Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

-TL ve üzerinde nakit bulunması halinde paranın otomatik olarak yatırım hesabına aktarıldığını, davacının kullanmış olduğu kredi ve kredi kartına ilişkin borçlarını ödemediği için hakkında icra takipleri yapıldığını, ayrıca taraflar arasında imzalanan bireysel ürün ve hizmet paketi sözleşmesinin rehin, takas ve mahsuba ilişkin düzenlemelerine göre davacının yatırım hesabına bloke konulduğunu, davacının iddia ettiği gibi maaş hesabında bloke bulunmadığını belirterek, davanın reddini istemiştir....

    HUKUK DAİRESİ Dava; davacı tarafça davalı bankadan kullanılan, tüketici-ihtiyaç kredisi, kredili mevduat hesabı ve kredi kartı borcu nedeniyle davacının maaşı üzerine konulan blokenin kaldırılması ve maaşından yapılan kesintilerin iadesi istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 11. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yargıtay 11. Hukuk Dairesine gönderilmesine 01/12/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

      ile fazlaya dair haklarının saklı tutulmasına, davacının uğradığı zararın önlenmesi ve içerisinde bulunduğu zaruret hali dikkate alınarak SGK emekli maaş hesaplarındaki blokenin dava sonuna kadar kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiş, davacı vekili daha sonra davasını 83.000,00 TL olarak ıslah etmiştir....

      İlk derece mahkemesince, Davacının davalı bankadan farklı tarihlerde 3 farklı kredi kullandığı, kullandığı kredilere karşılık olarak bankada bulunan maaş hesabından tahsil yetkisi verdiği, davacının vermiş olduğu yetkiye istinaden taksitlerin davacıya ait maaş hesabından tahsil edildiği, davacının kredi borçlarını ne şekilde karşılayacağına dair her hangi bir beyanda bulunmaksızın çekmiş olduğu kredilere ilişkin konulan blokenin kaldırılmasını ve yapılan kesintilerin iadesini talep etmiş olmasının Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin dayanak yapılan kararına ve iyi niyet kurallarına aykırı olduğundan davanın reddine dair hüküm kurulduğu görülmüştür. Davacı, davalı bankadan tüketici kredisi kullandığı sırada banka nezdinde aldığı maaşından takas ve virman suretiyle tahsilat yapılmasına muvafakat etmiş, kredi taksitleri bir süre sorunsuz ödenmiş ancak davacı daha sonra ödeme güçlüğüne düşmüş, kredi taksitlerini ödeyememiştir....

      -TL tutarlı ik adet bireysel kredi sözleşmesi imzalandığı, davacı tarafından kredi sözleşmesinin 5. maddesinde davalı bankaya, bankada mevcut her türlü hak ve alacakları üzerinde ihbara gerek olmaksızın rehin, takas ve hapis hakkı tanıdığı ve virman yetkisi verdiği, davacının ayrıca davalı bankadan iki ayrı kredi kartı kullandığı ve bankada kredili mevduat hesabının da bulunduğu anlaşılmıştır. Davalı bankanın bahsi geçen tüketici kedisi, kredili mevduat hesabı ve kredi kartlarından kaynaklanan alacakları için ayrı icra takipleri başlattığı ve takip dosyalarının evrak arasında bulunduğu görülmüştür. İİK'nın 83/a maddesinde; "İİK'nın 82 ve 83. maddelerinde yazılan mal ve hakların haczolunabileceğine dair önceden yapılan anlaşmalar muteber değildir."...

