WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Anlaşmalı boşanma yönünde oluşan karar kesinleşinceye kadar eşlerin bu yöndeki diğer bir ifadeyle gerek boşanmanın mali sonuçları, gerekse çocukların durumu hususunda kabul edilen düzenlemeleri kapsayan irade beyanından dönmesini engelleyici yasal bir hüküm bulunmamaktadır. Türk Medeni Kanunu'nun 166/3. maddesi gereğince boşanmalarına karar verilse dahi davalının anlaşmalı boşanma hükmünü gerçekleşen anlaşmaya rağmen temyiz etmesi anlaşmalı boşanma yönündeki iradesinden rücu niteliğinde olup, bu halde anlaşmalı boşanma davasının "Çekişmeli boşanma" (TMK m. 166/1-2) olarak görülmesi gerekir....

    Davacı duruşmadaki beyanıyla, davasını anlaşmalı boşanma olarak ıslah etmiştir....

    Taraflar hakim tarafından bizzat dinlenmemişler, mahkemece 01.04.2015 tarihli ön inceleme duruşmasında, davacı vekilinin "dava dilekçesini tekrar ettiğine" ilişkin beyanı, davalının da celse arasında gönderdiği dilekçesindeki "davayı kabul ettiğine" ilişkin açıklaması yeterli görülerek, aynı oturumda boşanma kararı verilmiştir. Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesi şartlarının gerçekleşmemesi halinde davaya çekişmeli boşanma davası olarak (TMK m. 166/1) devam edilerek dilekçe teatilerinin yapılarak ön inceleme duruşması ile çekişmeli vakıalar belirlenip, gösterdikleri takdirde taraf delilleri toplanmadan eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulması doğru bulunmamıştır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle anlaşmalı boşanma koşulları gerçekleşmediğinden davanın "kendiliğinden" çekişmeli boşanma davasına dönüştüğü ve davacı vekilinin verilen kesin süreye rağmen evlilik birliğinin sarsılmasına dayanak vakıaları bildirmeyerek "takdiri mahkemeye bıraktıkları" açıklaması karşısında ıspatın konusunu vakıaların oluşturduğu ve bu vakıaların ispatı için delil gösterilebileceği (HMK. m. 187/1) ve çekişmeli vakıada açıklanmadığının anlaşılmış bulunmasına göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın...

        Kişilere 30 yaşını dolduruncaya kadar devredemeyeceğine dair şerh konulacağının tespitine, tarafların sundukları boşanma, velayet, boşanmanın ali ve hukuki sonuçlarına ilişkin anlaşmalı boşanma protokolünün duruşmadaki değişen beyanları kapsamında TMK. 166/3- 2 ve 184/5 maddeleri uyarınca onaylanmasına karar verilmiştir. Davalı erkek vekili; davanın çekişmeli boşanma davasına dönüştürülmesi gerektiğine yönelik istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Dava anlaşmalı boşanma istemine ilişkindir. Anlaşmalı boşanma yönünde oluşan karar kesinleşinceye kadar, eşlerin bu yöndeki irade beyanından dönmesini engelleyici yasal bir hüküm bulunmamaktadır. Anlaşmanın bozulması ile anlaşmalı boşanma hükmü bütünüyle geçersiz hale gelir....

        DAVA 1.Davacı kadın dava dilekçesinde özetle; tarafların anlaşmalı olarak boşanmak istediklerini, anlaşmalı boşanma için kanunun aradığı tüm şartların oluştuğunu, protokol doğrultusunda boşanmalarına karar verilmesi gerektiğini ileri sürere 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin üçüncü fıkrası gereğince davasının kabulüne tarafların boşanmalarına, karar verilmesini talep ve dava etmiştir. 2. Davacı10.12.2021 tarihli duruşmada; davalının duruşmaya gelmediğini, anlaşmalı boşanmaktan vazgeçtiğini, davasını çekişmeli boşanmaya çevireceğini beyanla, 17.01.2022 tarihli çekişmeli boşanma dava dilekçesinde; anlaşmalı boşanma davasının anlaşmasının bozulduğunu, davanın çekişmeli boşanmaya döndüğünü, evlilik birliği boyunca edinilen malların ortak bir şekilde paylaşımını istediğini, davanın en kısa sürede sonuçlanmasını istediğini beyan etmiştir. II. CEVAP Davalı erkek süresinde cevap dilekçesi sunmamıştır. III....

