Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 12.03.2020 Tarih, 2017/11- 36 Esas ve 2020/290 Karar sayılı ilamında; kefil olunan gayrinakdi kredi nedeniyle asıl borçlunun yükümlülüklerinin kefilin kendi hakkında da uygulanacağını genel bir ifade ile kabul etmesinin, kefili, teminat mektubu bedelini depo etme yükümlülüğü altına soktuğunu iddia etmenin, kanun koyucunun kefili koruma amacı ile çeliştiğine, zira kefaletin kendisi tıpkı depo gibi bir teminat olduğundan ve kefil açıkça teminat mektubunun bedelini ayrı bir garanti sözleşmesi ile garanti etmedikçe kefilin iradesinin dar olarak yorumlanmasının uygun olacağına, bu durumda davacının müteselsil kefil olarak imzaladığı sözleşmede açıkça teminat mektubunun bedelini depo etme yükümlülüğü bulunmadığından depo talebinden kefilin sorumlu olmadığının kabulü gerektiğine karar vermiştir....
Bankası A.Ş. … Şubesince davacı Şirket adına düzenlenen ve Toprak Mahsulleri Ofisinin muhtelif şubeleriyle yapılan vadeli hububat alımı sözleşmeleri için, davacı Şirket tarafından birden fazla kullanılan teminat mektubunun, birden fazla kullanımı nedeniyle, davacı Şirketin adı geçen Banka Şubesindeki hesabından kesilip, anılan Banka Şubesince beyan edilerek ödenen 1.126.169.550.- lira damga vergisinin iadesi talebiyle Maliye Bakanlığına yapılan başvurunun reddine ilişkin işlemin iptali ile fazladan ödenen tutarın yasal faiziyle birlikte iadesine hükmolunması ve bu işlemin dayanağı olan Maliye Bakanlığının ... tarih ve 34613 sayılı yazısının iptali istemiyle açılan davayı; Toprak Mahsulleri Ofisi Genel Müdürlüğünün başvurusu üzerine, Maliye Bakanlığınca verilen mukteza, idari davaya konu edilebilecek kesin ve yürütülmesi zorunlu bir işlem olmadığından; davanın bu kısmının, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 15'inci maddesinin 1'inci fıkrasının (b) bendi uyarınca reddi icap ettiği...
Teminat süresi sona eren ve tazmin edilmeyen teminat mektubu nedeniyle risk oluşması mümkün değildir. Bahse konu teminat mektubunun süresi ise dava tarihinden sonra sona erdiği anlaşıldığından teminat mektubu bedelinin depo edilmesine yönelik talep bakımından dava konusuz hale gelmiştir. Bu nedenle mahkemece 112.000-TL bedelli teminat mektubu yönünden depo talebi konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi yerine davanın teminat mektubu yönünden de kabulüne karar verilmesi doğru olmamıştır. Diğer taraftan HMK'nun 331.maddesi hükmü gereği; Davanın konusuz kalması halinde, davanın esası hakkında bir karar verilmesine gerek bulunmayan hallerde, hakim davanın açıldığı tarih itibariyle tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerini takdir ve hükmeder."...
İflas Müdürlüğü'ne) nakit alacak tutarı olarak kaydettirdiğini, bilirkişinin banka kayıtlarını incelediği halde adı geçen teminat mektuplarının tazmin edildiğini fark etmediğini, dava ikame edildikten sonra iade edilen davaya konu 08.10.2015 tarihli ... numaralı 79.222.23-TL'lik teminat mektubu ve 2.580,00-TL' lik çek taahhüt bedeline konu çekler iade edildiğinden bunlara ilişkin depo talebini içerir davanın reddine değil, davanın konusuz kaldığına karar verilmesi gerektiğini belirterek, kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Açılan dava, genel kredi ve teminat sözleşmelerine dayanarak gayri nakdi alacağın depo edilmesi, tazmin edilmesi halinde ise davalılardan tahsili istemine ilişkindir. İİK 194.madde uyarınca müflisin davacı ve davalı olduğu hukuk davaları durur ve ancak alacaklıların ikinci toplanmasından on gün sonra devam olunabilir. Yine İİK 230. maddeye göre İflas idaresi, her alacak iddiasını tetkik ederek kabul veya reddeder....
yargılama giderleri ve vekalet ücretine mahkum ettiğini,dosya kapsamı incelendiğinde görüleceği üzere , müvekkili şirketin davanın açılmasında herhangi bir kusuru bulunmamadığı, gerek bankaya gerekse davalı şirkete teminat mektubunun iadesi hususunda başvurduğu , ancak net bir bilgi alamadığı,bankaya yazılan müzekkere cevabında da görüleceği üzere teminat mektubunun davalı tarafından ne zaman ve ne şekilde iade edildiğinin net olmadığı ,kaldı ki; bir an için mektubun iadesinin yapıldığı düşünülse dahi banka tarafından iade edilmediği bildirilmiş ve risk çıkışı banka tarafından yapılmadığı,bu durumda müvekkiline atfedilecek bir kusur bulunmadığı,bu nedenle müvekkili şirket aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülmüştür....
