Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ne var ki, usul ekonomisi gözetilerek henüz mal rejimi davası derdest iken açılan ve devam eden boşanma davasının bulunması halinde mal rejimi davasının boşanma davasının sonucunun beklenmesi bakımından bekletici mesele yapılması öteden beri Dairenin uyguladığı bir ilkedir. Direnme kararı üzerine Hukuk Genel Kurulu'na intikal eden bir dava nedeniyle, Hukuk Genel Kurulu'nca 27.06.2012 tarih ve 2012/8-268 Esas, 2012/420 sayılı karar ile mal rejimi davasında, boşanma davasının sonucunun beklenmesi gerektiğine karar verilmiştir. Eldeki mal rejimi davası 04.08.2011 tarihinde açılmış, boşanma davası ise bu tarihten önce 29.03.2011 tarihinde açılmıştır....

    Somut olaya gelince; eşler, ilk olarak 11.03.2008 tarihinde evlenmiş, 08.10.2010 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün, 21.01.2011 tarihinde kesinleşmesiyle boşanmışlar, ikinci olarak 13.05.2011 tarihinde evlenip, 23.09.2011 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün, 13.03.2012 tarihinde kesinleşmesiyle boşanmışlardır. Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona ermiştir (TMK mad.225/son). Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar, edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (4722 Sayılı Yasa mad.10, TMK mad.202/1). Tasfiyeye konu 3 nolu bağımsız bölüm, eşler arasında edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu ilk evlilik dönemine denk gelen 05.08.2010 tarihinde; 48 RD 106 plakalı araç ise ilk boşanma dava tarihinden sonra 25.11.2010 tarihinde satın alınarak, davalı eş adına tescil edilmiştir....

      TMK.nun 225/2 maddesi uyarınca mal rejimi boşanma davasının açıldığı 13.3.2003 tarihinde sona ermiştir. Sözleşmeyle başka mal rejimi seçilmediğinden eşler arasında 01.01.2002 tarihine kadar “mal ayrılığı” (743. Sayılı TKM.nin 170.m.), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği boşanma davasının açıldığı tarihe kadar ise yasal “edinilmiş mallara katılma rejimi” geçerlidir (TMK.nun 202, 4722 sayılı Yasanın 10.m.). Davacı ... dava dilekçesinde, dava konusu meskenin adına tapuda kayıtlı iken anlaşmalı boşanma karşılığı davalı ...'ya devrettiğini ileri sürerek iptal ve tescil isteğinde bulunmuş, 4.10.2010 tarihli yargılama oturumunda ise, taşınmaz değerinin yarısının kendisine ödenmesini istediğini açıklamıştır. Mahkemece, bu istek katılma alacağı olarak değerlendirilerek yazılı şekilde hüküm kurulmuştur....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Tarafların 23/04/2017 tarihinde evlendikleri, evlendikleri tarih itibariyle geçerli olan yasal mal rejiminin edinilmiş mallara katılma rejimi olduğu, tarafların başka bir mal rejimini seçtiklerine dair herhangi bir iddia da olmadığı, katkı payı alacağının mal ayrılığı rejiminde talep edilen bir alacak olup, mülga 743 sayılı TKM 181 maddesinde her eşin kendi malını alıp, ayrılması üzerine kurulu mal ayrılığı rejimi tasfiyesi düzenlemesinde, eşlerin birbirlerinin mal varlığına katkıda bulunmaları halinde nasıl bir tasfiye yolu işleneceğine dair açıklama olmadığı, bu nedenle katkı payı alacağının Borçlar Kanunu Genel Hükümlerine göre belirleneceği, 4721 Sayılı yasada düzenlenen değer artış payı alacağı, katkı payı alacağına benzemekte ise de, değer artış payı alacağının 4721 Sayılı TMK'da ayrıntılı olarak düzenlendiği, mal rejiminin tasfiyesine dair kavramların sıklıkla karıştırıldığı, sıradan bir vatandaş tarafından bilinebilmesinin zor olduğu...

        Somut olayda; tarafların 25/04/2015 tarihinde evlendikleri, 13/03/2017 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün 31/01/2019 tarihinde kesinleşmesiyle boşandıkları, sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir. Mahkeme tarafından davacının davasının kabulüne karar verilmiş ise de, dosya kapsamından davanın esasına etki eden davalı delillerinin toplanmadığı anlaşılmıştır....

