Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, mülkiyet hakkı ve bağıştan rücu sebebiyle açılan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olup, hükümde Asliye Hukuk Mahkemesince verilmiş bulunduğundan, 2797 sayılı Yargıtay K.nun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 1.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 22.07.2008 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

    Aile Mahkemesi KARAR Davadaki asıl uyuşmazlık boşanan davalı eşe evlilik birliği sırasında verilen ziynet eşyaların bağıştan rücu sebebiyle iadesi talebi olup, temyiz incelemesini yapmakla görevli daire Yargıtay Yüksek 6. Hukuk Daresidir. Ne var ki, anılan dairecede görevsizlik kararı verildiği anlaşıldığından görev uyuşmazlığının çözümü için dosyanın Yargıtay Yüksek Birinci Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 27.1.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Bağışlanan bağışlayana veya yakınlarına karşı bir cürüm işlerse veya yasa gereği yapmakla zorunlu olduğu ödevlerini önemli surette aksatırsa yahut bağışlamayı sınırlayan ödevleri haklı bir sebep olmaksızın yerine getirmezse bağışlayan bağıştan dönme(rücu) sebebini öğrendiği tarihten itibaren bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde beyanda bulunmak veya dava açmak suretiyle bağıştan dönebilir. Bağıştan dönme (rücu) 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 295. (818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 244.) maddesinde aynen; “Bağışlayan, aşağıdaki durumlardan biri gerçekleşmişse, elden bağışlamayı veya yerine getirdiği bağışlama sözünü geri alabilir ve bağışlananın istem tarihindeki zenginleşmesi ölçüsünde, bağışlama konusunun geri verilmesini isteyebilir. Bağıştan dönme(rücu), kurulmuş olan bir sözleşmeyi sonradan ortaya çıkan sebeplere göre sona erdiren yenilik doğurucu bir hak olduğundan, bağışlanan ancak dönme(rücu) anında elinde kalan miktarı vermekle yükümlüdür....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Davacının işbu davadaki iddiasının mehir ediminin ifa edilmediği yönünde olduğu, mehirde de altınların kadına teslim edildiğine dair herhangi bir ibare olmadığı, her ne kadar davalılar bağıştan rücu defini kullanmış iseler de, boşanmanın, erkeğin tam kusuruyla gerçekleştiği, hal böyle olunca bağıştan rücu koşullarının oluşmadığı, senet edimini yerine getirdiğini ispat külfetinin davalılara ait olup, senet kuvvetindeki bir belge ibraz etmedikleri gibi yemin delilini de kullanmadıkları, dolayısıyla davanın kabulünde isabetsizlik olmadığı anlaşılmakla, davalıların istinaf talebinin reddine dair karar verilerek aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....

      Mahkemece, uyuşmazlık bağıştan rücu olarak nitelendirilmiş ve bağıştan rücu şartlarının oluşmadığı, davanın hak düşürücü süre içinde açılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Dosyaya getirtilen tapu kaydı ve resmi senetten, çekişmeli taşınmazın bağış değil satış suretiyle davalıya temlik edildiği, tapu kaydında herhangi bir şartın da bulunmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda davanın bağıştan rücu olarak nitelendirilmesi mümkün olmayıp, dosya kapsamındaki tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde temlikin iradi olduğu sonucuna varılmakla, davanın reddedilmiş olması bu gerekçe ve sonucu itibariyle doğrudur. Davacının temyiz itirazları yerinde görülmediğinden Reddine. Davalı vekilinin vekalet ücretine ilişkin temyiz itirazına gelince; Bilindiği üzere, taşınmazın aynına ilişkin davalarda, harcı tamamlanan dava değeri üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. hükümleri uyarınca nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinde kuşku yoktur....

        Borca dayanak senet, senet lehdarı vakfın kapanmış olması ve şartın gerçekleşmesinin mümkün olmaması nedeniyle davalı lehine bağıştan rücu şartlarının oluştuğunun kabulü gerekmektedir. Mahkemece davacının itirazın iptali talebinin reddine ilişkin verilen karar usul ve yasaya uygundur....

        Borca dayanak senet, senet lehdarı vakfın kapanmış olması ve şartın gerçekleşmesinin mümkün olmaması nedeniyle davalı lehine bağıştan rücu şartlarının oluştuğunun kabulü gerekmektedir. Mahkemece davacının itirazın iptali talebinin reddine ilişkin verilen karar usul ve yasaya uygundur....

          Borca dayanak senet, senet lehdarı vakfın kapanmış olması ve şartın gerçekleşmesinin mümkün olmaması nedeniyle davalı lehine bağıştan rücu şartlarının oluştuğunun kabulü gerekmektedir. Mahkemece davacının itirazın iptali talebinin reddine ilişkin verilen karar usul ve yasaya uygundur....

          Bağışlayan bağıştan dönme (rücu) sebebini öğrendiği tarihten itibaren bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde beyanda bulunmak veya dava açmak suretiyle bağıştan dönebilir. Tüm dosya kapsamı değerlendirildiğinde keşif ve dinlenen tanık beyanlarından da anlaşıldığı üzere, davacının davalıya veya yakınlarından birine karşı herhangi bir suç işlemediği, kanundan doğan yükümlülüklerine önemli ölçüde aykırı bir davranışının bulunmadığı ve yukarıda ayrıntılı şekilde izah edildiği üzere bağışlama işleminin bakım koşullu yapıldığının ispatlanamadığı gözetildiğininde somut olayda bağışlamadan rücu şartlarının gerçekleşmediği anlaşılmakla ilk derece mahkemesi tarafından davanın reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamıştır....

            Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, bağıştan dönme (rücu) hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1..Bilindiği üzere, bağıştan dönme (rücu) bağışlayanın tek yanlı, bağışlanana varması gereken beyanıyla geriye yürürlü (makable şamil) olarak hukuki ilişkiye son veren yenilik doğurucu bir haktır. Bağışlayan koşullu veya mükellefiyetli şekilde bağışta bulunmuşsa, bağışlanandan hukuka, ahlaka aykırı veya imkansız olmadığı sürece 818. sayılı Borçlar Kanunu'nun (BK) 241. ve TBK'nın 291. maddesi uyarınca koşul veya mükellefiyetin yerine getirilmesini isteyebilir. Haklı bir neden olmaksızın yerine getirilmemesi halinde de BK.nın 244/3. TBK.nın 295. maddesine dayanarak bağıştan dönme hakkını kullanıp verdiğini geri isteyebilir. Hemen belirtmek gerekir ki; bağış sözleşmesindeki koşul veya mükellefiyetin niteliğinin, kapsamının yerine getirilme zamanının tam olarak tespiti büyük önem taşır....

              UYAP Entegrasyonu