Başvuruya eklenen teminat mektubu ve teyit yazısının sahte olarak düzenlendiği anlaşılmaktadır. Bu nedenle bankaca 15.11.2017 tarihli yazı ile teminat mektubu aslının 24.08.2017 tarihinde bankaya iade edilmesi nedeniyle riskin kapatıldığı ve ödeme yapılmayacağının bildirildiği görülmüştür. Davalı bankaca, lehtara teslim edilen teminat mektubunun, muhataba teslim edilmediği, lehdar tarafından da bankadan teyit istenmeden ve teminat mektubu aslı alınmadan, teminat mektubunun iade edildiğinin ileri sürülmesi karşısında, banka ile muhatap arasında geçerli bir garanti sözleşmesinin kurulduğundan söz edilemez. Teminat mektubunun davacının elinden rızası dışında çıktığı olgusu da kanıtlanmamıştır. Bu durumda, bankaca teminat mektubunun doğrudan muhataba teslim edilmemesi ve lehtara teslim edilen mektubun bir süre sonra aslının iade edilmesi nedeniyle geçerli bir garanti sözleşmesi ilişkisinden söz edilemeyeceğinden, davacının, bu mektuba dayanarak tazmin talebinde bulunması mümkün değildir....
Şti tarafından dosyaya sunulan 22/08/2014 tarihli 88.000,26 USD bedelli teminat mektubunun paraya çevrilmesi ve mahkeme veznesine depo edilmesine ilişkin talebi ise reddedilmiştir. Davacı taraf reddedilen talep yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur. Dosya arasında bulunan 22/08/2014 tarihli kesin teminat mektubunun incelenmesinde, yerel mahkemenin 2013/32 Esas sayılı dosyasında alınmış ihtiyati haciz kararına istinaden verildiği anlaşılmaktadır. Kesin teminat mektubunun mahkeme tarafından paraya çevrilmesi ve mahkeme veznesine depo edilmesi ancak ilamın icrası kapsamında mümkün olup, yerel mahkemenin böyle bir yetkisi bulunmamaktadır. Bu nedenle mahkemece kesin teminat mektubunun paraya çevrilerek mahkeme veznesine depo edilmesi talebinin reddine karar verilmesi yerinde olmuştur....
DAVA : Banka Teminat Mektubunun Hükümsüzlüğünün Tespiti DAVA TARİHİ : 27/05/2021 KARAR TARİHİ : 09/11/2021 KARAR YAZIM TARİHİ : 29/11/2021 Mahkememizde görülmekte olan Banka Teminat Mektubunun Hükümsüzlüğünün Tespiti davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 22.10.2002 tarihli ... Bankası A.Ş. tarafından düzenlenen 95010000941 numaralı 1.125 TL bedelli süresiz teminat mektubunun iadesi, mümkün olmadığı takdirde hükümsüzlüğünün tespitine karar verilmesini, davacının ekonomik olarak her yıl bankaya komisyon ücreti ödemesi sebebiyle hukuken korunmaya değer güncel menfaatinin zedelenmiş olması, davalının ihtiyati haciz sebebiyle zarara uğramadığı için hukuken korunmaya değer bir menfaatinin kalmaması, dava dışı borçlunun teminat mektubunun nakde çevrilmesini talep etme hakkının zamanaşımına uğraması sebepleriyle, ......
A.Ş vekilinin istinaf isteminin esastan kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kısmen kabulü ile toplam 1.022.484,72 TL teminat mektubu bedelinden nakde dönüşen ve iade edilen 660.000,00 TL bedelli teminat mektubu düşüldükten sonra kalan 362.484,68 TL bedelin davalılardan müteselsilen tahsil edilerek davacı banka nezdinde faiz getirisi olmayan bir hesapta depo edilmesine, nakde dönüşen 349.448,16 TL teminat mektubu bedelinin nakde dönüştüğü 04.03.2016 tarihinden itibaren davacı bankanın orta ve uzun vadeli kredilere uyguladığı en yüksek faiz oranının % 50 fazlası üzerinden temerrüt faizi ve faizin % 5 gider vergisi uygulanmak suretiyle davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiştir. Karar, davacı vekili, davalı Aynes Gıda Sanayi ve Ticaret A.Ş. vekili ve katılma yoluyla davalılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir....
İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalı banka yönünden teminat mektubunu ödeme yükümlülüğünün zamanaşımına uğradığını, bankalar kanunu yönünden teminat mektubunun kredi sayıldığını, mektup alacaklısının on yılı aşkın süredir herhangi bir talepte bulunmadığını, davanın teminat mektubunun hükümsüz hale geldiğinin tespiti için açıldığını, muhatabın ikili ilişki içinde bulunulan banka olduğunu, teminat mektubunun iadesine ilişkin talepleri bulunmadığını, ihale makamının nakde çevirme talebi bulunması halinde banka ödeme yaptığında ödediği bedeli müvekkilinden talep edeceğini, bu durumda hükümsüz kalma davasının muhatabının davalı olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir. HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ Dava, teminat mektubunun hükümsüz kaldığının tespiti ve kayden iadesi istemine ilişkindir....