      Aksi halde; kredi isteyen kişinin mali durumuna ve gelirine göre borcunun ödenebileceği güvencesiyle kredi veren bankanın alacağının imkânsızlaşması ve kötü niyetli bir kredi borçlusunun da borcunu hiç ödememesi gibi bir sonuç doğuracaktır. Davacı tarafın başka icra takipleri nedeni ile maaşından kesinti yapılması hususu, serbest irade ile düzenlenmiş olan mevcut sözleşme hükümleri gereğince, davalı bankanın kredi taksitlerini tahsile yönelik işlemlerini hukuka aykırı hale getirmeyecektir. Davacının maaş hesabına yatan paranın kredi sözleşmesi gereğince kredi taksit ödemelerine mahsup edilmesinde hukuka aykırılık bulunmadığı, davacının maaşında davalı banka tarafından konulmuş bulunan bir blokenin de olmadığı anlaşılmakla İlk Derece Mahkemesi kararında yasaya aykırı bir yön bulunmamaktadır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ (TİCARET MAHKEMESİ SIFATIYLA) Dava, Tüketici Kredisi ve Kredi Kartı Üyelik Sözleşmelerine dayalı olarak davacının maaş hesabına konulan blokenin kaldırılması ve yapılan kesintilerin iadesi istemlerine ilişkin olup, mahkemece davacının tüketici olduğu kabul edilerek değerlendirme yapılması ve karar da Tüketici Mahkemesi sıfatıyla verilmiştir. Tarafların sıfatına, uyuşmazlığın niteliğine ve mahkemenin nitelendirmesine göre, dosyanın temyiz incelemesi Yargıtay 13. Hukuk Dairesi'nin görevine girmektedir. SONUÇ: Yukarıdaki açıklanan nedenlerle, dosyanın Başkanlar Kurulu'na sunulmak üzere Yargıtay Birinci Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 11.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        KARAR Davacı, davalı bankanın müşterisi olduğunu,... şubesinde maaş hesabı bulunduğunu, 15.02.2012 tarihinde yatan maaşının 515,19 TL lik kısmına davalı banka tarafından herhangi bir yargı kararı olmaksızın bloke konulduğunu, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin matbu sözleşme olduğunu ve tüketici için haksız şartlar içerdiğini ileri sürerek maaşındaki blokenin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece tensiben ilgili banka hesabının Ankara'da olduğu gerekçesi ile dava dilekçesinin yetki yönünden reddine, karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın yetkili Ankara Nöbetçi Tüketici Mahkemelerine gönderilmesine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tüketici kredisi sözleşmesinden doğduğu ileri sürelen borç nedeniyle banka hesabı üzerine konulan blokenin kaldırılması istemine ilişkindir....

          Mahkemece; "...Dava, davacının, maaş hesabından kredi sözleşmesi ve taahhütname uyarınca banka tarafından yapılan kesintilere ilişkin blokenin kaldırılması ve yapılan kesintilerin iadesi istemine ilişkindir. Uyuşmazlık; tüketici kredisinin imzalanması sırasında, kredi borcunun teminatı olarak davacının PTT nezdindeki hesabından virman/takas/mahsup suretiyle ödeme yapılmasının borçlu tüketici tarafından kabul edildiği düzenlemesini içeren sözleşme eki talimatın hükümlerinin geçerli ve tarafları bağlayıcı sayılmasının mümkün olup olmadığı noktasında toplanmaktadır....

          teminat mektubu olarak değerlendirilmesi gerektiği, rehnin asıl alacağını teşkil eden teminat mektubunun davalı bankaya iade edilmesi ve davalı bankanın bu hususu açıkça kabul etmesi karşısında rehnin de kendiliğinden sona erdiği, görüş ve kanaatine varıldığını, hukuki tavsif ve nihai kanaat 6100 sayılı HMK'nın md. 266/c.2 hükmü gereği tamamen Mahkememize ait olmak üzere tespit ve görüş bildirildiği anlaşılmıştır.Tüm dosya kapsamı ve denetime elverişli hükme esas alınan bilirkişi rapor içeriğine göre; dava dışı ------ İle davalı bankanın ------ arasında genel kredi sözleşmelerinin akdedildiği, davacı ile davalı ------- arasında, bila tarihli, ------numaralı hesap üzerine, 46.850Euro tutarlı Nakit, Mevduat ve ------ Sözleşmesi düzenlendiği, işbu hukuki ilişkinin hesap rehni/mevduat rehni sözleşmesi olduğu, davacı tarafça bu rehnin sadece dava dışı asıl kredi borçlusu olan ------ verdiği avans teminat mektubuna teminat olmak üzere verildiği ve teminat mektubu da asıl borçlu tarafından iade...

            UYAP Entegrasyonu