Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İlgili Hukuk Bilindiği üzere, bağıştan dönme (rücu) bağışlayanın tek yanlı, bağışlanana varması gereken beyanıyla geriye etkili (makable şamil) olarak hukuki ilişkiye son veren yenilik doğurucu bir haktır. Bağışlayan koşullu veya mükellefiyetli şekilde bağışta bulunmuşsa, bağışlanandan hukuka, ahlaka aykırı veya imkansız olmadığı sürece 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 291. maddesi uyarınca koşul veya mükellefiyetin yerine getirilmesini isteyebilir. Haklı bir neden olmaksızın yerine getirilmemesi halinde de TBK'nın 295. maddesine dayanarak bağıştan dönme hakkını kullanıp verdiğini geri isteyebilir. Hemen belirtmek gerekir ki; bağış sözleşmesindeki koşul veya mükellefiyetin niteliğinin, kapsamının yerine getirilme zamanının tam olarak tespiti büyük önem taşır. Bu itibarla salt kullanılan sözlerin değil, tarafların gerçek iradelerinin ve bağışlayanın asıl amacının ortaya çıkarılması gerekir....

    İlk Derece Mahkemesince, davacının onaylanmış imar planına güvenerek park yapılacağı inancı ile taşınmazdaki payını davalıya hibe ettiği, davalı tarafından bağışlama koşulunun yerine getirilmediği gibi yerine getirilmesinin de dava tarihi itibariyle mümkün olmadığı, davacının şartlı bağıştan dönme koşullarının mevcut olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, karara karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuş, Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince, davanın kabulünün doğru olduğu ancak yeniden yapılan keşif sonucu çekişme konusu taşınmazın dava tarihindeki değerinin 481.783,43 TL olduğu gerekçesiyle davalının istinaf talebinin kısmen kabul, kısmen reddine, yerel mahkeme kararının ortadan kaldırılmasına, davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı vekili tarafından süresinde istinaf karar ve ilam harcına hasren temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...’nin raporu okundu, düşüncesi alındı....

      Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, bağıştan rücu hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. 3.2. İlgili Hukuk 3.2.1. Bilindiği üzere, bağıştan dönme (rücu) bağışlayanın tek yanlı, bağışlanana varması gereken beyanıyla geriye etkili (makable şamil) olarak hukuki ilişkiye son veren yenilik doğurucu bir haktır. Bağışlayan koşullu veya mükellefiyetli şekilde bağışta bulunmuşsa, bağışlanandan hukuka, ahlaka aykırı veya imkansız olmadığı sürece 818. sayılı Borçlar Kanunu'nun (BK) 241. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 291. maddesi uyarınca koşul veya mükellefiyetin yerine getirilmesini isteyebilir. Haklı bir neden olmaksızın yerine getirilmemesi halinde de BK.'nın 244/3. TBK.'nın 295. maddesine dayanarak bağıştan dönme hakkını kullanıp verdiğini geri isteyebilir. Hemen belirtmek gerekir ki; bağış sözleşmesindeki koşul veya mükellefiyetin niteliğinin, kapsamının yerine getirilme zamanının tam olarak tespiti büyük önem taşır....

        Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, bağıştan rücu hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. 3.2. İlgili Hukuk 3.2.1. Bilindiği üzere, bağıştan dönme (rücu) bağışlayanın tek yanlı, bağışlanana varması gereken beyanıyla geriye etkili (makable şamil) olarak hukuki ilişkiye son veren yenilik doğurucu bir haktır. Bağışlayan koşullu veya mükellefiyetli şekilde bağışta bulunmuşsa, bağışlanandan hukuka, ahlaka aykırı veya imkansız olmadığı sürece 818. sayılı Borçlar Kanunu'nun (BK) 241. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 291. maddesi uyarınca koşul veya mükellefiyetin yerine getirilmesini isteyebilir. Haklı bir neden olmaksızın yerine getirilmemesi halinde de BK.'nın 244/3. TBK.'nın 295. maddesine dayanarak bağıştan dönme hakkını kullanıp verdiğini geri isteyebilir. Hemen belirtmek gerekir ki; bağış sözleşmesindeki koşul veya mükellefiyetin niteliğinin, kapsamının yerine getirilme zamanının tam olarak tespiti büyük önem taşır....

