Davacı vekili, müvekkili ile davalı yüklenici arasında 07.11.2006 tarihinde T..köyünde ev yapmak üzere anlaştıklarını ve imzalanan sözleşme uyarınca ikibuçuk sene içerisinde evin teslim edileceğinin kararlaştırıldığını, sözleşme bedeli olan 95.000 Euronun ödendiğini, 2009 yılında Eylül ayında evin teslim edildiğini, müvekkilinin yurt dışında yaşadığını, yaz aylarında köyüne geldiğini, kış mevsiminde çeşitli yerlerden su damladığını, bu hususun davalıya söylenmesine karşın ayıbın giderilmediğini, 2009 yılından sonraki yıllarda yağışın fazla olması nedeniyle evin genelinde damlama ve rutubetin fazla olduğunu, yapılan tespitte de ayıbın giderilme bedelinin 33.307,00 TL olarak belirlendiğini, ayıp oranında bedel indirimi ve tahsili, olmazsa ayıbın ücretsiz onarılmasına karar verilmesini istemiştir....
tan alınarak davacıya verilmesine, davacının fazlaya ilişkin kira alacağı isteminin reddine, sosyal tesislere ilişkin eksik ifa iddiasına dayalı bedel indirimi istemi ile açılan davanın konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına, davacının fazlaya ilişkin isteminin reddine, davalılar Vakıfbank ... Şubesi ile ... T.A.O. Genel Müdürlüğüne yönelik davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili, davalı ... ve müdahil ... İnş San. ve Tic. A.Ş....
KARAR Davacı, kendisi ve çocukları adına davalı şirketten, 04-12 Kasım 2011 tarihleri arasında ... paket tur için rezervasyon yaptırdığını ve bedelini peşin olarak toplamda 8.988 Euro olarak ödediğini, paket turun kendisine vadedildiği gibi çıkmadığını, kaldıkları otellerin ve odaların kendisine taahhüt edildiği özelliklere haiz olmadığını, rehberlik hizmetinin yetersiz olduğunu ve kötü yemekler dolayısıyla aç kaldıklarını bu nedenle büyük bir hayal kırıklığına uğradığını ileri sürerek sunulan ayıplı hizmet nedeniyle 4.000,00 TL bedel indirimi ve 1.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davacının iddialarının dayanaksız olduğunu, taahhüt edilen hususların eksiksiz yerine getirildiğini ve turun başarıyla tamamlandığını savunarak davanın reddini dilemiştir....
Mahkemece bilirkişi raporu doğrultusunda 01.01.2013 tarihinden itibaren aylık kira bedelinin 1.500,00 TL olarak tespitine karar verilmiştir. 1-)Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2-)Davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesinde; Mahkemece yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda belirlenen kira parasından "hak ve nesafet" indirimi yapılması gerekirken, hakkaniyet indirimi yapılmaması suretiyle kira bedelinin fazla miktarda tespitine karar verilmesi doğru değildir. O halde kira ilişkisinin başlangıcı da dikkate alınarak belirlenen kira bedelinden hak ve nesafet esaslarına göre uygun bir indirim yapılması için hükmün bozulmasını gerektirmiştir....
Mahallesi 1038 ada 39 parsel sayılı taşınmazın ise satış tarihi olan 27.05.2005 tarihi itibariyle fiili imar uygulaması sonucu oluşan imar parselleri mi, yoksa imar planına dahil olmakla birlikte olduğu gibi bırakılan kadastro parselleri mi oldukları ilgili Belediye Müdürlüğü ile Tapu Sicil Müdürlüğünden araştırılarak, dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazın ikisinin de kadastro parseli veya her ikisinin imar parseli olduğunun tespiti halinde ... indiriminin yapılmaması, dava konusu taşınmazın kadastro, emsalin ise imar parseli olduğunun belirlenmesi durumunda bedelden % 40 oranında ... indirimi yapılarak karar verilmesi gerekirken, böyle bir inceleme yapılmadan hükme esas alınan bilirkişi raporunda emsal karşılaştırması yapılarak değer belirlenirken, emsalin imar parseli olduğu da irdelenerek % 9 oranında daha değerli olduğu kabul edildikten sonra bulunan bedelden ayrıca % 40 oranında ... indirimi yapılarak eksik inceleme ile taşınmaza eksik bedel tespiti, 2-Davacı idare harçtan muaf...
