Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dairemizce; tarafların eşit kusurlu olduğundan bahisle kadın lehine maddi tazminat verilemeyeceği gerekçesiyle karar bozulmuş, mahalli mahkemece bozma ilamına uyulmakla; her iki davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velayetinin anneye verilmesine, baba ile çocuk arasında kişisel ilişki tesisine, ortak çocuk lehine tedbir ve iştirak nafakası ödenmesine ve davacı kadının maddi ve manevi tazminat talebi ile yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmiştir. Mahkemece bozma sonrası verilen kararda kesinleşen tarafların boşanma davalarının kabulü, velayet ve kişisel ilişki düzenlemesi, tedbir ve iştirak nafakası, yoksulluk nafakası, kadının manevi tazminat talebinin reddi hakkında yeniden hüküm kurulması doğru değildir. Ne var ki bu hususlar yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün bu bölümlerinin düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı erkek tarafından açılan boşanma davasının yapılan yargılaması sonucunda ilk derece mahkemesince tarafların boşanmalarına, davalı kadın ve çocuklar yararına nafakaya, davalı kadın yararına manevi tazminata hükmedilmiş, karar davacı erkek tarafından kusur belirlemesi, manevî tazminat, velayet, yoksulluk nafakası, nafakaların miktarı ve vekâlet ücreti yönünden; davalı kadın tarafından ise kusur belirlemesi, manevî tazminat ve nafaka miktarları yönünden istinaf edilmiştir. Bölge adliye mahkemesince tarafların istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiş, hüküm davalı kadın tarafından kusur belirlemesi, manevi tazminat ve nafaka miktarları yönünden temyiz edilmiştir....

      belirlemesine yönelik temyiz isteminden feragat ettiğini bildirdiğinden temyiz dilekçesinin kusur belirlemesine ilişkin olarak reddi gerekmiştir. 3-Davacı-davalı kadın 02.05.2016 tarihli dilekçesiyle kendi adına tedbir ve yoksulluk nafakası, maddi ve manevi tazminat taleplerinden feragat ettiğini bildirdiğinden bu husus gözetilerek bir karar verilmek üzere hükmün kadın için talep edilen tedbir-yoksulluk nafakası, maddi ve manevi tazminat yönünden bozulması gerekmiştir. 4-Davalı-davacı vekili Av.... 02.05.2016 tarihli dilekçeyle maddi-manevi tazminat taleplerinden, velayeti kendisine verilen müşterek çocuk yararına olan nafaka taleplerinden ve vekalet ücreti taleplerinden feragat ettiğini bildirdiğinden, bu hususta bir karar verilmek üzere hükmün erkeğin maddi-manevi tazminat talepleri, çocuk için nafaka talepleri ve vekalet ücreti talepleri yönünden bozulmasına karar vermek gerekmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı erkek tarafından, kadının açtığı boşanma davası ve velayet, kadın yararına takdir edilen tazminatlar, yoksulluk nafakası ve reddedilen tazminat talepleri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı-karşı davalı kadın 26.09.2017 tarihli dilekçesiyle davadan feragat ettiğini bildirmiş ise de, davalı-karşı davacı erkeğin açtığı davada verilen boşanma hükmü temyiz edilmeden kesinleştiğinden, kadının açtığı boşanma davasının konusu kalmamıştır....

          HÜKÜM : Yukarıda açıklanan gerekçelerle; 1- Davacı kadın vekilinin, maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakası miktarına yönelik istinaf talebinin KABULÜNE, Nusaybin Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 02/03/2022 tarih, 2021/163 Esas ve 2022/123 Karar sayılı kararının, maddi ve manevi tazminat ve yoksulluk nafakası ilişkin "2- 3,4" nolu bentlerinin KALDIRILMASINA ve Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1- b.2. maddesi uyarınca, bu yönlerden YENİDEN ESAS HAKKINDA HÜKÜM TESİSİNE, ''-Davacı kadının maddi tazminat talebinin kısmen kabulü ile Türk Medeni Kanunu’nun 174/1. maddesi uyarınca boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren işleyecek yasal faizi ile 25.000,00 TL maddi tazminatın davalı erkekten alınarak, davacı kadına verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, -Davacı kadının manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile Türk Medeni Kanunu’nun 174/2. maddesi uyarınca boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren işleyecek yasal faizi ile 25.000,00 TL manevi tazminatın davalı erkekten...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın tarafından, boşanma ve fer'ileri yönünden, davacı erkek tarafından ise, katılımla kadın yararına takdir edilen yoksulluk nafakası ve tazminatlar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacının süresinde olmayan vekalet ücretine yönelik ek temyiz dilekçesinin reddi gerekmiştir. 2-Davalı ... 25.01.2017 tarihli dilekçesiyle, boşanma hakmüne ve tedbir nafakalarına yönelik temyiz talebinden feragat ettiğini bildirdiğinden temyiz dilekçesinin boşanma hükmüne ve tedbir nafakalarına yönelik olarak reddine karar verilmesi gerekmiştir. 3-Davalı ... 25.01.2017 tarihli dilekçesiyle maddi-manevi tazminat, iştirak ve yoksulluk nafakası taleplerinden feragat ettiğini bildiğinden bu husus gözetilerek bir karar verilmek üzere hükmün yoksulluk...

