WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, daha önce davanın kabulü ile, keşifte belirlenen ve davacıya depo ettirilen 10.132,80 TL şufa bedelinin karar kesinleştiğinde davalıya ödenmesine karar verilmiş olup temyiz incelemesi üzerine dairemiz 05.06.2013 günlü 2013/6410 - 8636 E.K. sayılı ilamı ile önalım hakkına konu payın 17.000,00 TL bedelle davalıya satıldığı, davacının bedelde muvazaa iddiası ile önalım davası açtığı ve keşif yapılıp taşınmazın gerçek değerinin belirlenmesinden sonra bedelin depo edilmesini istediğinden, davacının bedelde muvazaa iddiası araştırılmadan, bilirkişi raporunda belirlenen bedel depo ettirilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmediğinden kararın bozulmasına karar verilmiştir....

    Mahkemece bedelde muvazaa iddiası kanıtlanamadığından resmi akitte gösterilen satış bedeli ile alıcıya düşen tapu harç ve masrafları toplamı 142.962,50 depo ettirilerek davanın kabülüne, karar kesinleştiğinde davalıya ödenmesine karar verilmiştir. Davalı vekilinin ilk duruşmadan önce ve esasa cevap süresi içerisindeki 23.01.2013 tarihli cevap dilekçesinde yer alan "akitte gösterilen satış bedeli ile tapu harcı ve masraflar toplamı olan 142.962,50 TL müvekkiline ödendiğinde tapu ferağını vermeye derhal hazır oldukları" yönündeki beyanları davayı kabul niteliğindedir. Nitekim, davacı tarafça da bedelde muvazaa iddiası ispatlanamamış, mahkemece bu beyanda belirtilen 142.962,50 TL depo ettirilerek davanın kabulüne karar verilmiştir....

      Ancak davacı tapuda yapılan satış sözleşmesinin tarafı olmadığından bedelde muvazaa iddiasında bulunabilir ve bu iddiasını her türlü delil ile kanıtlayabilir. Olayımızda; önalım hakkına konu 1067 ada 12 parsel sayılı taşınmazın 15/32 payı 105.000 TL bedelle davalıya satılmıştır. Davacı ise tapuda satış bedelinin muvazaalı olarak yüksek gösterildiğini, bu hususun keşif dahil her türlü delille kanıtlanacağını iddia etmiştir. Davacı bedelde muvazaa iddiasında bulunduğuna göre bu iddiasını kanıtlaması gerekir. Ancak bu konuda dinlenen davacı tanıkları payın davalıya hangi bedel karşılığı satıldığı konusunda açık, kesin ve görgüye dayalı bir beyanda bulunmamıştır. Mahkemece yerinde yapılan keşif sonunda hükme esas alınan bilirkişi raporunda dava konusu edilen payın değeri 7.694,72 TL olarak bildirilmiş ise de, muvazaa iddiasının kanıtlanması için keşif tek başına yeterli değildir. Sadece davacının diğer delillerini doğrulamak bakımından önem arz eder....

        Ancak davacı, tapuda yapılan satış sözleşmesinin tarafı olmadığından bedelde muvazaa iddiasında bulunabilir ve bu iddiasını her türlü delille kanıtlayabilir. Olayımıza gelince; önalım hakkına konu edilen pay, 1 No’lu parselin paydaşlarından ... tarafından davalıya 19.3.2010 tarihinde 90.000 TL bedelle satılmıştır.Davacı ise tapuda satış bedelinin muvazaalı olarak yüksek gösterildiğini iddia ederek, bedelde muvazaa iddiasıyla gerçek satış bedeli olan 10.694.53 TL üzerinden önalım hakkının tanınmasını talep etmiştir. Davacı bedelde muvazaa iddiasında bulunduğuna göre bu iddiasını kanıtlaması gerekir. Satış sözleşmesinin tarafı olmadığından bu iddianın tanık dahil her türlü delille kanıtlanması mümkündür. Ancak davacı vekili 25.1.2011 tarihli oturumda delillerinin tapu kayıtları ve keşif olduğunu, bunun dışında sunacakları herhangi bir delil bulunmadığını beyan etmiş, tanık deliline dayanmamıştır....

