Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Tüketici bu seçimlik haklarından biri ile birlikte ayıplı malın neden olduğu ölüm ve/veya yaralanmaya yol açan ve/veya kullanımdaki diğer mallarda zarara neden olan hallerde imalatçı-üreticiden tazminat isteme hakkına da sahiptir. İmalatçı-üretici, satıcı, bayi, acente, ithalatçı ve 10 uncu maddenin beşinci fıkrasına veya 10/B maddesinin dokuzuncu fıkrasına göre kredi veren, ayıplı maldan ve tüketicinin bu maddede yer alan seçimlik haklarından dolayı müteselsilen sorumludur.... Ayıplı malın neden olduğu zarardan dolayı birden fazla kimse sorumlu olduğu takdirde bunlar müteselsilen sorumludurlar. Satılan malın ayıplı olduğunun bilinmemesi bu sorumluluğu ortadan kaldırmaz." denmektedir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık; aracın gizli ayıplı olarak davacıya satılıp satılmadığının tespiti noktasında toplanmaktadır....

Dava, ayıplı araç satışından kaynaklı onarım bedelinin iadesi isteğine ilişkindir....

in ayıplı ve eksik ifa savunmasını kanıtlayamadığı, iş bedelinin KDV dahil 188.000,00 TL olduğu, davacının iş bedelinin daha yüksek olduğunu iddiasını kanıtlar delil sunamadığı, davacıya ödenen 100.000,00 TL'nin mahsubundan sonra davacının 88.000,00 TL asıl alacak ve 773,65 TL işlemiş faiz alacağı bulunduğu belirtilmiştir. 6102 Sayılı TTK'nın 23/1-c maddesi tacirler arasındaki hizmetin ayıplı olması halinde yapılması gereken işlemleri düzenlemektedir. Anılan maddeye göre hizmet alan tacir, malın ayıplı olduğu açıkça belli değilse, malı teslim aldıktan sonra malı incelemek veya incelettirmek, malın ayıplı olması halinde 8 gün içinde bu durumu hizmet verene iletmek durumundadır (Yargıtay 23. HD'nin 2016/991 Esas, 2018/5119 Karar sayılı kararı). Davalı taraf, davacının edimini eksik ve ayıplı ifa ettiğini ve süresinde ayıp ihbarında da bulunduklarını savunmaktadır....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; satıma konu ürünün ayıplı çıkması sebebiyle aynı özelliklere sahip ayıpsız bir misliyle değiştirilmesine yönelik ticari satıma konu malın iadesine ilişkin tazminat davasıdır. Taraflar arasında; ticari satıma konu TVnin ayıplı olup olmadığı, ayıplı ise ayıbın gizli ayıp mı açık ayıp mı niteliğinde olduğu, söz konusu arızasının kullanıcı hatasından meydana gelip gelmediği, söz konusu ürün ayıplı ise ürünün ayıpsız bir misliyle değiştirilme koşullarını oluşup oluşmadığı noktalarında uyuşmazlık bulunduğu belirlenmiştir. TBK' nın 219 ve devamı maddelerinde taşınır satışında ayıptan sorumluluk durumları düzenlenmiştir....

      yasal faiziyle iadesi, cezai şarta hükmedilmesi, mümkün olmadığı takdirde bedelde indirim yapılmasına karar verilmesini talep etmiş, davalı vekili cevap dilekçesinde görev itirazında bulunmuş, eksik ifanın karşı tarafın kusuru nedeniyle gerçekleştiği, diğer iddiaların kabulünün mümkün olmadığı savunmasında bulunarak davanın reddine karar verilmişsini talep etmiş, mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen hüküm taraf vekillerince yasal süresi içerisinde temyiz edilmiştir....

        İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı şirketin davalıya imal ettirerek satın aldığı özel üretim oluk makinesinin ayıplı oluşu sebebiyle aralarında çıkan uyuşmazlığı Manisa Arabuluculuk Bürosunun 2020/246 sayılı dosyasında yaptıkları müzakereler neticesinde anlaşma ile sonuçlandırdığı, bu anlaşma kapsamında davacının malın teslimini kabul ettiği ve bedelde indirim aldığı ve satıcının ayıbı gidermesinin kararlaştırıldığı, bu anlaşma belgesinin ilam niteliğinde olduğu, uyuşmazlığın arabuluculuk ile sonlandığı, bu haliyle 6325 sayılı Yasanın 18/4 maddesi gereğince aynı konuda dava açılamayacağı, eldeki davanın açılmasında hukuki yarar dava şartının bulunmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. B....

          Maddesi gereğince, aracın kilometresi ile oynandığı iddiasına dayalı talebin de TBK 49 ve 72 maddeleri gereğince zamanaşımına uğradığını savunmuştur. Davacı vekili araç için 46.000- TL'ye anlaştıklarını buna rağmen müvekkilinden satış aşamasında 60.000- TL alındığını bu bedel farkının iadesini talep etmiştir. Bu talebi sebepsiz zenginleşme olarak düşünülürse aracın satış tarihinden dava tarihine kadar 2 yıllık süre geçmiş olması sebebi ile zamanaşımına uğramıştır. Davacı aracın kilometresi ile oynandığını, tüketici mahkemesinde görülen dava sırasında alınan bilirkişi raporunda bu hususun tespit edildiğini belirterek ayıp oranında tahsil talebinde bulunmuştur. Tüketici Kanunu 12. Maddesine göre, Kanunlarda veya taraflar arasındaki sözleşmede daha uzun bir süre belirlenmediği takdirde, ayıplı maldan sorumluluk, ayıp daha sonra ortaya çıkmış olsa bile, malın tüketiciye teslim tarihinden itibaren iki yıllık zamanaşımına tabidir....

          Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. (2) Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi hakları üretici veya ithalatçıya karşı da kullanılabilir. Bu fıkradaki hakların yerine getirilmesi konusunda satıcı, üretici ve ithalatçı müteselsilen sorumludur. Üretici veya ithalatçı, malın kendisi tarafından piyasaya sürülmesinden sonra ayıbın doğduğunu ispat ettiği takdirde sorumlu tutulmaz. (3) Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması hâlinde tüketici, sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim haklarından birini kullanabilir....

          . - K A R A R - Dava, davalılardan satın alınan aracın ayıplı olduğu iddiasına dayalı olarak aracın yenisi ile değiştirilmesi veya satış bedelinin faizi ile iadesi ve ayıplı mal satışından dolayı uğranılan maddi ve manevi tazminatın tahsili istemine ilişkindir. Davalılar vekili, zamanaşımı def'inde bulunmuşlar, esas savunmalarında davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır....

            Mahkemece, bozma ilamına uyularak davacının bedelde muvazaa iddiası yerinde görülerek davanın kabulüne karar verilmiş, hükmü taraf vekilleri temyiz etmiştir. Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin 2012/10770 Esas 2013/2755 Karar sayılı 20.02.2013 tarihli ilamı ile "..Davacı bedelde muvazaa iddiasında bulunduğuna göre bu iddiasını kanıtlaması gerekir. Davacı satış sözleşmesinin tarafı olmadığından bu iddianın tanık dahil her türlü delille kanıtlanması mümkündür. Muvazaa iddiasının kanıtlanmasında tanık beyanlarının payların davalıya hangi bedel karşılığı satıldığı konusunda açık, kesin ve görgüye dayalı olması gerekmektedir. Ayrıca muvazaa iddiasının kanıtlanması için keşif tek başına yeterli delil değildir. Sadece davacının diğer delillerini doğrulamak bakımından önem arz eder. Bu nedenle mahkemece, varsa davacının, bedelde muvazaa iddiasına ilişkin tanıkları dinlenilip, tüm delilleri toplandıktan sonra hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği" belirtilerek hüküm bozulmuştur....

              UYAP Entegrasyonu