Tarım ve Orman Bakanlığı'nın 13.01.2020 tarihli kamuoyu duyurusunun yayınlanmasından sonra davalı şirketin basın medya kuruluşlarının T.C Tarım Bakanlığı'nın kamuoyu duyurusunu çarpıtmak suretiyle yalan ve yanlış haberlerle müvekkil şirketin ekonomik itibar ve saygınlığının zedelenmesine neden olduğunu, davalı şirketin bu nitelikteki haberleri nedeniyle müvekkil şirketin manevi kişilik değerlerinin zarar gördüğünü bunun yanı sıra müvekkil şirketin ekonomik kazanç kaybına neden olduğunu beyan ederek 50.000,00- TL manevi tazminat ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla ve sonradan artırılmak kaydıyla şimdilik 2.000,00-TL maddi tazminat ödenmesini talep etmiştir....
Ağır Ceza Mahkemesinin 29/11/2016 tarih 2016/79-2016/357 sayılı ilamının kaldırılarak, davacının maddi tazminat talebinin reddine, manevi tazminat talebinin ise kısmen kabulü ile 25.000 TL manevi tazminatın davalı kurumdan alınarak davacıya ödenmesine" ilişkin kararı davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü: Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre, davalı vekilinin, davanın süresinde açılmadığına, reddedilen miktar üzerinden hazine lehine vekalet ücreti takdir edilmesi gerektiğine ilişkin, tüm temyiz itirazlarının, davacı vekilinin ise ceza evi masraflarının, rütbe ve maaş farkından kaynaklı zararların ve ceza dosyasında vekalet ücreti ödemekten kaynaklı zararların maddi tazminat kapsamında değerlendirilmesi gerektiğine ilişkin sair temyiz itirazlarının, reddine, ancak; Nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, davacı lehine hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : MANEVİ TAZMİNAT -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava; ecrimisil ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 23.01.2020 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 28.01.2020 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2020 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca bu davanın temyiz incelemesi Yargıtay 8. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince dosyanın Yargıtay 8.Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 15/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Ancak; 1-Sanıkların eylemlerinin 5237 sayılı TCK'nın 142/2. maddesinin h ve d bendlerine uyduğu gözetilmeksizin, aynı sayılı Yasanın 142/1-a maddesi uygulaması ile hüküm kurulmuş olması, 2-Üç hırsızlık eyleminden ikisinin aynı mevkideki baz istasyonundan ancak iki ay arayla, üçüncü eylemin ise farklı mevkideki baz istasyonundan gerçekleştiği dikkate alındığında; üç ayrı hırsızlık suçunun oluştuğu gözetilmeden ... şekilde zincirleme suç hükümleri uygulanmak sureti ile eksik ceza tayin edilmesi, 3-Suça konu eşyanın miktarı ve değeri, meydana gelen zararın ağırlığı, sanığın kast yoğunluğu ve suç vasfı dikkate alınarak 5237 sayılı TCK'nın 61. maddesi uyarınca temel ceza belirlenirken alt sınırdan uzaklaşılması gerektiğinin gözetilmemiş olması, 4- Baz istasyonlarından çalınan jeneratör ve aküler nedeniyle kamu hizmetinde aksama olup olmadığı hususunun araştırılarak TCK’nın 142/5. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunun tartışılmamış olması, Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafinin...
İdare Mahkemesince verilen ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararda; yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi neticesinde düzenlenen bilirkişi raporu uyarınca, davacı şirketin ecrimisil tahakkuk tarihinde taşınmaz üzerinde baz istasyonu kullanımı için geçerli bir sözleşme bulunduğuna yönelik beyanı, üzerinde cami bulunan parselde baz istasyonunun varlığının anlaşılması ve baz istasyonunun halen mevcut olması sebebi ile ecrimisil ihbarnamesinde belirtilen 28/02/2014 - 15/08/2016 tarihleri arası taşınmaza yönelik bir işgal olduğu, davalı idare tarafından düzenlenen ecrimisil bedeli hesabında Sıhhiye semtinde yer alan Adliye Sarayı için düzenlenen baz istasyonu sözleşmelerinin ilçe ve semt gözetmeksizin birebir uygulandığı birebir emsal alınan taşınmazın Adliye Sarayında olması, Sıhhiye semtinde, Ankara'nın merkezi sayılabilecek bir yerde Bakanlıkların, Başbakanlığın, kamu ve özel kurumların, ticari binaların ve işyerlerinin bulunduğu bir alanda olması, popülasyonun yoğun olması, merkezi...
