Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

SUÇ : Hırsızlık, Hırsızlığa teşebbüs, Konut dokunulmazlığını bozma, Başkasına ait kimlik bilgilerinin kullanılması HÜKÜM : Mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü; Suça sürüklenen çocuğa, duruşma aşamasında tensiple zorunlu müdafii olarak Av....'in atandığı, ancak suça sürüklenen çocuğun, 04.07.2007 tarihli duruşmaya, kendi seçtiği ve vekalet verdiği Av.... ile katıldığı, bunun üzerine zorunlu müdafii olan Av....'in, görevinin sona ermiş olması sebebiyle duruşma salonundan çıkarıldığı, sorgusunun kendi tayin ettiği Av.... huzurunda yapıldığı, aynı duruşmada istem üzerine suça sürüklenen çocuğun duruşmadan bağışık tutulmasına karar verildiği, sonraki üç duruşmaya suça sürüklenen çocuk müdafii olarak Av.... tarafından Mahkemeye mazeret dilekçesi gönderildiği, sonraki iki duruşmaya ise müdafii olarak katıldığı, 01.11.2011 tarihli duruşmada Av....'...

    Davacı, Kurum denetmenine vermiş olduğu imzalı ifadesinde boşandığı eşiyle birlikte yaşadığını beyan etmiş, komşular da boşanan eşlerin birlikte yaşadıklarını beyan etmişlerdir. Boşanan eşlerin Mernis ve seçim kayıtları da gözetildiğinde Kurum raporunun aksi kanıtlanamadığından asıl davanın reddi, birleşen davanın kabulü yerine asıl davanın kabulü, birleşen davanın reddine karar verilmesi isabetsizdir. VII. KARAR Açıklanan sebeplerle, Temyiz olunan kararın BOZULMASINA, Dosyanın kararı veren Mahkemesine gönderilmesine, 12.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

      . - 2014/10353 K. sayılı ilamıyla “davanın esas yönünden incelemesine geçilerek, tüm kanıtlar toplandıktan sonra tarafların 22.10.2008-21.10.2010 ve 23.10.2008-22.10.2010 tarihleri arasında birlikte yaşayıp yaşamadığına dair yapılacak irdelemeyle elde edilecek sonuca göre hüküm kurulması gerekirken, mahkemece yanılgılı değerlendirmeye dayalı olarak yazılı şekilde karar verilmesi” gerekçesiyle bozulmuş, yerel mahkemece direnme kararı verilmesi üzerine Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 15.02.2107 tarihli 2014/10-2529 E. - 2017/259 K. sayılı kararıyla, direnme kararının özel daire bozma kararında gösterilen nedenlerle bozulmasına karar verilmiştir. Bozmaya uyularak mahkemece ... İlçe Seçim Kurulu Başkanlığından boşanan eşlerin seçmen kayıtları getirtilmiş ve yeniden yapılan yargılamada “davacı ile boşandığı eşinin aynı sandıkta oy kullandığı” gerekçesiyle asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir....

        Davanın yasal dayanağını oluşturan 5510 sayılı Yasa'nın 56. maddesinde oldukça yalın olarak " eşinden boşandığı halde, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı belirlenen" ibareleri yer almakta olup, kanun koyuca tarafından örneğin; "sosyal güvenlik kanunları kapsamında ölüm aylığına hak kazanmak amacıyla eşinden boşanan", " hak sahibi sıfatını haksız yere elde etme amacıyla eşinden boşanan", "gerçek boşanma iradesi söz konusu olmaksızın (muvazaalı olarak) eşinden boşanan" veya bunlara benzer ifadelere yer verilmemiş, sade olarak kaleme alınan metinle uygulama alanı genişletilmiştir....

          Davanın yasal dayanağını oluşturan 5510 sayılı Yasa'nın 56. maddesinde oldukça yalın olarak " eşinden boşandığı halde, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı belirlenen" ibareleri yer almakta olup, kanun koyuca tarafından örneğin; "sosyal güvenlik kanunları kapsamında ölüm aylığına hak kazanmak amacıyla eşinden boşanan", " hak sahibi sıfatını haksız yere elde etme amacıyla eşinden boşanan", "gerçek boşanma iradesi söz konusu olmaksızın (muvazaalı olarak) eşinden boşanan" veya bunlara benzer ifadelere yer verilmemiş, sade olarak kaleme alınan metinle uygulama alanı genişletilmiştir....