            Açıklanan nedenle nispi peşin harç noksanlığının tamamlattırılması, tamamlanmaması halinde Harçlar Kanununun 30. maddesi gereğince işlem yapılması gerekirken, harç eksikliği tamamlanmadan yargılamaya devam edilip, işin esası hakkında karar verilmesi doğru olmamıştır. 2- Boşanmadan sonra açılan yoksulluk nafakası isteğinin değerlendirilmesinde esas alınacak kusur; boşanma davasında belirlenen ve boşanma sebebi olarak kabul edilmiş olan kusurdur. Türk Medeni Kanununun 178. maddesine göre açılan yoksulluk nafakası talebi için yeni vakıa ve delillere dayanılması, yeniden kusur belirlemesi mümkün değildir. Hakim kesinleşen boşanma davasında ki tarafların kusur dağılım ve derecesine bakıp, nafaka isteğini buna göre karara bağlayacaktır. Davacı kadın boşanma davasına katılmamış, delil sunmamış ve duruşmalara gelmemiştir. Boşanma dosyası kapsamına göre boşanmaya sebep olan olaylarda davalı erkeğin kusuru bulunmamaktadır....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Maddi ve Manevi Tazminat-Yoksulluk Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-karşı davalı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Aleyhine boşanma davası açılmış olan davalı-karşı davacı kadın, bu dava içinde Türk Medeni Kanunu'nun 174. maddesi kapsamında tazminat ile yoksulluk nafakası (TMK m. 175) isteyebilecekken, bu isteklerini boşanma talebi olmayan bağımsız karşı dava ile ileri sürdüğüne göre, bu talepler yönünden nispi harç yatırmak zorundadır....

                Bir kişinin sorumluluğu birden çok sebebe dayandırılabiliyorsa hakim, zarar gören aksini istemiş olmadıkça veya kanunda aksi öngörülmedikçe zarar görene en iyi giderim imkanı sağlayan sorumluluk sebebine göre karar verebilir. (6098 Sayılı TBK.m.60) Davacı(koca) Türk Medeni Kanununun 174/2. maddesi .../... uyarınca manevi tazminat istemiştir. Daha önceki davada verilen boşanma kararının kesinleşmiş olması karşısında davacının aynı zamanda boşanma sebebi oluşturan eyleme dayanan manevi tazminat isteği artık boşanma sebebine bağlı olmaktan çıkmış, bağımsız bir talep haline dönüşmüştür. Böyle bir durumda manevi tazminat talebinin hukuksal dayanağı artık Türk Medeni Kanununun 174/2. maddesi olmaktan çıkmıştır....

                  Hal böyleyken, tarafların eşit kusurlu kabul edilmesi doğru değilse de, boşanma kararın sonuç itibariyle doğru olup, kusura ilişkin gerekçenin düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir. (HUMK m.438/son) 2-Aleyhine boşanma davası açılmış olan davalı-karşı davacı kadın, bu dava içinde Türk Medeni Kanununun 174. maddesi kapsamında tazminat ile yoksulluk nafakası (TMK m. 175) isteyebilecekken, bu isteklerini boşanma talebi olmayan bağımsız karşı dava ile ileri sürdüğüne göre, bu talepler yönünden nispi harç yatırmak zorundadır. Davalı-karşı davacı kadının bu davasından başvurma harcı ve maktu peşin harcı alınmıştır....

                    UYAP Entegrasyonu