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/577 esas sayılı dava dosyasında, taşınmazlara düzenleme ortaklık payı indirimi öncesinde 180,00-TL. üzerinden bedel tespit edildiği ve verilen kararın Dairemizdeki temyiz incelemesi sonucunda sadece düzenleme ortaklık payı oranı yönünden bozulduğu halde, dosyamızda hükme esas alınan iki bilirkişi kurulu raporunda düzenleme ortaklık payı indirimi öncesi 180TL/m2 ve 125-TL/m2 değer biçilmiş, indirim sonrası her iki raporda belirlenen m2 birim bedelin ortalaması alınarak hüküm kurulmuştur....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/577 esas sayılı dava dosyasında, taşınmazlara düzenleme ortaklık payı indirimi öncesinde 180,00-TL. üzerinden bedel tespit edildiği ve verilen kararın Dairemizdeki temyiz incelemesi sonucunda sadece düzenleme ortaklık payı oranı yönünden bozulduğu halde, hükme esas alınan iki bilirkişi kurulu raporunda ise düzenleme ortaklık payı indirimi öncesi 180TL/m2 ve 125-TL/m2 değer biçilmiş ve mahkemece her iki raporda belirlenen m2 birim bedelinin ortalaması alınarak hüküm kurulmuştur. Bu itibarla; bilirkişi kurullarından ek rapor alınarak; aradaki değer farkının gerekçeleri, yukarıda belirtilen dosyadaki değerden ayrılması halinde bunun nedenleri açıklattırılıp, sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, 2)Davalı ...'...
Bilirkişi heyetince taşınmazın boş olarak kiraya verilmesi halinde getirebileceği kira parası belirlenerek; hakim tarafından bu kira parası dikkate alınarak hak ve nesafete uygun makul bir kira bedeline karar verilmesi gerekirken, mahkemece, yukarıdaki ilke ve esaslar gözetilmeksizin, bilirkişilerin hak ve nesafete göre belirledikleri kira parasından %20 eski kiracılık indirimi yaparak mükerrer indirim yapmış olması doğru görülmemiş, bu husus bozmayı gerektirmiştir....
Davacı, satın aldığı bilgisayarın ayıplı olduğundan bahisle ödediği satış bedelinin davalıdan alınmasına karar verilmesini istemiştir. 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 4. maddesi hükmü uyarınca tüketici, satın aldığı malın ayıplı olduğunun anlaşılması halinde satıcıdan, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir.Mahkemece yasal düzenleme çerçevesinde ürünün ayıplı olup olmadığına dair 2010/6351-13382 bilirkişi incelemesi yapılmamış olup, mahkemece konusunda uzman bilirkişi veya kurulundan iddia, savunma ve mübrez belgelerde değerlendirilmek suretiyle bilgisayardaki arızanın üretim hatasından mı, yoksa kullanım hatasından mı ileri geldiği üzerinde durularak taraf ve Yargıtay denetimine elverişli bir rapor alınmalı, ortaya çıkacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekir....
Cumhuriyet Başsavcılığınca kanun yararına temyiz edilmiştir. 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 4.maddesi satışa konu malın ayıplı olması halinde; tüketici, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesini, ayıp oranında bedel indirimi veya ücretsiz onarım isteme hakkına sahiptir. Tüketicinin bu hakkını kullanabilmesi için satışa konu malın satış 2012/4839-10439 sözleşmesi yapıldığı anda ayıplı olması gerekir. Satışa konu cep telefonunun klonlandığı dosya içeriği ile sabittir. Ancak satış sözleşmesi yapıldığı anda telefonun klonlanmış olup olmadığı, satış sonrası tüketici tarafından klonlama yapılıp yapılmadığı, ayıbın gizli ayıpmı; açık ayıpmı olduğu, süresinde ayıp ihbarı yapılıp yapılmadığı konularında Tüketici Sorunları Hakem Heyeti ve mahkemece hiçbir araştırma yapılmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ:......