Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bilindiği üzere; bağıştan dönme(rücu) bağışlayanın tek yanlı, bağışlanana varması gereken beyanıyla geriye yürürlü (makable şamil) olarak hukuki ilişkiye son veren yenilik doğurucu bir haktır. Bağışlayan koşullu veya mükellefiyetli şekilde bağışta bulunmuşsa, bağışlanandan hukuka, ahlaka aykırı veya imkansız olmadığı sürece 818. sayılı BK'nin 241. (6098 sayılı TBK'nin 291.) maddesi uyarınca koşul veya mükellefiyetin yerine getirilmesini isteyebilir. Haklı bir neden olmaksızın yerine getirilmemesi halinde de BK'nin 244/3. (TBK'nin 295.) maddesine dayanarak bağıştan dönme hakkını kullanıp verdiğini geri isteyebilir. Hemen belirtmek gerekir ki; bağış sözleşmesindeki koşul veya mükellefiyetin niteliğinin, kapsamının yerine getirilme zamanının tam olarak tespiti büyük önem taşır. Bu itibarla salt kullanılan sözlerin değil, tarafların gerçek iradelerinin ve bağışlayanın asıl amacının ortaya çıkarılması gerekir....

    Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, bağıştan dönme (rücu) hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. 3.2. İlgili Hukuk Bağıştan dönme (rücu) bağışlayanın tek yanlı, bağışlanana varması gereken beyanıyla geriye etkili (makable şamil) olarak hukuki ilişkiye son veren yenilik doğurucu bir haktır. Bağışlayan koşullu veya mükellefiyetli şekilde bağışta bulunmuşsa, bağışlanandan hukuka, ahlaka aykırı veya imkansız olmadığı sürece 818. sayılı Borçlar Kanunu'nun (BK) 241. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 291. maddesi uyarınca koşul veya mükellefiyetin yerine getirilmesini isteyebilir. Haklı bir neden olmaksızın yerine getirilmemesi halinde de BK.nın 244/3. TBK.nın 295. maddesine dayanarak bağıştan dönme hakkını kullanıp verdiğini geri isteyebilir. Hemen belirtmek gerekir ki; bağış sözleşmesindeki koşul veya mükellefiyetin niteliğinin, kapsamının yerine getirilme zamanının tam olarak tespiti büyük önem taşır....

      Bağıştan dönme(rücu), kurulmuş olan bir sözleşmeyi sonradan ortaya çıkan sebeplere göre sona erdiren yenilik doğurucu bir hak olduğundan, bağışlanan ancak dönme(rücu) anında elinde kalan miktarı vermekle yükümlüdür. Bu hak TBK'nın 297. maddesine göre geri alma sebebinin öğrenilmesinden itibaren bir yıl içerisinde kullanılmalıdır. Bağıştan rücu sebebinin ilk kez hangi tarihte öğrenildiği, tanık dahil her türlü delille kanıtlanabilir. Hak düşürücü sürenin hesabında davacının öğrenme tarihi olarak ileri sürdüğü tarihin esas alınması gerekir. Davalı tarafın bu tarihten daha önceki bir tarihte davacının rücu sebebini öğrendiğini iddia etmesi durumunda bu iddiasını ispat zorunluluğunda olduğu da kuşkusuzdur. (Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2016/13540- 2019/5751,11.11.2019)....

      Temyize konu dava, dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanununun 244 vd. (6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 295.vd.) maddeleri gereğince bağıştan rücuya dayalı tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde bedel isteğine ilişkindir. Bağıştan rücu nedeniyle açılmış bulunan temyize konu davanın kanuni dayanağı 818 sayılı Borçlar Kanununun 244 vd. (6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 295 vd.) maddeleri olduğuna göre, uyuşmazlığın çözüm yeri dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 1086 sayılı HUMK.nun 1 ve devamı maddeleri uyarınca belirlenecek genel mahkemelerdir. Dava, Aile Mahkemesi sıfatıyla hükme bağlanmıştır....

        Somut olayda, tapusuz taşınmazın davalı adına tespit ve tescili mirasbırakanın bağışlaması ile gerçekleşmiş ise de ; mirasbırakanın ölüm tarihi olan 09/06/2001 tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanununun 246. maddesinde mirasçıların bağıştan rücu haklarının bulunmadığı tartışmasızdır. Bir başka ifade ile 6101 sayılı T.B. Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 1. maddesi gereğince, mirasbırakanının ölüm tarihine göre mirasçıların rücu hakkını düzenleyen TBK'nın 297/3. mad. uygulama yeri bulunmamaktadır. Hal böyle olunca davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere hüküm tesisi isabetsizdir. Kabule göre de TMK'nın 28. maddesi gereğince ölümle şahsiyet son bulduğu halde, mirasbırakan adına tescil hükmü kurulması da hatalıdır....

