Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

teminat mektubu olarak değerlendirilmesi gerektiği, rehnin asıl alacağını teşkil eden teminat mektubunun davalı bankaya iade edilmesi ve davalı bankanın bu hususu açıkça kabul etmesi karşısında rehnin de kendiliğinden sona erdiği, görüş ve kanaatine varıldığını, hukuki tavsif ve nihai kanaat 6100 sayılı HMK'nın md. 266/c.2 hükmü gereği tamamen Mahkememize ait olmak üzere tespit ve görüş bildirildiği anlaşılmıştır.Tüm dosya kapsamı ve denetime elverişli hükme esas alınan bilirkişi rapor içeriğine göre; dava dışı ------ İle davalı bankanın ------ arasında genel kredi sözleşmelerinin akdedildiği, davacı ile davalı ------- arasında, bila tarihli, ------numaralı hesap üzerine, 46.850Euro tutarlı Nakit, Mevduat ve ------ Sözleşmesi düzenlendiği, işbu hukuki ilişkinin hesap rehni/mevduat rehni sözleşmesi olduğu, davacı tarafça bu rehnin sadece dava dışı asıl kredi borçlusu olan ------ verdiği avans teminat mektubuna teminat olmak üzere verildiği ve teminat mektubu da asıl borçlu tarafından iade...

    Dava, taraflar arasında akdedilen kredi kartı üyelik ve kredi sözleşmesinden kaynaklanan banka alacağı sebebiyle emekli maaşı üzerine konulan blokenin kaldırılması ve hesapta biriken paranın iadesi istemine ilişkindir. Alacağın dayanağını teşkil eden sözleşmenin 22.maddesinde bankanın rehin,hapis,takas ve mahsup hakkı hüküm altına alındığı, bankaya hesap ve alacaklar üzerinde rehin, hapis, takas ve mahsup hakkı tanındığı görülmektedir. Ayrıca ve özellikle taraflar arasındaki sözleşmenin 22. maddesinde davacı davalı bankaya kredi kartının hesabından tahisili için virman talimatı vermiş olmasına göre bankanın yaptığı işlemin 5510 sayılı yasanın 93/1 maddesine aykırı olmayacağı da açıktır. Bu durumda davacının kredi kartı üyelik ve kredi sözleşmesindeki taahhütü kapsamında davalı banka nezdindeki maaş hesabına bloke konularak kesinti yapılması haksız şart niteliğinde değildir.Taraflar arasındaki sözleşme ile bu husus taahhüt edilmiştir....

      Tüketici Mahkemesi’nce verilen 13.09.2011 tarih ve 2010/988-2011/574 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı yazılı emir yoluyla istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı, 1996-1998 arası Kredi Yurtlar Kurumu'ndan katkı kredisi kullandığını, borcun tamamını ödediği halde davalı ... tarafından maaş hesabına 15.05.2010 tarihinde bloke konulduğunu, yaptığı itiraz sonrası blokenin 20.05.2010 tarihinde kaldırıldığını, bu nedenle kredi taksitini ve kredi kartı borcunu ödeyemediğini ileri sürerek, 3.000 TL manevi tazminatın tahsilini talep ve dava etmiştir....

        İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava, davalı banka tarafından davacının emekli maaşı üzerine konulan blokenin kaldırılması , haksız yere kesilen miktarın iadesi istemidir. Mahkemece kabul kararı verilmiş, kararı davalı vekili istinaf kanun yoluna getirmiştir. Yargıtay 13. HUKUK DAİRESİ'nin 12.3.2020 Gün 2019/6324 Esas 2020/3250 Karar Sayılı İlamında konu; "Taraflar arasında imzalanan kredi sözleşmesi ve taahhütname ile davacının davalı bankadan kullandığı kredinin teminatı olarak banka nezdinde bulunan tüm alacakları, mevduat ve bloke hesapları üzerinde hapis, mahsup ve takas etme yetkisini davalı bankaya verdiği açıktır. Banka bu yetkiyi davacının borcunu sözleşme şartlarına uygun olarak ödemediği takdirde kullanacaktır. Davacının bankadan aldığı kredi borcunu sözleşme şartlarına uygun olarak ödemesi gerekir....

        Dava, Davalı ile dava dışı üçüncü kişi arasında kredi sözleşmesini kefil sıfatı ile imzalayan davacının Ankara ...İcra Müdürlüğünün ..... ve ... esas sayılı takip dosyaları ile yapılan icra takibi sonucu maaş hesabına konulan blokenin kaldırılması ve yapılan kesintilerin iadesi talebine ilişkindir. Davacı asıl 19/10/2022 tarihli duruşmada davadan feragat ettiği beyan etmiş imzası alınmış ve davalı vekili de aynı duruşmada yargılama gideri ve vekalet ücreti talebi bulunmadığını beyan etmiştir. HMK 307. ve devamı maddeleri gereği feragat beyanı kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurduğundan davanın feragat nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş, ayrıca davalı taraf vekalet ücreti talep etmediğinden davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmeksizin aşağıdaki karar verilmiştir....