Ecrimisilin, işgal nedeniyle alınan bir tazminat olduğu, ecrimisil tutarının hesaplanmasında; taşınmazın mevkii, kullanım şekli, elde edilen gelir, altyapı, ulaşım kolaylığı gibi tüm faktörlerin etkili olduğu dikkate alındığında, ecrimisil bedelinin emsal taşınmazların güncel ve rayiç kira bedellerine göre değerlendirilmesi ve bu emsalin taşınmaza en yakın özellikleri taşıyan nitelikte olması gerekmekle birlikte; cami veya cami müştemilatlarına kurulan baz istasyonlarının ecrimisil bedellerinin hesaplanmasında işgal alanının dikkate alınmasından ziyade, baz istasyonlarının merkez ilçelerde kullanım amacı bakımından nitelik olarak sunmuş olduğu hizmetle orantılı olacak şekilde ecrimisil bedelinin belirlenmesi gerekmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ECRİMİSİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, maliki olduğu 4507 ada 39 parsel sayılı taşınmazdan 2000'li yılların başında davalının kolektör hattı geçirdiğini ve tapu sicil kaydına da kamulaştırma şerhi işlettiğini, 28.01.2009 ve 11.08.2009 tarihli dilekçeleri ile taşınmazın ne zaman kamulaştırılacağını, kamulaştırılmayacaksa şerhin kaldırılmasını talep ettiğini, en son dilekçesine en kısa zamanda gereğinin yapılacağı bildirildiği halde şerh kaldırılmadığı gibi, haksız müdahalenin sürdüğünü ileri sürerek, geriye doğru 5 yıllık şimdilik 4.000.-TL ecrimisil ile, kamulaştırmasız elatma sebebi ile şimdilik 4.000.-TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini istemiş, yargılama sırasında kamulaştırmasız elatmadan kaynaklı tazminat talebinden şimdilik vazgeçtiğini bildirmiştir....
ve manevi tazminat talebi kısmen kabul edilerek takdiren ----- manevi tazminata hükmedilmiş fazlaya ilişkin talep reddedilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir....
Öte yandan, işgal nedeniyle alınan bir tazminat olan ecrimisil tutarının hesaplanmasında; taşınmazın mevkii, kullanım şekli, elde edilen gelir, altyapı, ulaşım kolaylığı gibi tüm faktörlerin etkili olduğu dikkate alındığında, ecrimisil bedelinin emsal taşınmazların güncel ve rayiç kira bedellerine göre değerlendirilmesi ve bu emsalin taşınmaza en yakın özellikleri taşıyan nitelikte olması gerekmekle birlikte; cami veya cami müştemilatına kurulan baz istasyonlarının ecrimisil bedellerinin hesaplanmasında taşınmaz üzerindeki işgal alanının dikkate alınmasından ziyade, kullanım amacı ve verdiği hizmet esas alınmak suretiyle baz istasyonlarının merkez ilçelerde kullanım amacı bakımından nitelik olarak sunmuş olduğu hizmetle orantılı olacak şekilde ecrimisil bedelinin belirlenmesi gerekmektedir....
Öte yandan, işgal nedeniyle alınan bir tazminat olan ecrimisil tutarının hesaplanmasında; taşınmazın mevkii, kullanım şekli, elde edilen gelir, altyapı, ulaşım kolaylığı gibi tüm faktörlerin etkili olduğu dikkate alındığında, ecrimisil bedelinin emsal taşınmazların güncel ve rayiç kira bedellerine göre değerlendirilmesi ve bu emsalin taşınmaza en yakın özellikleri taşıyan nitelikte olması gerekmekle birlikte; cami veya cami müştemilatına kurulan baz istasyonlarının ecrimisil bedellerinin hesaplanmasında taşınmaz üzerindeki işgal alanının dikkate alınmasından ziyade, kullanım amacı ve verdiği hizmet esas alınmak suretiyle baz istasyonlarının merkez ilçelerde kullanım amacı bakımından nitelik olarak sunmuş olduğu hizmetle orantılı olacak şekilde ecrimisil bedelinin belirlenmesi gerekmektedir. Dava konusu işleme dayanak teşkil eden ... tarih ve ......