          -KARAR- Dava bağıştan rücu hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Mahkemece, taşınmazın bağış şartına uygun kullanıldığı, BK.nun 297. maddesinde belirtilen 1 yıllık hakdüşürücü sürenin geçtiği gerekçeleriyle, davanın reddine karar verilmişse de, koşullu bağışın 1989 yılında gerçekleştirildiği, murisin 1993 tarihinde öldüğü gözetildiğinde, somut olayda 818 sayılı Borçlar Yasasının 246. maddesinin uygulanacağı kuşkusuzdur. Rücu hakkı, sıkı surette şahsa bağlı haklardan olup, istisnalar dışında kural olarak mirasçılara geçmediği gibi, temlik de edilemez. 818 sayılı Borçlar Yasasıın 246. maddesi 2. fıkrası uyarınca, mirasbırakan rücu sebebini öğrendikten sonra ölürse, dava hakkı mirasçılara geçecek ve mirasçılar bu bir yıllık süreyi tamamlayabileceklerdir. Somut olayda, bu koşullar gerçekleşmemiş olup, davanın reddi, bu gerekçe ve sonuç itibari ile doğrudur. Davacı ...' nin temyiz itirazı yerinde değildir....

            E)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava, koşulun yerine getirilmemesine dayalı bağıştan rücu nedenli taşınmazın iadesi istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiş, karara karşı davalı vekili istinaf yoluna başvurmuştur. Bağıştan dönme (rücu) bağışlayanın tek yanlı, bağışlanana varması gereken beyanıyla geriye yürüyen (makable şamil) ve hukuki ilişkiye son veren yenilik doğurucu bir haktır. Bağışlayan şartlı (koşullu) veya yüklemeli (mükellefiyetli) şekilde bağışta bulunmuşsa, bağışlanandan hukuka, ahlaka aykırı veya imkansız olmadığı sürece 6098 s. Türk Borçlar Kanunun (TBK) 291/2. (818 s. Borçlar Kanununun (BK) 241/1.) maddesi uyarınca yüklemenin yerine getirilmesini isteyebilir. Haklı bir neden olmaksızın yerine getirilmemesi halinde de, TBK'nun 295/3 (BK'nun 244/3.) maddesine dayanarak bağıştan dönme hakkını kullanıp verdiğini geri isteyebilir....

            Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, bağıştan dönme (rücu) hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. 3.2. İlgili Hukuk Bağıştan dönme (rücu) bağışlayanın tek yanlı, bağışlanana varması gereken beyanıyla geriye etkili (makable şamil) olarak hukuki ilişkiye son veren yenilik doğurucu bir haktır. Bağışlayan koşullu veya mükellefiyetli şekilde bağışta bulunmuşsa, bağışlanandan hukuka, ahlaka aykırı veya imkansız olmadığı sürece 818. sayılı Borçlar Kanunu'nun (BK) 241. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 291. maddesi uyarınca koşul veya mükellefiyetin yerine getirilmesini isteyebilir. Haklı bir neden olmaksızın yerine getirilmemesi halinde de BK.nın 244/3. TBK.nın 295. maddesine dayanarak bağıştan dönme hakkını kullanıp verdiğini geri isteyebilir. Hemen belirtmek gerekir ki; bağış sözleşmesindeki koşul veya mükellefiyetin niteliğinin, kapsamının yerine getirilme zamanının tam olarak tespiti büyük önem taşır....

              Borçlar Kanunu’nun 244 ve devamı maddelerinde düzenlenen bağıştan rücu şartları olayda yoktur. İş sahibinin kötü imalât ve eksik işler nedeniyle icra takibi yapması yasal bir hakkın kullanılması niteliğinde olup bağıştan rücuyu gerektirmez. Bu durumda 1 adet kapı bedelinin tahsiline karar verilmesi doğru olmamıştır. Öte yandan minare kapıları için mahkemece bedele hükmedilmiş ise de kapıların takılmadığı ve parçalı bir şekilde davalı ve karşı davacı yüklenicinin atölyesinde bulunduğu bilirkişi raporu ile saptanmıştır. Bu haliyle parçalı vaziyetteki imalâtın davacı iş sahibinin veya yüklenicinin işine yaramadığı da raporda belirlenmiştir. Davalı yüklenici kapıları 01.03.2001 tarihinde teslim etmeyi taahhüt etmesine rağmen teslim etmemiş, iş sahibinin keşide ettiği 20.12.2001 tarihli ihtarnamede verilen 15 günlük sürede de teslime yanaşmamış ve ihtarnameye cevap da vermemiştir. Ayrıca yapıdaki hatadan dolayı kapıların monte edilemeyeceğini de ihtar etmemiştir....

                Mahkemece, bağıştan rücu koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, taraf vekillerince süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 06.02.2018 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı vekili Avukat ... ile diğer temyiz eden davacı vekili Avukat ... geldiler duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Dava, bağıştan rücu hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir....

                  UYAP Entegrasyonu