          CEVAP DİLEKÇESİNDE ÖZETLE: Davacının müvekkili kurumla imzalamış olduğu kredi sözleşmelerinden dolayı yüksek miktarda borcu bulunduğunu, aynı şekilde davacının kullanmış olduğu kredi kartı ve kredili mevduat hesaplarından dolayı da müvekkili bankaya borcunun bulunduğunu, iş bu kredi kartları ve kredi mevduat hesapları için İstanbul Anadolu 18. İcra Müdürlüğünün 2016/21580 esas sayılı dosyası ile yasal takibe geçildiğini, iş bu takip dosyasından borçlunun maaş hesabına herhangi bir bloke koyulmadığını, yani icra takibi kaynaklı herhangi bir haciz işlemi olmadığını, davacının imzalamış olduğu “Muvafakatname, tahahhütname, virman takas ve mahsup talimatı” başlıklı taahhütnamenin 2. maddesine göre, müvekkili kurumca hesaptan kredi borcuna karşılık kesintiler yapıldığını, söz konusu 2. maddede “Sosyal Güvenlik Kurumundan olan alacaklarımı T1 Kozan nezdindeki 4554556 numaralı hesabım aracılığı ile tahsil edeceğim....

          Davalı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; İİK'nın 82. maddesi düzenlemesi haczi caiz olmayan mallar ve hakları, aynı kanunun 83. maddesi ise kısmen haczi caiz olan şeyleri düzenlediğini; bilindiği gibi haciz işlemi, İİK. hükümlerine göre bir cebri icra işlemi olduğunu; ne var ki, somut olayda, davalı banka tarafından davacının hesabından kredi borcuna mahsuben kesinti yapılması işlemi, ortada bir cebri icra işlemi bulunmadığından bir haciz işlemi de olmayıp, taraflar arasındaki 12/10/2017 tarihli taahhütnameye dayalı olarak kredi borcunun tahsili işlemi olduğunu beyan ile; davacı/davalı tarafın istinaf istemlerinin reddine, karar verilmesini, talep ederiz. DELİLLER: Gebze Tüketici Mahkemesi'nin 24/10/2019 Tarih - 2018/690 Esas - 2019/437 Karar sayılı kararı ve tüm dosya kapsamı. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: DAVA; emekli maaş hesabındaki blokenin kaldırılması ve istirdat istemine ilişkindir....

          DELİLLER : Yazılı beyanlar ve tüm dosya kapsamı. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE: Dava, davacının davalı bankadan kullandığı kredi kartı ve Kredili Mevduat Hesabı üyelik sözleşmesi nedeniyle rızası dışında maaşından yapılan kesintilerin iadesi talebine ilişkindir. İstinaf incelemesi HMK 355. Madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen de kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmış olup, Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacının, davalı bankadan kullandığıkredi kartı ve Kredili Mevduat Hesabı üyelik sözleşmesi nedeniyle davalı banka tarafından davacının emekli maaşının yatırıldığı hesaptan, alacağa mahsuben kesinti yapılıp yapılamayacağı ve davalı banka tarafından yapılan kesintilerin geri istenip istenemeyeceğine ilişkindir. Davacının, davalı Vakıfbank Şubesinden 28/01/2013 tarihinde kredi kartı ve kredili mevduat hesabı tanımlandığı, ve davacı tüketicinin bu sözleşmenir 24....

          DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dairemizce HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçesinde belirtilen hususlarla sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen dikkate alınarak yapılan inceleme neticesinde; Dava, tüketici kredisi sözleşmesi kapsamında davacının maaşına konan blokenin kaldırılması ve maaş hesabından tahsil edilen bedelin istirdadı istemine ilişkindir....

          KARAR Davacı, dan emekli maaşı aldığını, maaşının davalı banka hesabına yatırıldığını, davalı bankadan tüketici kredisi kullandığını, kullanılan kredi nedeniyle emekli maaşının tümüne bloke konularak, kredinin tahsil edildiğini, bankaya gönderdiği yazı ile yapılan kesintiye muvafakat etmediğini bildirdiğini, yapılan işlemin haksız olduğunu ileri sürerek maaş hesabına konulan blokenin kaldırılarak maaş hesabından kesilen 4.000,00 TL.'nin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafça temyiz edilmiştir. Taraflar arasında imzalanan kredi sözleşmesine ek rehin sözleşmesi ve taahhütname ile virman-takas mahsup talimatı gereği davacının davalı bankadan kullandığı kredinin teminatı olarak banka nezdinde bulunan tüm alacakları, mevduat ve bloke hesapları üzerinde hapis, mahsup ve takas etme yetkisini davalı bankaya verdiği açıktır....

            UYAP Entegrasyonu