        Dosya arasında bulunan tarafların boşanmasına ilişkin ... ....Aile Mahkemesi'nin 2012/917 esas-2012/997 karar sayılı dosyanın incelenmesi neticesinde, ....07.2012 tarihli protokol uyarınca tarafların TMK'nun 166/....maddesi gereği anlaşmalı olarak boşanmalarına karar verildiği, boşanma hükmünde söz konusu protokolün onaylandığı anlaşılmaktadır. Protokolde “Taraflar bunların dışında birbirlerinden menkul ve gayrimenkul hak talebinde bulunmayacaklardır” şeklinde beyanda bulunmuşlar, birlikte imzaladıkları ....07.2012 tarihli bu protokolü boşanma dava dosyasına sunmuşlar, mahkemece söz konusu protokol esas alınarak tarafların boşanmalarına ve protokolün onaylanmasına karar verilmiştir. Taraflarca boşanma dava dosyasına sunulan menkul ve gayrimenkul hak talebinde bulunmayacaklarına ilişkin beyanları ...'ın ve Dairemizin yerleşmiş uygulamalarına göre mal rejiminin tasfiyesini de kapsar....

          Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlenme tarihinden 01/01/2002 tarihine kadar 743 sayılı TMK uyarınca mal ayrılığı, TMK nun yürürlüğe girdiği 01/01/2002 tarihinden boşanma dava tarihine kadar taraflar arasında edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (4722 sayılı yasa m.10, TMK m.202/1). Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı bulunduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır (TMK m.179). Mahkememizce davaya konu eşyaların bulunduğu mahalde keşfen inceleme yapılarak alanında uzman bilirkişi marifetiyle eşyaların tasfiye tarihindeki değerleri hesap edilmiştir....

          Dosya boşanma davasından tefrik edildikten sonra davacı vekilince ........2014 tarihinde sunulan dilekçede ise katılma alacağı miktarının 313.843,854-TL olarak ıslah edildiği bildirilmiş, bu bedel üzerinden de harç tamamlanmıştır. 6100 sayılı HMK'nun 176/....maddesi uyarınca aynı davada, taraflar ancak bir kez ıslah yoluna başvurabilirler. Somut olayda, davacı vekili boşanma davası ile birlikte açtığı mal rejiminin tasfiyesi davasında “şimdilik 70.000-TL” demek suretiyle bu bedel üzerinden kısmi dava açmış bilahare harcını da tamamladığı ........2007 havale tarihli birinci ıslah dilekçesi ile talep miktarını 30.000-TL arttırarak 100.000-TL'ye çıkartmıştır....

            Somut olaya gelince; eşler, 18.10.1985 tarihinde evlenmiş, 27.01.2009 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün, kesinleşmesiyle boşanmışlardır. Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona ermiştir (TMK m. 225/son). Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden 4721 sayılı TMK'nun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı (743 sayılı m. TKM 170), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar ise, edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (4722 sayılı yasanın m. 10, TMK m. 202). Tasfiyeye konu kooperatife 1994 tarihinde üye olunmuştur. Dava konusu taşınmaz 04.03.2009 tarihinde davalı eş adına tescil edilmiştir. Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı bulunduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır (TMK 179.m). Yukarda açıklanan yasal düzenleme ve ilkeler uyarınca yapılan incelemede; Tüm dava dosyası kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraflar anlaşmalı olarak boşanmışlardır....

              Bu açıklamalar ışığında somut uyuşmazlığa bakıldığında, dava dilekçesi ve davacı vekilinin 01/06/2022 tarihli dilekçesi birlikte değerlendirildiğinde, davacının sunduğu dava dilekçesinde davalı adına kayıtlı mal varlığını bildirip, bir kısım mal varlığına katkısından bahsedilerek boşanma esnasında müşterek malların ortak dağılımının yapılmasını talep ettiği, bu haliyle dava dilekçesinin talepler yönünden HMK.nın 31. maddesi gereğince mahkemece açıklatılması gerekmekle birlikte, buna mahal kalmadan davacı vekilince 01/06/2022 tarihli dilekçe ile mal rejiminin tasfiyesi talepleri bulunduğunun da beyan edildiği anlaşılmaktadır. Bu halde davacının talebi, boşanma ve mal rejiminin tasfiyesi istemine ilişkin olmakla, yerel mahkemece bildirilen mal varlığına ilişkin kayıtların getirtilmesi, taraflar arasındaki menfaat dengesi, ölçülülük ve hakkaniyet ilkeleri de gözetilerek ihtiyati tedbir talebi hakkında bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır....

              UYAP Entegrasyonu