Yapılacak iş, her ne kadar davacı 1987- 1995 yılları arasında bağkur sigortalılığı tespitini istemişse de tescil tarihine göre 1479 sayılı Kanun' un 24. maddesi gereğince 20/04/1982 tarihinden itibaren vergi kaydı esas alınarak bağkur sigortalılığının başladığını kabul etmek, davacının 0423716146 bağkur numarasına yatırdığı primlerin karşıladığı süreyi davalı kurumdan sormak suretiyle tespit etmek ve bu tarihler arasında ödediği primlere karşılık gelen sürede 1479 sayılı Kanun sigortalısı olarak kabul etmek, bu tarihten sonra vergi, oda ve sicil kaydı devam etse dahi 5510 sayılı Kanun geçici 63. madde gereği priminin karşıladığı süre sonunda sigortalılığı durdurulacağından bu tarihten itibaren de sigortalılığın durdurulduğunu kabul etmek ve yaşlılık aylığı koşullarını da buna göre değerlendirmekten ibarettir. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir....
Davacının da 03.05.2010 tarihinde Ladik ziraat odasına kaydının bulunduğu , 09.09.2011 tarihinde başlatılan esnaf bağkur sigortalılığından 1 gün önce tarım bağkur sigortalılığının terkin edildiği anlaşılmıştır. Davacının vergi kaydına istinaden 09.09.2011 geçerli 5510 sayılı yasanın 4- I-b bendi kapsamında bağkur esnaf sigortalı olarak kayıt ve tescile edilmiş, vergi kaydının sona erdiği 23.05.2014 tarihinde sona erdirilmiştir. 5510 sayılı yasanın geçici 63.maddesi gereğince 1 yılda fazla süreye ilişkin prim borcu olduğundan 5510 sayılı yasanın 4I-b 4 alt bendi bağkur tarım kapsamında sigortalılığı 30.11.2010 tarihi itibarı ile askıya alındığı yine 5510 sayılı yasanın 4- I-b bendi bağkur esnaf kapsamındaki sigortalılığı 30.09.2011 tarihi itibarı ile askıya alınmış ise de ; Yargıtay 10. Hukuk Dairesinin 22.01.2020 tarihli ve 2019/4998 e 2020/467 K sayılı kararında "..Tarım bağkur sigortalılığının Yasal Dayanağını oluşturan Kanunlarda 506 sayılı kanunun 79/10 ....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, 1.9.2000-7.7.2004 tarihleri arası bağkur sigortalısı olmadığının, 7.7.2004- 30.6.2005 tarihleri arası bağkur hizmetinin tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir. Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı kanuni gerektirici nedenlere göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine, 2-Dava, davacının 01.09.2000-07.07.2004 tarihleri arasında 1479 sayılı Yasaya tabi ... sigortalısı olmadığının tespiti istemine ilişkindir....
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME: Eldeki davada, davacının muhtarlık beyanına istinaden tarım bağkur sigortalılığı tescili 01.03.1995 itibariyle yapılmış, 01.06.2004 tarihinde 4a’lı hizmet bildirimine göre sigortalılığı durdurulmuştur. 01.03.1995-31.05.2004 tarihleri arasındaki dönem süreleri de 6111 sayılı yasa kapsamında ihya edilip ödenmiş ise de, daha sonra davacının tescil tarihi itibariyle yurt dışında bulunduğu gözetilip 01.03.1995 tarihli tescili iptal edilmiştir....
Hükmün davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra Tetkik Hakimi ... düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi 1.6.1991-30.11.1992 ve 15.2.1994-31.7.1997 tarihleri arası vergi kaydı bulunan davacı zorunlu Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitini istemiş Mahkemece, 1479 sayılı Kanunun 24 ve 25. maddeler kapsamında bağkur sigortalı olması gerektiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. 1.4.1972 tarihinde yürürlüğe giren 1479 sayılı Yasanın 24. maddesinde zorunlu Bağ-Kur sigortalılığı için esnaf sicili veya kanunla kurulu meslek kuruluşu kaydı aranırken 20.4.1982 tarihinde yürürlüğe giren 2654 sayılı Yasa ile 1479 sayılı Yasanın 24. maddesi değiştirilecek zorunlu Bağ-Kur sigortalılığı için gelir vergisi mükellefi olması şartı getirilmiş ancak gelir vergisinden muaf olanlar için meslek kuruluşuna kayıtlı olma yeterli görülmüş, 22.3.1985 tarihinde yürürlüğe giren...
