Yine aynı kişinin bu vaadine rağmen maliki bulunduğu taşınmazı sağlığında davalı Halil İbrahim'e devretmiş olması olsa olsa bağıştan dönme olarak değerlendirilebilir. Dava tarihinde ve hüküm tarihinde anne Ümmü Gülsüm sağ olduğundan olayda 4721 sayılı TMK'nın "Miras Hukuku" (TMK 3. Kitap) hükümlerinin uygulanamayacağı açıktır. Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Daire'sinin görevini belirleyen kısmın 6. bendinde "Tapuda bağış suretiyle gerçekleştirilen temliki tasarruflar hakkında; TBK'nın 290, 291,292, 293, 294 ve 295. maddelerine dayanılarak (bağışlamadan rücu koşullarının gerçekleştiği, koşullu bağıştan koşulun yerine getirilmemesi nedeniyle rücu, rücu koşuluyla bağıştan vazgeçme) açılan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar'' ile ilgili istinaf inceleme görevinin bu daireye verildiği anlaşılmakla talep hususunda aidiyet kararı vermek gerektiği değerlendirilmiştir. Antalya Bölge Adliye Mahkemesince daha önce AİDİYET kararı verilmiş olduğundan dairemiz ile 7....
İstinaf Sebepleri Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının iddialarının doğru olmadığını, bağıştan rücu şartlarının oluşmadığını öne sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesince, davalı vekilinin istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B. Temyiz Sebepleri Davalı vekili temyiz dilekçesinde, istinaf dilekçesindekine benzer beyanlar ile usul ve yasaya aykırı olduğunu iddia ettiği kararın bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, bağıştan rücu nedeniyle tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. Bağıştan dönme (rücu) bağışlayanın tek yanlı, bağışlanana varması gereken beyanıyla geriye yürürlü (makable şamil) olarak hukuki ilişkiye son veren yenilik doğurucu bir haktır....
Davalı, davanın reddini dilemiş, ek davaya karşı süresinde verdiği cevap dilekçesi ile BK'nun 246. maddesi gereğince bağıştan rücu için öngörülen 1 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiğini savunarak davanın reddıni dilemiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000.000.000 TL'nin dava tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hükmün, davalı tarafından temyiz edilmesi sonucu dairemizce onanmış, davalı tarafça karar düzeltme isteminde bulunulması üzerine, Dairemizin 2006/12040 esas, 2006/14760 karar sayılı ilamı ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir....
Davalı davanın reddini dilemiş, ek davaya karşı süresinde verdiği cevap dilekçesi ile BK'nun 246. maddesi gereğince bağıştan rücu için öngörülen 1 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiğini savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000.000.000 TL'nin dava tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hükmün, davalı tarafından temyiz edilmesi sonucu dairemizce onanmış, davalı tarafça karar düzeltme isteminde bulunulması üzerine, Dairemizin 2006/12039 esas, 2006/14759 karar sayılı ilamı ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir....
rücu koşullarının gerçekleştiğini ileri sürerek tapu kaydının iptali ile taşınmazın adına tescilini istemiştir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/10/2013 NUMARASI : 2012/470-2013/498 Taraflar arasında birleştirilerek görülen davada; Davacı, kooperatifin Antalya Beydağları Saklıbeli yöresinde Saklıkent adında kış sporları merkezi ve yayla kasabası olarak kurulduğunu, yörenin güvenliğinin sağlanması bakımından jandarma karakoluna ihtiyaç duyulduğunu, bu nedenle kooperatif adına kayıtlı olan 25 ada 7 parsel sayılı taşınmazın, üzerine karakol tesisleri yapılmak üzere Hazineye bağışlandığını, ancak jandarma karakolunun yapılmadığını, bağıştan rücu koşulunun gerçekleştiğini ileri sürerek tapu iptali ve tescile karar verilmesini istemiştir....
Bölge adliye mahkemesi kararının gerekçesinde, kredinin evlilik birliği içinde ihtiyaçlar nedeniyle kullanıldığının ispat edilemediği ve davacı tarafından davalıya yapılan taşınmaz devrinin esasında bağış niteliğinde olduğunun kabulü gerektiği, davacı tarafından bağıştan rücu yönünden usulüne uygun açılmış bir dava ve istek de bulunmadığından ilk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı belirtilmiştir. Bölge adliye mahkemesince gerekçe düzeltilmesi yapıldığı halde, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmek suretiyle, gerekçe ile hüküm arasında çelişki yaratılmıştır. Gerekçe ve hüküm arasında yaratılan bu çelişki, tek başına bozma sebebi oluşturduğundan, hükmün münhasıran bu sebeple bozulması gerekmiştir....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, bağıştan rücu hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk Bilindiği üzere, bağıştan dönme (rücu) bağışlayanın tek yanlı, bağışlanana varması gereken beyanıyla geriye etkili (makable şamil) olarak hukuki ilişkiye son veren yenilik doğurucu bir haktır. Bağışlayan koşullu veya mükellefiyetli şekilde bağışta bulunmuşsa, bağışlanandan hukuka, ahlaka aykırı veya imkansız olmadığı sürece TBK'nın 291 ... maddesi uyarınca koşul veya mükellefiyetin yerine getirilmesini isteyebilir. Haklı bir neden olmaksızın yerine getirilmemesi halinde de TBK'nın 295 ... maddesine dayanarak bağıştan dönme hakkını kullanıp verdiğini geri isteyebilir. TBK'nın 297 nci maddesinde "Bağışlayan, geri alma sebebini öğrendiği günden başlayarak bir yıl içinde bağışlamayı geri alabilir....
K A R A R Dava, mahkemenin nitelendirmesine göre bağıştan rücu istemine ilişkin olduğundan, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 1.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 01.08.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi. ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, bağıştan rücu ve tapunun iptali ile mülkiyetin iadesi isteğine ilişkin olup, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 1.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır.Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 12.06.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi....