A.Ş. arasında akdedilen 01.01.1997 tarihli sözleşme gereğince davalılar taşınmazına baz istasyonu yapıldığını, baz istasyonlarının insan sağlığına zararlı olduğu faaliyetine son verilmesine ve kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. Davalı ... Hiz. A.Ş. vekili, yönetmelik gereğince baz istasyonu için müvekkilinin güvenlik sertifikası alarak faaliyete geçtiğini,baz istasyonunun sözü geçen yönetmelik hükümlerine göre faaliyet gösterdiğini, baz istasyonunun insan sağlığına zarar verdiği yönündeki iddiaların bilimsel dayanaktan yoksun olduğunu bildirerek davanın reddini istemiştir. Davalı ..., davayı kabul ettiğini diğer davalılar davanın reddini savunmuştur. Bir kısım davalılar davaya cevap vermemişlerdir. Mahkemece, 25.06.2010 tarihinde yapılan keşif sonucu düzenlenen elektrik mühendisi bilirkişinin 30.06.2010 tarihli raporunda “mevcut baz istasyonunun ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : BAZ İSTASYONUNUN KALDIRILMASI Taraflar arasında görülen davada; Davacı, ikamet ettiği yerin yakınında bulunan PTT bahçesine baz istasyonu kurulduğunu, baz istasyonunun kurulmasından sonra kendisi, ailesi ve komşularında hastalıklar meydana geldiğini ileri sürerek, baz istasyonunun kaldırılmasını talep etmiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, baz istasyonunun yönetmeliklere uygun olarak kurulduğu ve davacının iddiasını ispat edemediği gerekçeleri ile davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davacının temyiz itirazı yerinde değildir....
Bu nedenle baz istasyonlarının uzun vadede sağlığa zarar vereceği/verebileceği, baz istasyonlarından psikolojik olarak etkilenildiği/etkilenileceği vs. şeklindeki kanıtlanması mümkün olmayan soyut iddialarla açılan davaların dinlenmesi mümkün değildir. Somut olaya gelince; Mahkemece yapılan araştırmalar ve dosyaya ibraz edilen bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamına göre davaya konu baz istasyonunun limit değerlere ve güvenlik mesafelerine uygun olarak kurulduğu ve işletilmekte olduğu 2013/1233-3900 -3- anlaşılmaktadır. Ayrıca baz istasyonunun kararın gerekçesinde belirtilen soyut değerlendirmeler dışında davacıların sağlığına zarar verdiği bilimsel delillerle de kanıtlanamadığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir....
Sağlığa zarar verdiği iddiası dışında baz istasyonlarının sertifikada belirtilen limit değerlere ve güvenlik mesafesine uygun olarak kurulmadığı, başlangıçta uygun kurulsa dahi sonradan sertifikadaki limit değer ve güvenlik mesafelerine aykırı davranıldığı gerekçesi ile kaldırılmasına ilişkin talep ve itirazların ilgili mevzuat gereğince BTK’ya yapılması gerekmektedir. Bu kurumun uygulamalarına ve kararlarına karşı da idari yargıda dava açılmalıdır. Keza davacı, baz istasyonunun limit değerlere ve güvenlik mesafelerine uygun olmasına rağmen zararlı olduğunu iddia ediyorsa, idari yargıda idareye karşı yönetmeliğin iptali davası açması gerekir. Adli yargıda görülecek davalarda ise davanın kabul edilebilmesi için öncelikle baz istasyonunun yönetmelikte belirtilen limit değerlere uygun bulunmadığı ve sağlığa zarar verdiğine ilişkin iddiaların kanıtlanması gerekir....
nin duruşma talebinin masraf yatırılmadığından reddine karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, sağlığa zarar verdiği iddiası ile davalı GSM şirketlerine ait baz istasyonlarının kaldırılması isteğine ilişkindir. Davalı, kurulu olan baz istasyonunun sağlığa zararı olmadığını, açılan davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacılar vekili temyiz etmiştir. Bu tür davaların Türk Medeni Kanununun 737. maddesi gereğince komşuluk hukuku hükümlerine göre çözümlenmesi gerektiğinden adli yargıda görülmesi gerekir....
Bu nedenle baz istasyonlarının uzun vadede sağlığa zarar vereceği/verebileceği, baz istasyonlarından psikolojik olarak etkilenildiği/etkilenileceği vs. şeklindeki kanıtlanması mümkün olmayan soyut iddialarla açılan davaların dinlenmesi mümkün değildir. Somut olaya gelince; mahallinde yapılan keşif sonrası düzenlenen 12.05.2011 tarihli raporda baz istasyonunun yönetmelikte belirlenen limit değerler içerisinde çalıştığı belirlenmesine rağmen güvenlik sertifikasında belirtilen güvenlik mesafesine uygun faaliyet gösterip göstermediği konusunda raporda bir açıklama bulunmamaktadır....
Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki “el atmanın önlenmesi (baz istasyonunun kaldırılması)” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İzmir 2.Asliye Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 6.10.2011 gün ve 2010/604 E. 2011/377 K.sayılı kararın incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 4.Hukuk Dairesinin 12.12.2011 gün ve 2011/14810-13350 sayılı ilamı ile bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir. TEMYİZ EDEN : Davalılar AVEA İletişim Hizmetleri AŞ. ve Gediz Elektrik Dağıtım AŞ vekili HUKUK GENEL KURULU KARARI Hukuk Genel Kurulunca incelenerek dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü: Dava, sağlığa zararlı olduğu ileri sürülen baz istasyonunun kaldırılması istemine ilişkindir....
Bu nedenle; tek başına ölçüm sonuçlarının düşük olması, baz istasyonunun zarar doğurmayacağı anlamına gelmeyeceğinden, ölçüm değerlerinin yanı sıra diğer koşulların bu bağlamda, tesisin kurulduğu yerin yerleşim yerlerine, okula, çocuk parkına ve davacıların evine olan yakınlığı ile davacıların ailesi ile birlikte evlerinde uzun süreli oturduklarının da göz önünde tutulması gerektiği de gözetilerek, dava konusu baz istasyonunun işletilmesinin çevre sakinlerine, dolayısıyla davacılara zarar verip vermediğinin araştırılması gerekir..." biçiminde baz istasyonu tesis eden ve işletenin sorumluluğunun kapsamı açıklanmıştır. Somut olayda; dava, çekişmeli baz istasyonuna 19.40 metre uzaklıkta ikamet eden ..., 31 metre mesafede oturan ... ve 33 metre uzaklıktaki binada bulunan ... tarafından açılmış ise de, davaların ayrılarak eldeki davanın davacısının ... olduğu; dava konusu baz istasyonunun davalı ...ne ait olup, sokak aydınlatma direği üzerine kurulduğu anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, ortak yere yapılan müdahalenin men'i, baz istasyonunun kaldırılması ve eski hale getirme istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı .... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacılar vekili dava dilekçesinde; davalı yönetimin Kat Mülkiyeti Yasası'na aykırı olarak anataşınmazın ortak yerlerinden olan çatıyı, Avea İletişim Hizmetleri AŞ. ile yaptığı sözleşme gereğince baz istasyonu kurulması için kiraya verdiğini belirterek müdahalenin önlenmesini, baz istasyonunun kaldırılmasını ve eski hale getirilmesini istemiş; mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir....
Davalı ...Ş. vekili, yönetmelik gereğince baz istasyonu için müvekkilinin güvenlik sertifikası alarak faaliyete geçtiğini, baz istasyonunun sözü geçen yönetmelik hükümlerine göre faaliyet gösterdiğini, baz istasyonunun insan sağlığına zarar verdiği yönündeki iddiaların bilimsel dayanaktan yoksun olduğunu bildirerek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, karar davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Baz istasyonları, 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanununun 37. maddesi gereğince BTK tarafından bu konuyu düzenleyen Yönetmelikteki yer, ölçü ve limit değerlere göre verilen güvenlik sertifikası gereğince kurulan, günümüzde haberleşme ve iletişimin sağlanmasında önemli bir yeri olan, genel olarak alıcı/verici antenleri sayesinde elektromanyetik dalgaları (sinyalleri) alma ve gönderme işlemi yapan sistemlerdir....