Mahkemece, 01/01/1996 ila 24/10/1996 tarihleri arasında ve 01/01/1997 - 07/09/2001 tarihleri arasında davacının bağkur sigortalısı olmadığının tesbiti ile 26/05/2004 - 30/04/2005 tarihleri arasında hukuki yarar bulunmadığından hüküm kurmaya yer olmadığına karar verilmiştir. 1.4.1972 tarihinde yürürlüğe giren 1479 sayılı Yasanın 24. maddesinde zorunlu ... sigortalılığı için esnaf sicili veya kanunla kurulu meslek kuruluşu kaydı aranırken 20.4.1982 tarihinde yürürlüğe giren 2654 sayılı Yasa ile 1479 sayılı Yasanın 24. maddesi değiştirilecek zorunlu ... sigortalılığı için gelir vergisi mükellefi olması şartı getirilmiş ancak gelir vergisinden muaf olanlar için meslek kuruluşuna kayıtlı olma yeterli görülmüş, 22.3.1985 tarihinde yürürlüğe giren 3165 sayılı Yasa ile 24. madde değiştirilerek zorunlu ... sigortalılığı için vergi kaydı veya esnaf sicil kaydı veya oda kaydının bulunması yeterli görülmüş, 2.8.2003 tarihinde yürürlüğe giren 4956 sayılı Yasa ile 24. madde değiştirilerek zorunlu .....
Uyuşmazlık bağkur sigortalılık süreleri ve yaşlılık aylığı bağlanmasına ilişkindir. Somut olayda, yukarıdaki yasal mevzuat hükümleri dikkate alınarak Esnaf Sicil kaydı silinmedikçe 507 s. Esnaf ve Sanatkarlar Kanuna göre bölge dışına çıkma sebebiyle Esnaf Sicil kaydının resen silindiği sonucuna varılması hatalıdır. Devamla davacının bağkur süreleri tespitinden sonra 5510 s. Yasanın geçici 63. maddesi dikkate alınarak kısmi ihya yapılamayacağı da değerlendirilerek sonuca gidilmesi gerekmektedir. Mahkemece hükümde bağkur sigortalılık süreleri tespiti yapılmadan yaşlılık aylığına karar verilmiş olmakla hangi tarihlerde 1479 sayılı yasa kapsamında, hangi tarihlerde 506 s. Yasa kapsamında çalışmaları olduğu belirlenmeden ve aylığın hangi kurumdan bağlandığı tespit edilmeden hüküm kurulması isabetsizdir. Yapılacak iş; 22.3.1985 tarihinde yürürlüğe giren 3165 sayılı Yasa ile 24. maddesi dikkate alınarak bağkur sigortalılık sürelerini tespit etmek, 5510 s....
Uyuşmazlık bağkur sigortalılık süreleri ve yaşlılık aylığı bağlanmasına ilişkindir. Somut olayda, yukarıdaki yasal mevzuat hükümleri dikkate alınarak Esnaf Sicil kaydı silinmedikçe 507 s. Esnaf ve Sanatkarlar Kanuna göre bölge dışına çıkma sebebiyle Esnaf Sicil kaydının resen silindiği sonucuna varılması hatalıdır. Devamla davacının bağkur süreleri tespitinden sonra 5510 s. Yasanın geçici 63. maddesi dikkate alınarak kısmi ihya yapılamayacağı da değerlendirilerek sonuca gidilmesi gerekmektedir. Mahkemece hükümde bağkur sigortalılık süreleri tespiti yapılmadan yaşlılık aylığına karar verilmiş olmakla hangi tarihlerde 1479 sayılı yasa kapsamında, hangi tarihlerde 506 s. Yasa kapsamında çalışmaları olduğu belirlenmeden ve aylığın hangi kurumdan bağlandığı tespit edilmeden hüküm kurulması isabetsizdir. Yapılacak iş; 22.3.1985 tarihinde yürürlüğe giren 3165 sayılı Yasa ile 24. maddesi dikkate alınarak bağkur sigortalılık sürelerini tespit etmek, 5510 s....
Tic Ltd Şirketi ortağı olan babası Muharrem Sinal'ın 29/10/1998 tarihinde vefat etmesi üzerine mirasçı sıfatı ile bu şirketin ortağı olduğu ve şirket ortaklığının 29/11/2004 tarihine kadar devam ettiği, davacının 18/06/2003 tarihli dilekçesi ile bağkur tescilini talep ettiği, kurumun bu dilekçeye istinaden 04/10/2000 tarihinden itibaren davacının Bağkur tescilini yaptığı sabittir....
K A R A R Dava, davacının 01.01.1986 tarihinden itibaren tarım bağkur sigortalı olduğunun tespiti istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kabulü ile davacının 1992/2 dönemindeki 62 gün SSK sigortalılığı haricinde 01.01.1986-16.03.2011 tarihleri arasında tarım bağkur sigortalı olduğunun tespitine karar verildiği, Hükmün Dairemizce 2012/14956 E, 2012/19828 K. ve 13/11/2012 günlü ilamı ile onandığı ve bu karar üzerine davalı vekilince, dairemizin onama kararının maddi yanılgıya dayalı olduğundan bahisle düzeltilmesinin talep edildiği görülmüştür. İş Mahkemeleri Kanununun 8/3. maddesi gereğince İş Mahkemelerinden verilen kararlara ve buna bağlı Yargıtay ilamına karşı karar düzeltme yolu kapalıdır. Ancak; Yargıtay onama ya da bozma kararlarında açıkça maddi hatanın bulunduğu hallerde, dosyanın yeniden incelenmesi mümkündür....