Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık ve hüküm boşanma davasından tefrik edilerek bağımsız olarak görülen mal rejiminin tasfiyesi isteğine ilişkin olup, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 12.05.2011 tarihli 2011/1 sayılı kararı gereğince inceleme görevi Yargıtay 8. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 8. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 01.02.2012 (Çar.)...

    (...) ile davalı ... arasındaki davadan dolayı Kartal 1.Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 25.01.2007 gün ve 222-12 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Taraflar arasındaki uyuşmazlık, boşanma ve mal rejiminin tasfiyesi ile ilgili bulunduğundan kararın temyizen incelenmesi görevi Yargıtay Yüksek 2.Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 2.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 17.05.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Alacak K A R A R Davada; davacı tarafından, boşanma davasından sonra davalı eski eşinde kalan ziynetler ve ev eşyalarının bedellerinin yasal faizi ile tahsili istendiğine, mal rejiminin tasfiyesi veya değer artış payına yönelik bir istekte bulunulmadığına göre, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14.maddesi hükmü gereğince, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay (6.) Hukuk Dairesine ait olmakla, gereği için, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 13.12.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        KARAR Davacı ... vekili, dava dilekçesinde belirtilen araç nedeniyle mal rejiminin tasfiyesi ile alacak isteğinde bulunmuştur. Davalı ... vekili, davanın reddini savunmuştur....

          Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi-Nafaka-Katkı Payı Alacağı-Tapu İptali ve Tescil-Mal Rejiminin Tasfiyesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı tarafından; reddedilen kendi davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz edilen uyuşmazlık ve hüküm evlilik birliği boşanma ile sona eren eşler arasında mal rejiminin tasfiyesine ilişkin olup inceleme görevinin Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 01.02.2017 tarihinde yürürlüğe giren 20.01.2017 tarih 2017/1 sayılı iş bölümü kararı gereğince Yargıtay 8. Hukuk Dairesine ait olduğu düşünülmektedir. Ne var ki, dava dosyası Yargıtay 3....

            Aile Mahkemesi ise, davanın mal rejiminin tasfiyesi veya katkı alacağına dayalı talep olmadığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda davacı, boşandığı eşine bağışlama amacıyla devrettiği taşınmazın boşanma nedeniyle tapu kaydının iptali ile kendi adına kaydedilmesini talep etmektedir. Uyuşmazlığın katkı payı alacağı istemine ilişkin olmadığı gibi davacının mal rejiminin tasfiyesini amaçlayan bir talebinin bulunmadığı nazara alındığında, davanın bağıştan rücu talebine dayalı olarak açıldığı anlaşılmıştır. Bu nedenle Borçlar Kanunu’ndan kaynaklanan uyuşmazlığın genel görevli Asliye Hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nun 21. ve 22. maddeleri gereğince ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 14.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden 4721 sayılı TMK'nin yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı (TKM mad. 170), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar ise, edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (4722 sayılı Yasanın 10, TMK mad. 202/1). Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı olduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır (4721 s.lı TMK mad. 179)....

                Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona ermiştir (TMK m. 225/son). Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (4722 sayılı yasanın m. 10, TMK m. 202/1). Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı bulunduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır (TMK m. 179). HMK 177/2. maddesi uyarınca ıslah, sözlü veya yazılı olarak yapılabilir ve karşı taraf duruşmada hazır değilse veya ıslah talebi duruşma dışında yapılıyorsa bu yazılı talep veya tutanak örneği haber vermek amacıyla karşı tarafa bildirilir. Davacı vekili, 12.06.2014 tarihli ıslah dilekçesi ile talep miktarını arttırmış, aynı gün ıslah harcını da yatırmıştır. Mahkemece ıslah dilekçesi davalı tarafa tebliğ edilmeden ve 11.06.2014 tarihli mesleki mazaret dilekçesi bulunan davalı vekilinin yokluğunda 12.06.2014 tarihli oturumda tahkikat tamamlanarak dosya karara bağlanmıştır....

                  Davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince; Tasfiyeye konu taşınmazın, bedelinin tamamının ya da bir kısmının kredi ile karşılanması durumunda, kredi veren kuruluşa yapılan geri ödemelerin isabet ettiği dönemden, miktarından ve taksit sayısından hareketle mal rejiminin tasfiyesi sonucunda eşlerin alacak miktarları belirlenir. 4721 Sayılı TMK'nin 202/1. maddesi gereğince edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu dönemde yapılan ödemelerde, eşler lehine değer artış payı ve/veya artık değere katılma alacağı hakları doğabilecektir. Kredi borcu ödemelerinin bir kısmının mal rejiminin devamı süresince, bir kısmının da daha sonraki tarihlerde yapılmasında, mal rejiminin geçerli olduğu dönemin sonrasına sarkan ödemeler, dava konusu taşınmazın borcu kabul edilerek tasfiye gerçekleştirilir....

                    Tasfiyeye konu taşınmazın, bedelinin tamamının ya da bir kısmının kredi ile karşılanması durumunda, kredi veren kuruluşa yapılan geri ödemelerin isabet ettiği dönemden, miktarından ve taksit sayısından hareketle mal rejiminin tasfiyesi sonucunda eşlerin alacak miktarları belirlenir. 4721 Sayılı TMK'nin 202/1. maddesi gereğince edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu dönemde yapılan ödemelerde, eşler lehine değer artış payı ve/veya artık değere katılma alacağı hakları doğabilecektir. Kredi borcu ödemelerinin bir kısmının mal rejiminin devamı süresince, bir kısmının da daha sonraki tarihlerde yapılmasında, mal rejiminin geçerli olduğu dönemin sonrasına sarkan ödemeler, dava konusu taşınmazın borcu kabul edilerek tasfiye gerçekleştirilir. Yukarıda açıklandığı gibi iki döneme yayılan kredi borcu ödeme tablosu mevcut olduğunda; öncelikle, mal rejiminin sona erdiği tarihte henüz vadesi gelmediği için ödenmemiş kredi borç miktarının, toplam kredi borcuna oranı bulunur....

                      UYAP Entegrasyonu