          Davalı, dava konusu taşınmazın kayıtsız şartsız bağışlandığını, bağışla ilgili şartların adi yazılı şekilde yapıldığını, resmi şekilde yapılmadığından yok hükmünde olduğunu, bağışlamadan dönme hakkının münhasıran bağışlayana ait olduğunu, murisin ölümünden sonra ortaya çıkan durum için mirasçıların bağıştan dönme hakkı bulunmadığını, 9/3/2000 tarih, 23988 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmelik hükümleri uyarınca Sağlık Bakanlığı tarafından taşınmazın mevcut hali ile faaliyetine devam edemeyeceğinin değerlendirildiğini, yönetmelik uyarınca taşınmazda tadilata girişildiğini, tadilat sonrası bağışlayanın arzusuna uygun faaliyet göstereceğini, bağışçı ile aralarında mevcut taahhüt gereğince davalı tarafından taşınmaz için yapılan masrafların gözardı edildiğini belirtip, davanın reddini savunmuştur....

            Haklı bir neden olmaksızın yerine getirilmemesi halinde de TBK'nın 295. maddesine dayanarak bağıştan dönme hakkını kullanıp verdiğini geri isteyebilir....

            ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2021/173 ESAS DAVA KONUSU : Alacak (Bağıştan Dönme Kaynaklı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin babasına ait taşınmazın müvekkilinin babası tarafından 1/2 hissesinin müvekkiline, 1/2 hissesinin ise müvekkilinin kardeşine bağışlanmak istediğini, ancak o dönemde müvekkilinin ekonomik anlamda sıkıntılarının olması sebebi ile müvekkiline verilecek 1/2 hissesinin eşi olması sebebi ile davalı adına tescil edildiğini, işbu taşınmaz için tasfiye davası açılamayacağından ve bu taşınmazdaki hissenin müvekkilinin kişisel malı olduğundan hisse bedeline karşılık 30.000,00 TL'nin faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir....

            Mahkemece, bağıştan dönme koşullarının gerçekleştiğinin ispat edildiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davalının temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 111.35.-TL. bakiye onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 02.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 17/09/2019 NUMARASI : 2015/356 ESAS, 2019/379 KARAR DAVA KONUSU : Alacak (Bağıştan Dönme Kaynaklı) KARAR : Taraflar arasındaki alacak davasında; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen karara karşı davacı vekili tarafından süresinde istinaf yoluna başvurulduğundan, dosya içeriğine göre incelemenin duruşmalı yapılmasına gerek görülmediğinden, dosyanın tevdi edildiği Dairemiz Üye Hakimi Şükrü Hanlı Baydın tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra, yapılan müzakerede de ön inceleme ve usule ilişkin eksikliğin bulunmadığının anlaşılması üzerine, işin esasına geçilmek suretiyle dosya üzerinden heyetçe yapılan inceleme ve değerlendirme sonunda; GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı T4 müvekkilinin 1994 senesinde boşandığı ikinci eşinden olan kızı olduğunu, beş sene süren ilk evliliğini 23 yaşında yaptığını, bu eşinden de Esen Deniz ve Dilek...

              ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 17/09/2019 NUMARASI : 2015/356 ESAS, 2019/379 KARAR DAVA KONUSU : Alacak (Bağıştan Dönme Kaynaklı) KARAR : Taraflar arasındaki alacak davasında; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen karara karşı davacı vekili tarafından süresinde istinaf yoluna başvurulduğundan, dosya içeriğine göre incelemenin duruşmalı yapılmasına gerek görülmediğinden, dosyanın tevdi edildiği Dairemiz Üye Hakimi Şükrü Hanlı Baydın tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra, yapılan müzakerede de ön inceleme ve usule ilişkin eksikliğin bulunmadığının anlaşılması üzerine, işin esasına geçilmek suretiyle dosya üzerinden heyetçe yapılan inceleme ve değerlendirme sonunda; GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı T4 müvekkilinin 1994 senesinde boşandığı ikinci eşinden olan kızı olduğunu, beş sene süren ilk evliliğini 23 yaşında yaptığını, bu eşinden de Esen Deniz ve Dilek...

              UYAP Entegrasyonu