          Çünkü davacıya bedelde muvazaa iddiası için ispat hakkı tanındığı halde, davalı için bu yol kapalı tutulmaktadır. Bu durumda her iki taraf içinde ispat hakkının tanınması uygun olacaktır. Ayrıca Yargıtay uygulamasından mirasçılar, hatta taraflar arasındaki satış gösterilen bağış işlemlerinde dahi sufa hakkının kullanılamayacağının belirtilmesi de, uygulamanın kendi içinde çelişkiler taşıdığını göstermektedir. Bu ve benzer açıklamalar gereğince davalının bedelde muvazaa savunmasının ispati yönünden kendisine imkan tanınması gerektiği kanaatindeyim....

            Kabule göre de; keşifte belirlenen değerin tek başına bedelde muvazaa iddiasını kanıtlamaya yeterli olmadığı, muvazaa iddiasının diğer delillerle birlikte değerlendirilerek şüpheye yer bırakmayacak şekilde ispatlanması gerekirken sadece keşifte belirlenen bedel nedeniyle bedelde muvazaa iddiasının kabul edilmesi de doğru olmamıştır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile; hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09.12.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

              Ancak, davacı tapuda yapılan satış sözleşmesinin tarafı olmadığından bedelde muvazaa iddiasında bulunabilir ve bu iddiasını her türlü delille kanıtlayabilir. Olayımıza gelince; dava konusu payın ilişkin bulunduğu 2488 parseldeki 2/31 pay taşınmazların paydaşı Halime Ünal tarafından 15/9/2011 tarihinde 26.000 TL bedelle davalıya satılmıştır.Davacı, tapuda gösterilen bedelin önalım hakkının kullanılmasını engellemek için muvazaalı olarak yüksek gösterildiğini ileri sürmüştür. Davacı bedelde muvazaa iddiasında bulunduğuna göre bu iddiasını kanıtlaması gerekir. Satış sözleşmesinin tarafı olmadığından bu iddianın tanık dahil her türlü delille kanıtlanması mümkündür....

                Dava konusu payın keşfen belirlenen değeri de tek başına bedelde muvazaa iddiasını kanıtlamaya yeterli değildir. Dosya kapsamına ve mevcut delil duruma göre davacının bedelde muvazaa iddiası ispatlanamadığından mahkemece, davacıya resmi akitte gösterilen satış bedeli ve satış masraflarından oluşan toplam bedel üzerinden önalım hakkını kullanıp kullanmayacağı sorularak, kullanılacağının beyan edilmesi halinde tapuda gösterilen satış bedeli üzerinden dava harcı ikmal ettirilerek, daha önce yatırılan önalım bedeli ile tapuda gösterilen bedel arasındaki farkı depo etmesi için uygun süre tanınması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken davacının muvazaa iddiası kanıtlanamadığı halde muvazaa gerçekleşmiş gibi yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir....

                  Davalılar, taşınmazda fiili taksim olduğunu, davacının satıştan haberi olduğunu, bedelde muvazaanın olmadığını ileri sürerek davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, önalım bedelinin süresinde depo edilmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, önalım nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Önalım hakkının kullanılmasıyla bu hakkı kullanan paydaş ile alıcı arasında kapsam ve şartları satıcı ile davalı arasında yapılan sözleşmenin aynı olan bir satım ilişkisi kurulmuş olur. Önalım bedeli tapuda gösterilen satış bedeli ile davalı tarafından ödenen harç ve masrafların toplamından ibarettir....

                    Davalılar, hak düşürücü sürenin geçtiğini, bedelde muvazaa bulunmadığını, paydaşlığın şuyulandırma ile oluştuğunu belirterek davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, önalım bedeli yatırılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, önalım hakkı nedeniyle tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Önalım hakkı, paylı mülkiyet hükümlerine tabi taşınmazlarda bir paydaşın taşınmazdaki payını kısmen veya tamamen üçüncü kişiye satması halinde, diğer paydaşlara, satılan bu payı öncelikle satın alma yetkisi veren bir haktır. Bu hak, paylı mülkiyet ilişkisi kurulduğu anda doğar ve pay satışı yapılmasıyla kullanılabilir hale gelir. Davacı, önalım bedelinin tapuda gösterilen değerden az olduğunu ileri sürerek bedelde muvazaa iddiasında bulunması halinde bu iddiasını kanıtlamalıdır. Somut uyuşmazlıkta, davalılara çekişme konusu hissenin 1.400.000 TL bedelle satışının yapıldığı anlaşılmaktadır....

                      UYAP Entegrasyonu