Temyiz Nedenleri Davacılar vekili, mirasbırakanlarının bağış sözleşmesiyle dava konusu taşınmazı üçüncü kişilere devredilmemesi koşuluyla davalı Vakfa devrettiğini, ancak davalının bağış koşuluna aykırı olarak taşınmazı ticari amaçla 3. kişilere devrettiğini, bu durumu öğrenir öğrenmez hak düşürücü süre içerisinde eldeki davayı açtıklarını, Mahkemece eksik inceleme sonucunda karar verildiğini, bağıştan rücu koşullarının oluştuğunu belirterek, kararın bozulmasını istemiştir. 3. Gerekçe 3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, bağıştan rücu hukuksal nedenine dayalı tapu iptal tescil, olmazsa tazminat istemine ilişkindir. 3.2. İlgili Hukuk 3.2.1. 6101 sayılı Türk Borçlar Kanununun Yürürlüğü Ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un 1....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, mülkiyet hakkı ve bağıştan rücu sebebiyle açılan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olup, hükümde Asliye Hukuk Mahkemesince verilmiş bulunduğundan, 2797 sayılı Yargıtay K.nun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 1.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 22.07.2008 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Aile Mahkemesi KARAR Davadaki asıl uyuşmazlık boşanan davalı eşe evlilik birliği sırasında verilen ziynet eşyaların bağıştan rücu sebebiyle iadesi talebi olup, temyiz incelemesini yapmakla görevli daire Yargıtay Yüksek 6. Hukuk Daresidir. Ne var ki, anılan dairecede görevsizlik kararı verildiği anlaşıldığından görev uyuşmazlığının çözümü için dosyanın Yargıtay Yüksek Birinci Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 27.1.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dosya içeriğinden, davacının dava konusu 3954 ada 8 parsel sayılı taşınmazdaki 5 numaralı bağımsız bölümünün ½ payının çıplak mülkiyetini 27.10.2009 tarihinde, diğer ½ payının çıplak mülkiyetini ise 11.07.2017 tarihinde davalıya satış suretiyle temlik ettiği, tarafların 30.07.2010 tarihinde evlendikleri, 03.10.2020 tarihinde de boşandıkları, eldeki davanın 07.08.2019 tarihinde açıldığı, taraf vekillerinin hazır bulunduğu 11.11.2019 tarihli ön inceleme duruşmasında Mahkemece uyuşmazlığın bağıştan rücu sebebiyle tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olduğu yönünde tespit yapıldığı ve taraflarca da bu tespite itiraz edilmediği anlaşılmıştır. 3.3.2. Somut olayda, Mahkemece ön inceleme duruşmasında uyuşmazlığın bağıştan rücu nedeniyle tapu iptali ve tescil olarak nitelendirildiği gözetilerek, HMK’nın 140/1. maddesinin 3. bendi gereğince uyuşmazlığın bu hukuki sebep esas alınmak suretiyle çözümlenmesi gerekeceği kuşkusuzdur....
a aktardığını, aidatların düzenli olarak tarafından ödendiğini bağıştan rucu koşullarının oluştuğunu ileri sürüp, .... ... nolu ortaklık payına kura ile tahsis edilmiş ve halen kooperatif adına tapuda kayıtlı olan 57 nolu dairenin kooperatif kayıt ve defterlerindeki davalı adına olan kaydının iptali ile adına tesciline, bunun mümkün olmaması halinde payın karşılığı olan 37.000,00-TL den az olmamak kaydıyla bedelinin tahsiline karar verilmesini, mal rejimi ve evlilik içi mallarının bu şekilde tasfiyesini istemiştir. Davalı; davacının aralarındaki geçimsizlikten dolayı boşanma davası açtığını, dava konusu Kooperatif payını ilk evliliğinden olan birikimleriyle aldığını, bağış durumunun söz konusu olmadığını, davacı ile müşterek çocuklarının bakıma muhtaç olması sebebiyle kooperatif payını satmaya çalıştığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, bağıştan rücu koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
Somut olaya ilişkin dosya içeriğinde, davalı bağışlanan davacı bağışlayana veya yakınlarından birine karşı ağır bir suç işlediği ya da davacı bağışlayana veya onun ailesinden bir kimseye karşı kanundan doğan yükümlülüklerine önemli ölçüde aykırı davrandığı yolunda bir kanıt bulunmadığından bağıştan rücu koşullarının olayda gerçekleştiği kabul edilemez. Mahkemece, davacının bağıştan dönme koşullarını oluşmadığı için davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde kabulüne karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır. Bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 02.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali, tescil ve alacak ... ile ... aralarındaki tapu iptali, tescil ve alacak davasının reddine dair .... Aile Mahkemesinden verilen 21.09.2011 gün ve 1704/1181 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: KARAR Davacı vekili, tarafların 1998 yılında evlendiklerini, vekil edeninin maliki olduğu 6923 ada 6 parselde 9 numaralı bağımsız bölümün ½ payının evlilik birliğinin sadakatle devam ettirileceğine dair güvenle davalıya devredildiğini, davalının ortak konutu terk ettiğini ve başka şahıstan çocuk sahibi olduğunu, bağıştan rücu koşullarının gerçekleştiğini açıklayarak davalı üzerindeki paya ilişkin tapu kaydının iptaliyle vekil edeni adına tescilini, olmadığı takdirde 32.500 TL'nin yasal faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir....
Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı-karşı davalı kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat azdır. Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanununun 50 ve 52. maddesi hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi (TMK m. 174/1) ve manevi (TMK m. 174/2) tazminat takdiri gerekir....
Taraflar arasında görülen davada; Davacı, maliki olduğu 6767 parsel sayılı taşınmazını kardeşi olan davalıya birlikte aynı yerde yaşamak düşüncesiyle bedelsiz olarak bağışladığını, davalının devir işleminden sonra aile fertlerine hakaretler ettiğini,bağıştan rücu yasal koşullarının oluştuğunu ileri sürerek tapu kaydının iptali ile adına tescil istemiştir. Davalı, bağıştan dönme koşullarının oluşmadığını, dava konusu taşınmazın bağış amacıyla verilmediğini, muris babaları tarafından kendisine verildiğini ve bu arsa üzerine ev yaptığını, kadastro sırasında davacı adına tescil olduğunu ve davacının taşınmazını bağış yoluyla geri verdiğini belirterek davanın reddini savunmuştur....
Keşif sırasında dinlenecek yansız bilirkişi ve taraf tanıklarından bağışlama var ise bağış tarihi, çekişmeli taşınmazların zilyetliğinin davacı ve muris eşi ...’e devredilip devredilmediği, zilyetlik devredilmiş ise hangi tarihte devredildiği, bağış sözleşmesinin gerçekleştiğinin ispatı halinde ise davalı ...’in ne zaman bağışlamadan rücu ettiği ve zilyetliği geri aldığı, taşınmazların ne zamandan beri kimin kullanımında olduğu, bağış tarihi ile bağıştan rücu tarihi arasında 20 yıllık sürenin geçip geçmediği, olayda bağıştan dönme koşullarının bulunup bulunmadığı etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, yargılama sırasında toplanan delillerin tutanakların edinme sebebi sütununda yazılı beyanlara aykırı düşmesi halinde tespit bilirkişileri tanık sıfatıyla dinlenilerek aykırılığın giderilmesine çalışılmalı, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir....