Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Tasarrufun iptali davaları, İİK 277 vd maddelerinde düzenlenmiş olup aynı Kanunun 281.maddesi uyarınca "iptal davaları basit yargılama usulüne tabi" tutulmuştur. Oysa muris muvazaasına dayalı iptal davasının yargılama usulü farklı olup yazılı usule tabi bir davadır ... Hal böyle olunca mahkemece açıklanan hususlar nazara alınarak her iki dava tefrik edilerek ayrı ayrı esaslara kaydedilip görülmesi yerine yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir...” gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda tasarrufun iptali ile muris muvazaasına dayalı davaların tefriki ile ayrı esas kaydedilen muris muvaasına dayalı davada iddianın kanıtlandığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü....

    Dava 3.kişinin İİK.nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davası ile alacaklının İİK.nun 97/17 ve İİK.nun 277-280 maddelerine dayalı karşılık dava olarak açtığı tasarrufun iptali davasına ilişkindir. 1- Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı-karşılık davacı alacaklı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Davacı 3.kişinin davasının kabulüne karşı dava olarak açılan tasarrufun iptali davasının reddine karar verildiğine göre, vekil ile temsil edilen davacı 3.kişi yararına alacak miktarı ile hacizli malın değerinden hangisi daha düşük ise o değer üzerinedn nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken fazla vekalet ücretine hükmedilmesi usul ve yasaya aykırıdır....

      Mahkemece, borcun doğumundan sonra taşınmazın satış bedeli ile gerçek değeri arasında fahiş fark bulunduğu,6183 sayılı Yasa'nın 28/2 maddesine göre bağış niteliğinde sayıldığı ve davacının belirttiği satış bedelini borçluya ödediğine ilişkin bir belge sunmadığından bahisle tasarrufun iptali davasının kabulüne karar verilmiş hüküm davalılar ... ve ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava 6183 sayılı yasanın 24 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde ve değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalılar ... ve ... 'nin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanunun uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 522,90 TL kalan onama harcının temyiz eden davalılar ... ve ... alınmasına 9.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi -K A R A R- Davacı alacaklılar vekili, davalı borçlu ...Anadolu Konut Sanayi AŞ hakkında takip başlatıldığını, borçlunun alacağı karşılayacak mal varlığı bulunmadığını ve haklarındaki takipleri sonuçsuz bırakmak için dava konusu taşınmazlarını diğer davalılara devrettiğinden, bu devirlere ilişkin tasarrufun iptaline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, davanın İİK'nun 277.maddesine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davası olduğu, ticari dava niteliğinde olmayıp genel mahkemelerde görülmesi gerektiğinden bahisle görevsizlik kararı verilmiş; hüküm, davalılardan ... vekili tarafından temyiz edilmiştir....

          Asliye Hukuk Mahkemesi ise (Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi Sıfatıyla), davanın İcra İflas Kanununa göre açılan tasarrufun iptali davası olduğu ve asliye hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiği görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Dava, İİK.nın 277 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Bu tür davaların İİK.nın 281. maddesi uyarınca genel mahkemelerde görülmesi gerekmekte olup, iptali istenen tasarrufun tescilli markanın devrine ilişkin olması davanın niteliğini ve görevli mahkemeyi değiştirmez. Bu durumda, açılan davanın Gebze 1. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nun 21. ve 22. maddeleri gereğince Gebze 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 26.11.2013 gününde oybirliği ile karar verildi....

            Asliye Hukuk Mahkemesi ise (Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi Sıfatıyla), davanın İcra İflas Kanununa göre açılan tasarrufun iptali davası olduğu ve asliye hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiği görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Dava, İİK.nın 277 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Bu tür davaların İİK.nın 281. maddesi uyarınca genel mahkemelerde görülmesi gerekmekte olup, iptali istenen tasarrufun tescilli markanın devrine ilişkin olması davanın niteliğini ve görevli mahkemeyi değiştirmez. Bu durumda, açılan davanın Gebze 1. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nun 21. ve 22. maddeleri gereğince Gebze 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 26.11.2013 gününde oybirliği ile karar verildi....

              Mahkemece, davanın tasarrufun iptali olmadığı takdirde BK'nun 19.maddesi gereğince muvaazalı işlemin iptali istemi ile açıldığını, tasarrufun iptali davası için aciz belgesi sunulmadığı gibi üçüncü kişi .... hakkında açılmış dava olmadığı, muvazaa nedeni ile iptal davası için ise, takip dayanağı bononun 17.10.2012 tarihinde düzenlendiği satışın ise 28.04.2008 tarihinde borçtan önce yapıldığı, doğmamış bir borç için muvaazadan söz edilemeyeceğinden bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. ......

                GÖREVİSTİHKAK DAVASITASARRUFUN İPTALİ DAVASI"İçtihat Metni" Mahalli mahkemesinden verilen kararın temyizen tetkiki davacı karşı davalı (3. kişi) vekili tarafından istenmiş, merciice ilamında belirtildiği şekilde davacı karşı davalı (3. kişinin) davasının reddine davalı karşı davacı (alacaklının) davasının kabulüne karar vermiştir. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve tetkik hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. Merciice 3. kişinin İİK'nun 96 ve onu izleyen maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davası ile (alacaklı) tarafından bağımsız bir dava olarak açılan tasarrufun iptali davası birleştirilmiş sonuç olarak istihkak davasının reddine, tasarrufun iptali davasının kabulüne karar verilmiştir. Tasarrufun iptali davası kural olarak İİK'nun 277 ve devamı maddelerine göre Genel mahkemelerde açılıp görülebilir....

                  GÖREVİSTİHKAK DAVASITASARRUFUN İPTALİ DAVASI"İçtihat Metni" Mahalli mahkemesinden verilen kararın temyizen tetkiki davacı karşı davalı (3. kişi) vekili tarafından istenmiş, merciice ilamında belirtildiği şekilde davacı karşı davalı (3. kişinin) davasının reddine davalı karşı davacı (alacaklının) davasının kabulüne karar vermiştir. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve tetkik hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. Merciice 3. kişinin İİK'nun 96 ve onu izleyen maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davası ile (alacaklı) tarafından bağımsız bir dava olarak açılan tasarrufun iptali davası birleştirilmiş sonuç olarak istihkak davasının reddine, tasarrufun iptali davasının kabulüne karar verilmiştir. Tasarrufun iptali davası kural olarak İİK'nun 277 ve devamı maddelerine göre Genel mahkemelerde açılıp görülebilir....

                    Yapılan bu açıklamalar kapsamında somut uyuşmazlık ele alındığında, davacı yan tarafından 6183 sayılı Kanuna dayalı olarak yapılan takip iptal edilmiş, açılan tasarrufun iptali davasının devamı sırasında 2004 sayılı İİK hükümlerine dayalı olarak takibe geçilmiş ve davalı tarafından yapılan takibe itiraz edilmesi üzerine davacı tarafından itirazın iptali davası açılmıştır. Uygulama ve doktrin tarafından yukarıda da belirtildiği gibi tasarrufun iptali davasında borçlu hakkında kesinleşmiş bir icra takibinin bulunması dava şartı olarak kabul edilmekte olup bu niteliğinden ötürü sözkonusu dava şartı noksanlığının giderilmesi iptal davasına ilişkin yargılama aşamasında da mümkündür....

                      UYAP Entegrasyonu