması ile Konya 4....

Aynı yasanın 197. maddesine göre de; eşlerden biri, ortak hayat sebebiyle kişiliği, ekonomik güvenliği veya ailenin huzuru ciddi biçimde tehlikeye düştüğü sürece ayrı yaşama hakkına sahiptir. Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hâkim, eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya, konut ve ev eşyasından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetimine ilişkin önlemleri alır. Tedbir nafakasında eşlerin birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve malvarlıkları ile katkıda bulunmaları gerekir (TMK Md. 186/son). Davacı eşin ekonomik durumunun davalı (kocadan) daha iyi olması davalı (kocayı) tedbir nafakası yükümlülüğünden kurtarmaz. Ancak, hükmedilecek nafakanın miktarını tayinde bu husus dikkate alınmak zorundadır. Böylece "hakkaniyet" ilkesine uygun bir nafaka tespit edilebilir (TMK. Md. 4)....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm tedbir nafakası yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK. md.186/1) geçimine, (TMK md.185/3) malların yönetimine (TMK. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK.md.185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (resen) almak zorundadır (TMK.169). O halde; Türk Medeni Kanununun 185/3. ve 186/3. maddeleri uyarınca, tarafların ekonomik ve sosyal durumları da gözetilerek dava tarihinden geçerli olmak üzere kadın yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur....

      Davacı kadın tarafından evlilik birliğinin sarsılması hukuki nedenine (TMK 166/1,2) dayanılarak açılan işbu boşanma davası; aynı davanın, daha önce açılmış ve halen görülmekte olduğu belirtilerek derdestlik koşulları oluştuğu gerekçesiyle usulden reddedilmiştir. Derdestlik bir dava şartı olup hakim tarafından re'sen gözetilir (HMK m. 114/1- 1,115). Derdest davadan söz edebilmek için her iki davanın tarafları, konusu ve dava sebeplerinin aynı olması gerekir. Davalı erkek tarafından açılan Alanya 2. Mahkemesi'nin, 2019/218 esas ve 2019/893 karar sayılı dava dosyasında kadının birleşen davası TMK'nın 197. Maddesi uyarınca tedbir nafakası istemine ilişkin olup, istinaf incelemesine konu bu dosyadaki talep ise davacı kadın tarafından açılan boşanma davasıdır. Bu durumda, kadın tarafından Alanya 2. Aile Mahkemesinde açılan birleşen tedbir nafakası davası ile işbu boşanma davasının konuları farklı olduğundan derdestlikten söz edilemez....

      Asliye Hukuk Mahkemesinde (Aile Mahkemesi Sıfatıyla), boşanma davası ise 15.12.2014 tarihinde ... 3.Aile Mahkemesinde açılmış olduğuna göre; birleştirme talebi ikinci davada değil, ilk açılan davada istenilmiştir. Kaldı ki, ayrı yargı çevrelerinde açılan davaların; evlilik birliğinin korunması hükümlerine dayalı olarak TMK. nun 197. maddesine göre açılan tedbir nafakası davası ile boşanma hükümlerine dayalı olarak TMK.nun 166.maddesine göre açılan boşanma davasından ibaret olduğu anlaşılmaktadır. Taraflar arasında boşanma davası olsun yahut olmasın eşler evlilik birliğinin ayrı dava ile korunmasını isteyebilir (TMK. md.201). Diğer bir anlatımla, tedbir isteğinin boşanma davasında istenilmesini zorunlu kılan bir hüküm yasada yer almamaktadır. Kaldı ki, tedbir nafakası davası ve boşanma davası aynı sebepten doğmadığı için biri hakkında verilecek hüküm diğerini etkileyecek nitelikte bulunmamaktadır....

        Yanılgılı değerlendirme sonucu davalı kadının ağır kusurlu kabulü doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir. 3- Davalı kadın süresinde verdiği cevap dilekçesi ile yoksulluk nafakası (TMK m. 175) talebinde bulunmuştur. Davalı kadının bu talebi ile ilgili olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiş olması doğru görülmeyip, bozmayı gerektirmiştir. 4-Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK m. 186/1), geçimine (TMK m. 185/3). malların yönetimine (TMK m. 223. 242. 244. 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK m. 185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (resen) almak zorundadır (TMK m. 169). Davalı kadın yararına tedbir nafakası koşulları oluşmuş olup, Türk Medeni Kanunu'nun 185/3. ve 186/3. maddeleri uyarınca, tarafların ekonomik ve sosyal durumları da gözetilerek dava tarihinden geçerli olmak üzere ve ... 2....

          AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 12/10/2021 NUMARASI : 2020/132 E 2021/615 K DAVA KONUSU : Nafaka (Önlem Nafakası) KARAR : Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen mahkemenin kararına karşı, davalı erkek vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulduğu, dosyanın istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderildiği ve istinaf isteminin süresi içerisinde yapıldığı anlaşılmakla dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: HMK 355 maddesine göre, resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Dava; TMK.'nun 197. maddesine dayalı tedbir nafakası istemine ilişkindir....

          Her ne kadar yerel mahkemece birleşen davada TMK 197.maddesi gereğince davacı kadının davacının kısmen kabulü ile, kadın ve çocuk yararına hükmedilen tedbir nafakalarının kararın kesinleşmesi ile birlikte yoksulluk ve iştirak nafakası olarak devamına karar verilmiş ise de, TMK 197.maddesi gereğince bağlanan bağımsız tedbir nafakalarının yoksulluk ve iştirak nafakasına dönüştürülmesinin hatalı olduğu, yerel mahkemece boşanma davası süresince TMK 169.maddesi gereğince, davacı kadın ve çocuk lehine tedbir nafakasına hükmedilmesi ve boşanma kararından sonra, iştirak ve yoksulluk nafakasına dönüştürülmesi gerekirken, birleşen davadaki bağımsız tedbir nafakası kararları ile, bağlantı kurularak, tahsilde tekerrür oluşturmamak kaydının düşülmesi gerektiğinin gözetilmemesi usul ve yasaya aykırı ise de bu konuda istinaf başvurusu olmadığından bu husus eleştirilmekle yetinilmiştir. KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; Zonguldak 1....

          İlk derece mahkemesince; davanın kabulü ile tarafların fiili ayrılık nedeniyle TMK'nın 166/4. maddesi uyarınca boşanmalarına, davalı kadın yararına aylık 150,00 TL tedbir ve 200,00 TL yoksulluk nafakası ile 4.000,00 TL maddi ve 6.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmiştir. Davacı erkek vekili; kusur tespitine, kadın yararına hükmedilen maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakasına yönelik istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davalı kadın, 19.09.2019 tarihli dilekçesinde; erkeğin kabul edilen boşanma davasına, kendisi yararına hükmedilen tazminatlar ve yoksulluk nafakasının miktarına yönelik istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davalı kadın vekili, 11.11.2019 tarihli dilekçe ile; kadın yararına hükmedilen tazminatlar ve yoksulluk nafakasının miktarına, nafakanın kaldırılması davasında kadın yararına vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğine yönelik olarak istinaf başvurusunda bulunmuştur. Dava, fiili ayrılık (TMK md. 166/4) sebebiyle boşanma davası istemine ilişkindir....

          UYAP Entegrasyonu