            Davanın yasal dayanağını oluşturan 5510 sayılı Yasa'nın 56. maddesinde oldukça yalın olarak "eşinden boşandığı halde, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı belirlenen" ibareleri yer almakta olup, kanun koyuca tarafından örneğin; "... kanunları kapsamında ölüm aylığına hak kazanmak amacıyla eşinden boşanan", " hak sahibi sıfatını haksız yere elde etme amacıyla eşinden boşanan", "gerçek boşanma iradesi söz konusu olmaksızın (muvazaalı olarak) eşinden boşanan" veya bunlara benzer ifadelere yer verilmemiş, sade olarak kaleme alınan metinle uygulama alanı genişletilmiştir....

              çarpmayı engellediğini, aracın önünden kurtulan bu çocuğun orta refüjdeki ağaçların arasından hızla kendi aracının önüne çıktığını, fren yapmasına rağmen, mesafe çok yakın olduğundan çocuğa çarptığını” beyan eden sanığın olayda kusurlu olduğu anlaşılmakla, mahkumiyeti yerine yazılı şekilde beraatine karar verilmesi, Kanuna aykırı, katılan vekili ve Mahalli Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olup, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 14/05/2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                Çocuk Hakları Sözleşmesinin 12. ve Çocuk Haklarının Kullanılmasına İlişkin Avrupa Sözleşmesinin 3. ve 6 maddeleri, iç hukuk tarafından çocuğun idrak gücüne sahip olduğunun kabul edildiği durumlarda, çocuğa adli merci önündeki kendilerini ilgilendiren davalarda kendi görüşünü ifade etmesine müsaade edilmesini ve yüksek çıkarına açıkça ters düşmediği takdirde ifade ettiği görüşe gereken önemin verilmesi gerektiğini öngörmektedir. Mahkemece çocuğa görüşünü ifade etmesi olanağı tanınmamıştır. Mahkemece yapılacak iş; ortak çocuk Zeynep Tuana'nın olası sonuçları hakkında bilgilendirilerek velayeti ile ilgili tercihinin sorulması, tüm deliller birlikte değerlendirilerek, çocuğun üstün yararının velayetinin ebeveynlerden hangisine bırakılmasında olduğunun saptanması, hasıl olacak sonucuna göre karar vermekten ibarettir. Açıklanan hususların üzerinde durulmaksızın eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru bulunmamıştır....

                  Gereği görüşülüp düşünüldü: 5271 sayılı CMK'nın 193/2. maddesi uyarınca fiilin suç oluşturmaması veya suçun yasal unsurlarının gerçekleşmemesi nedeniyle derhal beraat kararı verilmesi dışında, sanığın ifadesinin sonuca etkili olduğu, delillerin takdir ve tayini gereken durumlarda sanığın sorgusu yapılıp savunması saptanmadan beraat kararı verilemeyeceği gözetilmeksizin, sanığın usulüne uygun biçimde savunması alınmadan ve delil değerlendirmesi de yapılarak sanık hakkında yazılı şekilde beraat kararı verilmesi, Tüm dosya kapsamı, mağdurun aşamalardaki istikrarlı ve kendi içerisinde tutarlı beyanları ve sanığın "Mağdur ...'...

                    Anılan 56'ncı maddede, oldukça yalın olarak “eşinden boşandığı halde, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı belirlenen” ibareleri yer almakta olup, kanun koyucu tarafından örneğin; “sosyal güvenlik kanunları kapsamında ölüm aylığına hak kazanmak amacıyla eşinden boşanan”, “hak sahibi sıfatını haksız yere elde etme amacıyla eşinden boşanan”, “gerçek boşanma iradesi söz konusu olmaksızın (muvazaalı olarak) eşinden boşanan” veya bunlara benzer ifadelere yer verilmemiş, sade olarak kaleme alınan metinle uygulama alanı genişletilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu