WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu durumda; davalının icra takibi ile talebi, mehir olarak ödenmiş olan (mehri muaccel) bir alacak değil, bağışlama vaadi şeklinde (mehri müeccel) niteliğinde, mehir senedinden kaynaklanan alacak talebine ilişkindir. Dava konusu bağışlama vaadi yazılı yapılmakla geçerlidir. Davacı mehir senedinde yazılı bulunan altını vermeyi taahhüt etmiş olup, somut delillerle davalıya teslim ettiğini iddia ve ispat edemediğinden, davacı tarafça dayanılan İzmir 11....

DAVA KONUSU : Alacak (Bağış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili ilk derece mahkemesine vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle, müvekkilinin 2014 yılı ÖSYM (LYS) MF-3 puan türünden 475,16197 puan alarak Türkiye genelinde 7682....

Mehri müeccel, ileriye (evliliğin boşanma ya da ölümle son bulunması haline kadar) yönelik bir bağışlama vaadidir. Koca dışında üçüncü bir kişinin de bağışlama vaadi geçerlidir. Ancak, bu durum, Borçlar Kanunu’nun 110. maddesinde yazılı üçüncü kişi yararına borç altına girme olmayıp, Borçlar Kanunu’nun 238. maddesinde düzenlenmiş bağışlama vaadidir. Bağışlama vaadinin geçerliliği, yazılı olma koşuluna bağlıdır....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Uyuşmazlık, bağışlama sözleşmesinden kaynaklanan alacak isteminden ibarettir. 14.02.2011 gün ve 27846 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 09.02.2011 gün ve 6110 sayılı bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair Kanunun 8.maddesiyle Yargıtay Yasasının 14.maddesinde yapılan değişiklik uyarınca 01.03.2014 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanan iş bölümü kararının Yüksek 13.Hukuk Dairesi için Borçlar Kanunun ikinci kısmında yer alan sözleşmelerden (istisna akdi hariç akdin muhtelif nevilerinden) kaynaklanan davalar bakımından Sulh ve Asliye ayrımının yapılmadığı ve incelemenin bu nedenlerle Yüksek 13.Hukuk Dairesince yapılacağından uyuşmazlık konusu dosyanın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 13.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 02.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Uyuşmazlık, bağışlama sözleşmesinden kaynaklanan alacak isteminden ibarettir. 14.02.2011 gün ve 27846 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 09.02.2011 gün ve 6110 sayılı bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair Kanunun 8.maddesiyle Yargıtay Yasasının 14.maddesinde yapılan değişiklik uyarınca 01.03.2012 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanan iş bölümü kararının Yüksek 13.Hukuk Dairesi için Borçlar Kanunun ikinci kısmında yer alan sözleşmelerden (istisna akdi hariç akdin muhtelif nevilerinden) kaynaklanan davalar bakımından Sulh ve Asliye ayrımının yapılmadığı ve incelemenin bu nedenlerle Yüksek 13.Hukuk Dairesince yapılacağından uyuşmazlık konusu dosyanın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 13.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 25.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonunda; "...Dava;bağışlama vaadi sözleşmesinden kaynaklanan aynen iade olmadığı takdirde alacak istemine ilişkindir. Yapılan yargılama sonunda, mahkememizin 09.12.2020 tarih, 2018/345 Esas, 2020/279 Karar sayılı kararıyla; "Davanın alacak davası yönünden kabulüne, asıl talep yönünden, mehir ve ziynet eşyalarının mevcut olmaması ve terditli talep yönünden karar verilmiş olması nedeniyle, karar verilmesine yer olmadığına" karar verildiği anlaşılmıştır. Kararla ilgili yapılan istinaf talepleri doğrultusunda, Konya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesinin 17.03.2021 tarih, 2021/290 Esas, 2021/415 Karar sayılı ilamı; HMK'nın 353/1- a-6.maddesi uyarınca kararın kaldırılarak dosyanın mahkememize gönderildiği anlaşılmıştır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Alacak Uyuşmazlık tacirler arasındaki satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 11.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 03.09.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        Mehri müeccel, ileriye yönelik (evliliğin boşanma ya da ölümle son bulması haline kadar) bir bağışlama vaadidir. Başka bir ifade ile ödenmesi keyfiyeti belirli bir zamana bırakılabilen veya bir olayın gerçekleşmesi sonucuna bağlı tutulan kazanılmış haktır. Borçlar Kanunu'nun 238. (6098 sayılı yeni TBK'nu 288.) maddesinde düzenlenmiş bağışlama vaadi niteliğindedir. Bağışlama vaadinin geçerliliği ise yazılı olma koşuluna bağlıdır ( BK m. 238/... (Yeni TBK 288/...) ( .... HD ....02.1985 - 1984/9153 E., 1985/1223 K., YKD 1985 Sayı, sh. 802 ). Bu alacağın muaccel olması için ise vadenin gelmesi veya şartın gerçekleşmesi şartı aranacaktır. Somut olayda, ... .......

          Hukuk Dairesi’nin 25/10/1965 günlü, 4557/5028) Mehr-i müeccel, evliliğin boşanma ya da ölümle son bulması haline kadar olmak üzere ileriye yönelik bir bağışlama vaadi niteliğindedir. Bağışlama vaadi TBK 288’de düzenlenmiştir. TBK 288/1 ise “Bağışlama sözü vermenin geçerliliği, bu sözleşmenin yazılı şekilde yapılmasına bağlıdır.” fıkrasıyla ile geçerlilik şartını hükme bağlamıştır. Somut olayda davacı taraf, tarafların imzasını içeren bir yazılı belge sunamadığından bağışlama vaadi sözleşmesinin varlığını ispat edememiştir. Davacı taraf yazılı belge ile ispat edemediği hususta yemin delilini ileri sürmüştür. Bunun üzerine davalı taraf dava konusu işlemin geçerlilik şartının gerçekleşmediğini ve sözleşmenin hükümsüz olduğunu ileri sürerek yemin teklifinde bulunulamayacağını ileri sürmüştür. HMK’nın 226. Maddesi yemine konu olamayacak vakıaları düzenlemiş olup b bendi doğrudan eldeki dava ile ilgilidir....

          Yargıtay 3.Hukuk Dairesinin 2019/482 Esas 2019/3079 Karar, 8.Hukuk Dairesinin 2014/22932 Esas 2016/4548 Karar sayılı ilamlarında da belirtildiği üzere; Mehri müeccel, ileriye (evliliğin boşanma ya da ölümle son bulunması haline kadar) yönelik bir bağışlama vaadidir. Bağışlama vaadinin geçerliliği, yazılı olma koşuluna bağlıdır. (B.K. m. 238/1). (4.HD. 18.2.1985- 1984/9153 E, 1985/1223 K. YKD. 1985 Sayı Sh. 802). Davacının talebi, mehir olarak ödenmiş olan (mehri muaccel) bir alacak değil, herhangi bir ayrılık halinde ödeneceği taahhüt edilen bağışlama vaadi şeklinde (mehri muaccel) niteliğinde, mehir senedinden kaynaklanan alacak talebine ilişkindir. Taraflar arasında sözleşme ilişkisi vardır. Uyuşmazlık, Aile Hukukundan dayalı alacak niteliğinde olmayıp, genel hükümlere dayalı (TBK m. 286 vd., eBK m. 234 vd.) bir alacak talebi niteliğindedir. Hal böyle olunca, davayı görmeye genel mahkemeler görevlidir....

          UYAP Entegrasyonu