Bankaca söz konusu protokol hükmünün yerine getirildiği anlaşıldığında, blokenin kaldırılarak ödeme yapılması gerekmektedir. Dosyadaki davadışı Betek tarafından, bankaya hitaben yazılan, 26.05.2014 tarihli, yerinde yapılan tetkik inceleme sonucu ısı yalıtım uygulamasının tamamlandığının tespit edildiği belirtilmiş olup, bu yazı uyarınca Betek’in yetkilendirdiği bilirkişi tarafından böyle bir teknik inceleme ve tespitin olup olmadığı belirlenerek, böyle bir bilirkişi tespit tutanağı bulunduğu takdirde sözleşmede belirtilen blokenin kaldırılması şartının gerçekleştiği kabul edilmeli, aksi takdirde bloke şartının kaldırılması şartının gerçekleşmediği sonucuna varılmalıdır. Bu nedenle mahkemece belirtilen hususlara değinilmeden, eksik ve yanılgılı değerlendirme ile hüküm kurulması doğru görülmemiştir....
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 18/09/2018 NUMARASI : 2018/38 ESAS 2018/265 KARAR DAVA KONUSU : Mahkeme Kararının Kaldırılması KARAR : Mersin 1. Tüketici Mahkemesi'nin 18/09/2018 tarih ve 2018/38 Esas 2018/265 sayılı kararı ile kurulan hüküm nedeniyle davacı istinaf başvurusu ile ilgili yapılan esas incelemesinde; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA DİLEKÇESİNDE ÖZETLE : Davalı bankanın Metropol Şubesinden 117144778 müşteri numarsıyla muhtelif tarihlerde 41.000,00 TL'lik tüketici kredisi aldığını, kredi nedeniyle SGK'dan aldığı maaşının tamamı üzerine 9 aydan beri bloke konulduğu, başka gelirinin olmadığını, güç duruma düştüğü, suç niteliğindeki maaşının tamamı üzerine konulan blokenin kaldırılmasını talep etmiştir. CEVAP DİLEKÇESİNDE ÖZETLE: Davacı ile müvekkili banka arasında bireysel kredi sözleşmesi gereğince kredi kullandığını, sözleşmenin 13....
görüşmeleri bittikten yaklaşık 10 gün sonra blokenin kaldırıldığını davalının haksız eyleminin müvekkilinin mağduriyetine sebep olduğunu beyan ederek 1.000,00 TL Müvekkili şirketin zararının hesabına bloke konulduğu tarih olan ------ tarihleri arasında ki zararların blokenin kaldırıldığı tarihteki oluşan munzam zarar asıl alacak üzerinden en yüksek banka mevduat faiziyle birlikte zararların karşılanmasına, karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Mahkemece, Dairemizin bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, davacının hiçbir kusurlu eylemi olmaksızın icra takibine maruz kaldığı, banka şubesindeki emekli maaş hesabına bloke konulduğundan 2010 Şubat-Mart-Nisan maaşlarını zamanında alamadığı, davacı olay nedeniyle gerçekleşen maddi zararını somut olarak açıklayıp delillendirmemiş ise de, en azından tahakkuk eden maaşını alamaması sebebiyle bloke süresince mahrum kaldığı faiz kadar zarara uğradığı, manevi zarara uğradığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüyle, 28,35 TL maddi, 3.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline, menfi tesbit ve blokenin kaldırılması talebinin konusunun kalmaması nedeniyle bu konuda karar vermeye yer olmadığına karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir....
Davalı, yapılan kesintinin sözleşmeye ve yasalara uygun olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile 5.005,00 TL’ kesintinin davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafça temyiz edilmiştir. Davacı, dava dilekçesi ile kendisinden tahsil edilen haksız kesintinin iadesi istemiyle dava açmış; davalı, kesintinin sözleşmeye ve yasaya dayandığını savunarak davanın reddini dilemiş; mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Uyuşmazlık, taraflar arasında imzalanan kredi sözleşmesinden kaynaklanmakta olup; yapılan kesinti miktarları ve özellikle hüküm altına alınan 5.005,00 TL’nin hangi kalemlerden oluştuğu gerekçede gösterilmediği gibi bu miktara nasıl ulaşıldığı dosya kapsamından tespit edilememektedir....
YARGILAMA SÜRECİ : Dava konusu istem: Davacı tarafından, işvereni ile 27/03/2018 tarihinden önce imzalanan ikale sözleşmesiyle iş akdinin sona erdirilmesi üzerine kesinti yoluyla ödenen 77.646,29 TL gelir (stopaj) vergisinin kaldırılması ile tahsil edilen tutarın iadesi istemiyle dava açılmıştır. ... Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı: Dava konusu kesintinin ikale sözleşmesi uyarınca yapılan ek ödemeye ilişkin kısmı yönünden yapılan inceleme: Dava konusu kesintinin ait olduğu ek ödeme, davacıya işvereni tarafından iş akdinin ikale sözleşmesi uyarınca sona erdirilmesi nedeniyle yasal bir zorunluluk olmaksızın işsiz kalması sebebiyle yardım amaçlı yapılan bir ödeme olup bu ödemenin işverene bağlı olarak ve hizmet karşılığı yapıldığından dolayısıyla ücret sayılan ödemelerin ortak özelliğini taşıdığından bahsedilemez....
Dava, Davalı ile dava dışı üçüncü kişi arasında kredi sözleşmesini kefil sıfatı ile imzalayan davacının Ankara ...İcra Müdürlüğünün ..... ve ... esas sayılı takip dosyaları ile yapılan icra takibi sonucu maaş hesabına konulan blokenin kaldırılması ve yapılan kesintilerin iadesi talebine ilişkindir. Davacı asıl 19/10/2022 tarihli duruşmada davadan feragat ettiği beyan etmiş imzası alınmış ve davalı vekili de aynı duruşmada yargılama gideri ve vekalet ücreti talebi bulunmadığını beyan etmiştir. HMK 307. ve devamı maddeleri gereği feragat beyanı kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurduğundan davanın feragat nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş, ayrıca davalı taraf vekalet ücreti talep etmediğinden davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmeksizin aşağıdaki karar verilmiştir....
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 09/04/2019 NUMARASI : 2017/455 ESAS 2019/124 KARAR DAVA KONUSU : Mahkeme Kararının Kaldırılması KARAR : Mersin 1....
Davalı vekili, dekapaj işinin 10.08.2010 tarihinde bitirildiğini, geçici kabulün 15.10.2010 tarihinde yapıldığını ve kesin teminatın yarısının sözleşme gereği iade edildiğini, işin yürütülmesi sırasında davacı çalışanları tarafından iş mahkemelerine davalar açılmış olduğunu, sözleşmenin 11.4.2. maddesi uyarınca davacının teminat mektuplarının iadesi talebinin yersiz olduğunu, teknik şartnamenin 2. maddesine göre yapılacak değişikliğe yüklenicinin itirazının olmayacağının düzenlendiğini, bu sebeple yapılan kesintinin iadesi yönündeki istemin yerinde olmadığını, 11. ve sonraki hakedişlerin revize fiyatları üzerinden yapıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir....
Dava, taraflar arasında akdedilen Bankacılık Hizmetleri Sözleşmesinden kaynaklanan banka alacağı sebebiyle davacının bankadaki mevduat hesabı üzerine konulan blokenin kaldırılması ve kesilen paranın iadesi istemine ilişkindir. Alacağın dayanağını teşkil eden sözleşmede bankaya hesap ve alacaklar üzerinde rehin, takas ve mahsup hakkı tanındığı görülmektedir. Bu durumda davacının sözleşmedeki taahhütü kapsamında davalı banka nezdindeki maaş hesabına bloke konularak kesinti yapılması haksız şart niteliğinde değildir. Taraflar arasındaki sözleşme ile bu husus taahhüt edilmiştir. Mahkemece bu açıklamalar karşısında sözleşme hükümleri ve verilen taahhüt değerlendirilmek suretiyle bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 25.01.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....