KARAR Davacı, ... .... yetkilisi ... ile 25.09.2013 te akdettiği sözleşme neticesinde, aynı tarihte noter satışı ile ... adına kayıtlı ... .... . marka ..... model aracı 26.000,00 TL bedelle hasarsız ve kazasız olarak satın aldığını, ayrıca satıcıya ait teknik serviste yapılan kontrollerde aracın kusurunun olmadığının söylediğini, ancak kasko işlemleri için 01.10.2013 te sigorta acentesine başvurduğunda aracın pert kaydının bulunduğunu öğrendiğini, bunun üzerine Hyundai yetkili servisine giderek 300,00 TL ekspertiz bedeli karşılığında araçta değiştirilmesi gereken parçaları tespit ettirdiğini ve değişim bedelinin 12.549,11 TL olduğunu, bu nedenle 08.10.2013 te davalılardan ayıp oranında bedel indirimi talep ettiğini, hile ile iradesinin sakatlandığını iddia ederek 4.700,00 TL ayıp oranında bedel indirimini ve 300,00 TL ekspertiz bedelinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir. Davalılar, davanın reddini dilemiştir....
Yerel mahkemece Dairemizin 21/10/2019 gün, 2019/2383 esas 2019/4809 karar sayılı bozma ilamına da uyulmuş birleşen dava yönünden alınan 13/06/2014 tarihli bilirkişi raporunda belirtilen zarar miktarından davacı tarafın kusur oranı dikkate alınarak hakkaniyet indirimi yapıldığı gerekçesi ile yeniden ilk kararda hükmedilen bedel üzerinden davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosya kapsamından; mahkemece, davanın kabulüne dair verilen 27/07/2011 tarihli ilk kararın davalı tarafından temyiz edildiği, Dairemizin 28/02/2013 gün ve 2012/4264 esas, 2013/3585 karar sayılı ilamı ile hakkaniyet indirimi yapılması gerekçesi ile kararın bozulduğu, bu anlamda belirtilen kararın davacı yönünden kesinleştiği ve bu hususta davalı yararına usuli kazanılmış hak oluştuğu anlaşılmaktadır....
Bu nedenle ilk olarak zararla ilgili indirim sebepleri uygulanarak gerçek zarar belirlenecek (önce kusur indirimi, sonra yapılan ödemeler), sonra da tazminattan indirim nedenleri olan 6098 sayılı TBK’nın 51. maddesinde düzenlenen hatır taşıması indirimi ve 6098 sayılı TBK’nın 52. maddesinde düzenlenen müterafik kusur indirimi uygulanacaktır. Somut olayda mahkemece bozma ilamına uyulmuş, ancak bozma ilamının gereği kısmen yerine getirilmemiştir. Dairemizin bozma ilamında, (davacının ilk hükümde 2014 yılı verilerine göre yapılan hesaplamadaki miktarın davalı lehine kazanılmış hak olduğu gözetilerek) 2014 yılı verilerine göre, pasif dönem AGİ hariç, yapılan hesaplama sonucu davacının hakettiği tazminattan güncellenen ödemenin mahsubu ve sonrasındaki miktar üzerinden hatır indirimi yapılması, takip dosyasına yapılan ödemenin de infaz aşamasında dikkate alınacak olmasına göre bir hüküm oluşturulması gerektiği belirtilmiştir....
Mahkemece, taraflar arasında düzenlenen avukatlık sözleşmesinin geçerli olduğu kabul edildiğine göre taraflar arasındaki sözleşme hükümleri dikkate alınarak belirlenen vekalet ücreti üzerinden takibin devamına karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçe ile şartları oluşmadığı halde cezanın indirilmesi hükümlerini düzenleyen Türk Borçlar Kanunu 182. madde hükmü gibi hakkaniyet indirimi uygulanmak suretiyle belirlenen bedel üzerinden yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ: Temyiz edilen kararın açıklanan nedenlerle davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 24/01/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Hukuk Dairesinin 23.12.2019 tarih, 2019/4869 E., 2019/12921 K. sayılı ilamıyla; davacı tarafın ayıp sebebiyle bedel iadesini talep ettiği, yargılama sırasında da dava konusu aracı başkasına satarak ve ayıp oranında bedel indirimi olarak devam edilmesini istediği, davacıların bu talebinin ıslah olarak değerlendirilemeyeceği, bu durumda, davacıların malı ayıp nedeniyle eksik bedel ile sattığı kabul edilerek, Mahkemece, gerekli araştırma ve inceleme yapılarak, gerektiğinde bilirkişilerden rapor alınarak, ayıp nedeniyle satıma konu aracın değerinde azalma olup olmadığı, var ise ne miktarda azalma olduğu tespit ettirilerek hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği belirterek, kararın bozulmasına karar verilmiştir. C....
indirimine ilişkin talebi bakımından ise bedel indirimi seçeneğinin uygulanabileceği görüldüğünden bilirkişi raporunda her iki araç için hesaplanan toplam 20.579,48 TL yönünden bedel indirimi talebinin kabulüne karar verilmiş ve dava dilekçesinde faize dair talep bulunmadığından 20.579,48 TLnin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilerek, neticede aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur....
Davacı; eldeki dava ile satın aldığı aracın ayıplı olması nedeni ile misliyle değişim ya da bedel iadesi; bunların mümkün olmaması halinde ise semen tenzili talebinde bulunmuştur. Dava tarihinde yürürlükte bulunan 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun'un 4. Maddesinin ikinci fıkrasında; “Tüketici, malın teslimi tarihinden itibaren otuz gün içerisinde ayıbı satıcıya bildirmekle yükümlüdür. Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür... ” şeklindeki düzenlemeye göre, tüketici seçimlik haklarından herhangi birisini kullanabilecektir. Ancak, kanun tarafından korunan sözleşme taraflarından tüketicinin yanında, kurulacak hükmün sözleşmenin diğer tarafı olan satıcı için de orantısız güçlükleri de beraberinde getirmemesi gerekir....
Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen bedel indirimi davasının kabulüne dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, özellikle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan bölge adliye mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK’nın 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA, 6.840,90 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de bölge adliye mahkemesine gönderilmesine...
Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen bedel indirimi davasının kabulüne dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, özellikle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan bölge adliye mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK’nın 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA, 6.840,90 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de bölge adliye mahkemesine gönderilmesine...
Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen bedel indirimi davasının kabulüne dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, özellikle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan bölge adliye mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK’nın 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA, 6.840,90 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de bölge adliye mahkemesine gönderilmesine...