Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Kesinleşen konularda yeniden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken, mahkemece, bu durum gözetilmeden boşanma, yoksulluk nafakası, maddi tazminat, manevi tazminat ve vekalet ücretine hükmedilerek kesinleşen konularda yeniden hüküm kurulması doğru olmamıştır. Ancak bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hükmün bu yönden düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir (HMK m. 370/2)....

    belirlemesine yönelik temyiz isteminden feragat ettiğini bildirdiğinden temyiz dilekçesinin kusur belirlemesine ilişkin olarak reddi gerekmiştir. 3-Davacı-davalı kadın 02.05.2016 tarihli dilekçesiyle kendi adına tedbir ve yoksulluk nafakası, maddi ve manevi tazminat taleplerinden feragat ettiğini bildirdiğinden bu husus gözetilerek bir karar verilmek üzere hükmün kadın için talep edilen tedbir-yoksulluk nafakası, maddi ve manevi tazminat yönünden bozulması gerekmiştir. 4-Davalı-davacı vekili Av.... 02.05.2016 tarihli dilekçeyle maddi-manevi tazminat taleplerinden, velayeti kendisine verilen müşterek çocuk yararına olan nafaka taleplerinden ve vekalet ücreti taleplerinden feragat ettiğini bildirdiğinden, bu hususta bir karar verilmek üzere hükmün erkeğin maddi-manevi tazminat talepleri, çocuk için nafaka talepleri ve vekalet ücreti talepleri yönünden bozulmasına karar vermek gerekmiştir....

      , ortak çocuğun velayetinin anneye verilmesine, baba ile çocuk arasında kişisel ilişki tesisine, ortak çocuk lehine tedbir ve iştirak nafakası ödenmesine ve davacı-karşı davalı kadın lehine maddi tazminat verilmesine, manevi tazminat talebi ile yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmiş, ilk derece mahkemesince verilen bu karar davacı-karşı davalı kadın tarafından; manevi tazminatın reddi yönünden, davalı-karşı davacı erkek tarafından; kusur belirlemesi, maddi tazminat ve yargılama giderlerine yönelik olarak temyiz edilmiştir....

        Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının, taleplerinin açık ve net olmadığını, talebin açıklatılarak eksik harcın dava tamamlatılması gerektiğini davanın zamanaşımına uğradığını, hak düşürücü sürenin dolduğunu, davacının boşanma kararında tam kusurlu olduğunun ortaya konulduğunu, kesinleşen mahkeme ilamı gerekçesi doğrultusunda davacının yoksulluk nafakası ile maddi ve manevi tazminat talep edemeyeceğini belirterek davanın reddine savunmuştur. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Yerel mahkemece, davacının yoksulluk nafakası davasının REDDİNE, davacının maddi ve manevi tazminat davasının REDDİNE karar verilmiştir....

        Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının, taleplerinin açık ve net olmadığını, talebin açıklatılarak eksik harcın dava tamamlatılması gerektiğini davanın zamanaşımına uğradığını, hak düşürücü sürenin dolduğunu, davacının boşanma kararında tam kusurlu olduğunun ortaya konulduğunu, kesinleşen mahkeme ilamı gerekçesi doğrultusunda davacının yoksulluk nafakası ile maddi ve manevi tazminat talep edemeyeceğini belirterek davanın reddine savunmuştur. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Yerel mahkemece, davacının yoksulluk nafakası davasının REDDİNE, davacının maddi ve manevi tazminat davasının REDDİNE karar verilmiştir....

        Sonuç olarak davalı vekilinin boşanma, kusur tespiti, davacı lehine maddi manevi tazminat, yoksulluk nafakası takdir edilmesi, yoksulluk nafakası miktarına ilişkin istinaf itirazlarının reddine, kadın için takdir edilen maddi manevi tazminat miktarları ile yoksulluk nafakasının süresine yönelik istinaf talebinin kısmen kabulü yönünde karar verilmesi gerektiği kanaati ile, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

        Mahkemece boşanmaya neden olan olaylarda erkeğe atfedilen kusurlu davranışların ağırlığı, tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile boşanma yüzünden zedelenen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamı dikkate alındığında kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakası azdır. TMK'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile TBK'nun 50 ve 52. maddesi hükmü dikkate alınarak, daha uygun miktarda maddi (TMK.md.174/1) ve manevi (TMK .md. 174/2) tazminat ile yoksulluk nafakası takdiri gerekir....

        Erkek lehine manevi tazminat verilmemesi açısından: Ağır kusurlu erkek lehine manevi tazminat verilmemesi doğru olduğundan erkek vekilinin istinaf talebinin reddine karar verilmesine dair aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....

        HÜKÜM : Yukarıda açıklanan gerekçelerle; 1- Davacı kadın vekilinin, maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakası miktarına yönelik istinaf talebinin KABULÜNE, Nusaybin Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 02/03/2022 tarih, 2021/163 Esas ve 2022/123 Karar sayılı kararının, maddi ve manevi tazminat ve yoksulluk nafakası ilişkin "2- 3,4" nolu bentlerinin KALDIRILMASINA ve Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1- b.2. maddesi uyarınca, bu yönlerden YENİDEN ESAS HAKKINDA HÜKÜM TESİSİNE, ''-Davacı kadının maddi tazminat talebinin kısmen kabulü ile Türk Medeni Kanunu’nun 174/1. maddesi uyarınca boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren işleyecek yasal faizi ile 25.000,00 TL maddi tazminatın davalı erkekten alınarak, davacı kadına verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, -Davacı kadının manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile Türk Medeni Kanunu’nun 174/2. maddesi uyarınca boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren işleyecek yasal faizi ile 25.000,00 TL manevi tazminatın davalı erkekten...

        Maddesi uyarınca boşanmalarına, davalı-karşı davacı kadın yararına aylık 400,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 11.000,00 TL manevi tazminata, davacı-karşı davalı erkek yararına 10.000,00 TL manevi tazminata, tarafların maddi tazminat taleplerinin reddine hükmedilmiştir. Davalı-karşı davacı kadın vekili; erkeğin kabul edilen boşanma davası ve fer'ilerine, kusur tespitine, kadının reddedilen maddi tazminat talebine, kadın lehine hükmedilen manevi tazminat ve yoksulluk nafakasının miktarına yönelik istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davacı-karşı davalı erkek vekili; kadının istinaf talebinin reddine karar verilmesini istemiştir. Dava ve karşı dava; evlilik birliğinin sarsılması (TMK md. 166/1,2) nedenine dayalı boşanma davası ve fer'ilerine ilişkindir. Davalı-karşı davacı kadının kabul edilen boşanma davası istinaf kapsamı dışında bırakıldığından taraflar arasındaki boşanma hükmü kesinleşmiştir....

        UYAP Entegrasyonu