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : İşbu davanın anlaşmalı boşanma davası olarak açıldığı, ancak davacının 11/05/2022 tarihli celsede davalı ile anlaşma sağlayamadığını beyanla çekişmeli boşanma davası açacağını söylediği, bu durumda davacıya davasını şiddetli geçimsizlik nedenine dayalı olarak sürdürmek hususunda açıklayıcı beyanda bulunmak üzere süre verilmesi, dilekçe sunulmadığı taktirde davanın reddine karar verilmesi gerekirken anlaşmalı boşanma şartları gerçekleşmediğinden davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi hatalı olmakla, davacının istinafının kabulü ile davalının sair istinaf sebepleri incelenmeksizin davaya çekişmeli boşanma davası olarak devam edilmek üzere davacıya imkan ve süre verildikten sonra sonucuna göre işlem yapılması gerektiğinden, HMK'nın 353/1- a-6 maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak, dosyanın mahkemesine gönderilmesine dair HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle, 1- Davacının istinaf talebinin KABULÜ, davalının sair...

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : İşbu davanın anlaşmalı boşanma davası olarak açıldığı, ancak davacının 11/05/2022 tarihli celsede davalı ile anlaşma sağlayamadığını beyanla çekişmeli boşanma davası açacağını söylediği, bu durumda davacıya davasını şiddetli geçimsizlik nedenine dayalı olarak sürdürmek hususunda açıklayıcı beyanda bulunmak üzere süre verilmesi, dilekçe sunulmadığı taktirde davanın reddine karar verilmesi gerekirken anlaşmalı boşanma şartları gerçekleşmediğinden davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi hatalı olmakla, davacının istinafının kabulü ile davalının sair istinaf sebepleri incelenmeksizin davaya çekişmeli boşanma davası olarak devam edilmek üzere davacıya imkan ve süre verildikten sonra sonucuna göre işlem yapılması gerektiğinden, HMK'nın 353/1- a-6 maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak, dosyanın mahkemesine gönderilmesine dair HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle, 1- Davacının istinaf talebinin KABULÜ, davalının sair...

          Davalı; çekişmeli yerin boşanma öncesinde müşterek oturdukları konut olduğunu, boşandıktan sonra davacının taşınmazı kullanmasına engel olmadığını, dairenin anahtarının davacıda olup mobilyalarını ve şahsi eşyalarını halen almadığını, ihtarname tarihine kadar intifadan men edilmediğini ileri sürerek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece;davacının boşandıktan sonra müşterek çocukla birlikte başka yerde oturduğu, çekişmeli dairenin davalı tarafından kullanıldığı, evdeki eşya durumunun değişmediği, ancak eşyaların ağırlıklı olarak davalıya ait olduğu, davacı ve müşterek çocuğun eşyalarının bir odada koli içerisine konulmuş halde bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ......................'nin raporu okundu, düşüncesi alındı....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm taraflarca temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesine dayalı olarak anlaşmalı boşanma talebiyle dava açmıştır. Davacı kadının 30.06.2015 tarihli celsede davalı ile anlaşamadığını, davaya çekişmeli boşanma davası olarak devam etmek istediğini beyan etmesiyle dava anlaşmalı boşanma olmaktan çıkmış, kendiliğinden çekişmeli boşanmaya dönüşmüştür (TMK m.166/1-2)....

              UYAP Entegrasyonu