Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 07.09.2012 gününde verilen dilekçe ile temliken tescil ikinci kademede tazminat talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 04.03.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, TMK’nin 724. maddesi uyarınca temliken tescil, mümkün olmadığı takdirde tazminat ist...e ilişkindir....
Davacı Kooperatif Başkanlığı 248, 249 ve 250 parsel sayılı taşınmazların davalılar tarafından haricen satıldığını, taşınmaz üzerine binaları yaptıklarını ve kooperatif üyeleri tarafından kullanılmakta olduğunu, ancak tapuların kendilerine devredilmediğini, taşınmazların bedelinin ödendiğini, ödenmeyen bedel var ise bunu ödemeye de hazır olduklarını ileri sürerek tapu iptali tescil isteğinde bulunmuşlardır. Davalılar satışa karşı çıkmamışlar, ancak taşınmazların bedelinin ödenmediğini, ödenen miktarın az olduğunu rayiç bedel üzerinden ödeme yapılması gerektiğini savunmuşlardır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 16.12.2008 gününde verilen dilekçe ile temliken tescil, bu istem kabul edilmediği takdirde irtifak hakkı tesisi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 13.10.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 22 parsel sayılı taşınmazında ruhsatlı bina yaptığını, ancak davalıya ait 23 parsel sayılı taşınmaza 3.62 m2'lik elatmasının bulunduğu iddiasıyla aleyhine elatmanın önlenmesi ve ecrimisil davası açıldığını, kendisinin gerekli özeni gösterdiğini ve iyiniyetli olduğunu ileri sürerek temliken tescil, bu istem kabul edilmediği takdirde irtifak hakkı tesis edilmesi isteğinde bulunmuştur....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/359 KARAR NO : 2020/1213 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : YAYLADAĞI ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/09/2019 NUMARASI : 2016/38 ESAS, 2019/164 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Başkasının Taşınmazına Bina Yapımı Nedeniyle) KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK'nın 352 ve devamı maddeleri uyarınca dosya incelendi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil/Temliken Tescil Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, tapu iptali ve tescil isteminin reddine, temliken tescil isteminin kabulüne karar verilmiş olup, hükmün davalılardan ... vekili ile katılma yolu ile davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü....
Bu kural, malzeme sahibinin, elattığı taşınmazın başkasının mülkü olduğunu bilmemesini veya beklenen tüm dikkat ve özeni göstermesine karşılık bilebilecek durumda olmamasını ya da yapıyı yapmakta haklı bir sebebinin bulunmasını ifade eder. Malzeme sahibinin tescil istemi ile açtığı davada iyiniyetin varlığı iddia ve savunmaya bakılmaksızın mahkemece re’sen araştırılmalıdır. Ne var ki, 14.02.1951 tarihli ve 17/1 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında belirtildiği gibi olay ve karinelerden, durumun özelliklerine göre kendisinden beklenen dikkat ve özeni göstermemiş olduğu açık bulunan malzeme sahibinin temliken tescil talebinde bulunması mümkün değildir. Çünkü bu gibi durumlarda kötüniyet karşı tarafın ispatı gerekmeden belirlenmiş olur....
Mahkemece Türk Medeni kanununun 724. maddesine dayalı temliken tescil isteminin reddine, fazla haklar saklı kalmak koşulu ile taleple bağlı kalınarak 10.000.00 TL nin davalılardan Saime’den tahsiline karar verilmiştir. Hükmü, davacı ile davalılardan ... temyiz etmiştir. Bir kimsenin kendi malzemesi ile başkasının tapulu taşınmazına sürekli, esaslı ve mütemmim cüzü (tamamlayıcı parçası) niteliğinde yapı yapması halinde diğer koşullar da mevcutsa malzeme sahibi yapının bulunduğu alan ile yapının kullanılması için zorunlu arazi parçasının tescilini mülkiyet hakkı sahibinden isteyebilir. Türk Medeni Kanununun 724. maddesinde yapı sahibine tanınan bu hak, kişisel hak niteliğinde olup, bina sahibi ve onun külli halefleri tarafından, inşaat yapılırken taşınmazın maliki kim ise ona ya da onun külli haleflerine karşı ileri sürülebilir....
Dosya içeriğinden, davacının dava konusu taşınmaza, taşınmaz çapa bağlandıktan sonra 1990 yılında bina yaptığı anlaşılmıştır. Çaplı taşınmazda iyiniyet iddiası dinlenemez. Bununla birlikte, bir kısım davalının savunmasında da belirttiği gibi davacı murisi adına kayıtlı 1712 parsel sayılı taşınmaz ile davalılara ait 1713 parsel sayılı taşınmazın tapuda karşılıklı olarak devri mümkünken davacının bu yola başvurmadan dava yoluyla tapu iptali ve tescil talep etmesi karşısında da, davacının iyi niyetli olduğundan söz edilemez. Bu durumda mahkemece, somut olayda temliken tescil koşulları oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir....
Belediyesi mühendisleri tarafından yapılan denetimler ile binanın inşa edildiğini, davaya konu taşmanın olduğu yerin vekil edeninin özel mülkiyeti olmadığını, davalının başkasının özel mülkiyetine kasti olarak girmesinin söz konusu olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tazminat ve ecrimisil isteğine ilişkindir. 1. Tazminat yönünden yapılan temyiz incelemesinde; Davacılar ecrimisil ile birlikte taşan kısmın bedelinin ödenmesini talep etmiştir. Dava konusu taşkın kısmın arazi bedeli talebi temliken tescil isteğine ilişkin olup, Mahkemece temliken tescilin şartlarının araştırılması gerekir, yapının değeri açıkça arazinin değerinden fazlaysa, iyi niyetli taraf uygun bir bedel karşılığında yapının ve arazinin tamamının veya yeterli bir kısmının mülkiyetinin malzeme sahibine verilmesini isteyebilir....
Kural olarak çaplı taşınmazda iyiniyet iddiası dinlenemeyeceğinden ve 3856 sayılı parsel üzerindeki yapıların taşınmazların kadastro çapına bağlanmasından sonra yapıldığı anlaşıldığından davanın iyiniyet koşulu yokluğu nedeniyle reddi gerekir. Mahkemece bu olgular gözden kaçırılarak temliken tescil talebinin kabul edilmesi doğru görülmediğinden karar bozulmalıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 10.12.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi....