ederek müvekkilinin maaş hesabına konulan blokenin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
KARAR Davacı, davalı bankadan kredi kullandığını, ekonomik durumunun bozulması nedeniyle borcunu ödeyemediğini, kamu emeklisi olması nedeniyle almakta olduğu emekli maaşına bankaca bloke konulduğunu ve maaşının tamamının banka tarafından kesildiğini, bankanın yaptığı işlemin haksız olduğunu belirterek hesabına konulan blokenin kaldırılmasını ve şimdiye kadar maaşından yapılan 9.350 TL kesintinin davalıdan tahsiline karar verilmesini işlemiştir. Davalı, davacının 19.12.2011 tarihinde kullandığı krediyi ödeyememesi üzerine borcun tahsili için yapılan icra takibine istinaden ödeme emrinin 19.9.2012 tarihinde tebliğ edildiğini ve itirazsız kesinleştiğini, davacının 20.9.2013 tarihli muvafakati ile maaş hesabına bloke konulduğunu ve emekli maaşından kesinti yapıldığını savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne, hesaba konulan blokenin kaldırılmasına ve 9.350 TL'nin davacıya iadesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Bilişim suçu HÜKÜM : Mahkumiyet Gereği görüşülüp düşünüldü: Sanığın hesabına para aktarıldığını öğrendiğinde Ağrı Garanti Bankası şubesine başvurup, banka müdürüne paranın kendisine ait olmadığını ve yanlışlıkla yattığını beyan ettiğini, müdürün ise paraya bloke koyup gereğinin yapacağını söylediğini, parayı da çekmediğini savunması karşısında, blokenin hangi tarih ve saat itibariyle konulduğu ve blokenin sanığın müracaatı ile yapılıp yapılmadığı araştırılıp sonucuna göre, mağdurun banka hesabına internet bankacılığı aracılığıyla girilip paranın banka hesabına transfer edilmesi şeklindeki sanığın eyleminin, TCK.nun 142/2-e madde ve fıkrasında düzenlenen bilişim sistemlerinin kullanılması suretiyle hırsızlık suçunu oluşturup oluşturmadığının tartışılması gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması, Kabul ve uygulamaya göre ise; Sanık hakkında kurulan hükümde doğrudan hükmedilen...
Dava, tüketici kredi sözleşmesi geri ödemeleri nedeniyle davacının bankadaki (emekli) maaş hesabına konulan blokenin kaldırılması ve çekilen miktarların iadesi istemine ilişkin olup, mahkemece kabule dair verilen kararda kredi taksitlerinin emekli maaşına yatırılan paradan tahsil edileceğine ilişkin davalıya verilmiş bir talimatın mevcut olmadığından bahsedilmişse de davalının temyiz ekinde sunduğu 01/02/2013 tarihli belgede davacının, 01/02/2013 tarihinde imzaladığı tüketici kredisi sözleşmesi tahtında kullandığı 15.000,00 TL tutarlı 60 ay vadeli kredinin taksit tutarlarının banka nezdindeki (...)38 nolu mevduat hesabında bulunan tutarlardan tahsil edilmesini talep ettiği görülmektedir....
Şti. ile davalı banka arasında akdedilen 30.11.2017 tarihli genel kredi sözleşmesini müteselsil kefil sıfatıyla imzalamış olması sebebiyle işbu kredi sözleşmesinden doğan alacağın tahsili için davacı kefilin mevduat hesabına 04.10.2018 tarihinde bloke koyduğu, bloke konulan miktarın 618.220,90- TL olduğu, dava açıldıktan sonra blokenin davalı tarafından kaldırıldığı ve hesapta bulunan bu paranın 22.06.2020 tarihinde davacıya iade edildiği, dosya kapsamı ile sabit olup, taraflar arasındaki ihtilafın konkordato sürecinde bulunan davacının mevduat hesabına konulan bloke konulmasının İcra İflas Kanunu ve taraflar arasında akdedilen sözleşmeye uygun olmadığı noktasında toplandığı anlaşılmıştır....
Şti. ile davalı banka arasında akdedilen 30.11.2017 tarihli genel kredi sözleşmesini müteselsil kefil sıfatıyla imzalamış olması sebebiyle işbu kredi sözleşmesinden doğan alacağın tahsili için davacı kefilin mevduat hesabına 04.10.2018 tarihinde bloke koyduğu, bloke konulan miktarın 618.220,90-TL olduğu, dava açıldıktan sonra blokenin davalı tarafından kaldırıldığı ve hesapta bulunan bu paranın 22.06.2020 tarihinde davacıya iade edildiği, dosya kapsamı ile sabit olup, taraflar arasındaki ihtilafın konkordato sürecinde bulunan davacının mevduat hesabına konulan bloke konulmasının İcra İflas Kanunu ve taraflar arasında akdedilen sözleşmeye uygun olmadığı noktasında toplandığı anlaşılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen davada Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 13/03/2014 tarih ve 2013/777-2014/149 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, müvekkilinin davalı banka nezdinde emekli maaş hesabı bulunduğunu, kredi borcunun ödenmemesi nedeniyle maaş hesabına herhangi bir bilidirim yapılmadan bloke konulduğunu, sözleşmedeki rehin ve temlike ilişkin hükümlerin haksız şart niteliğinde olduğunu ileri sürerek, blokenin kaldırılmasını ve haksız olarak kesilen 8.039,28 TL'nin faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....
Maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda; Dava; davacının, davalı banka nezdinde bulunan emekli maaş hesabına bireysel kredisi sözleşmesi uyarınca banka tarafından konulan blokenin kaldırılması, yapılan kesintilerin istirdadı istemine ilişkindir. Mahkemece, "davanın kabulüne,1.000,00 TL nin dava tarihinden 26.455,75- TL nin ise ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine, emekli maaşına konulan blokenin kaldırılmasına," şeklinde karar verilmiş, karar davalı vekili tarafından süresi içerisinde istinaf edilmiştir. Kredi borcunun maaş hesabını kapsayacak şekilde mevcut tüm banka nezdindeki alacaklardan ve hesaplardan takas mahsup yoluyla tahsil edilmesine ilişkin bankaya muvafakat ve yetki verilmesi durumunda verilen bu muvafakatin sözleşme serbestisi içerisinde değerlendirilmesi gerektiğinden haksız şart olarak nitelendirilme imkanı bulunmamaktadır....
Taraflar arasındaki blokenin kaldırılması ve istirdat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I.DAVA Davacı vekili; davalı tarafından müvekkilinin, emekli maaş kartına bloke konulduğunu, 5510 Sayılı Kanun m. 93'e göre emekli maaşının haczedilemeyeceğini ve maaş üzerine konulan blokenin hukuka aykırı olduğunu belirterek emekli maaşına konulun blokenin kaldırılmasını talep etmiştir....
Mahkemece davanın kısmen kabulü ile davacının emekli maaşından haksız olarak kesildiği anlaşılan toplam 10.981,89 TL’nin, davalı bankanın temerrüde düştüğü 28/03/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davalı banka nezdinde bulunan davacıya ait maaş hesabı üzerine davalı tarafça konulan blokenin kaldırılmasına, anılan blokenin kaldırılmış haliyle davacıya maaşının ödenmesine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacı eldeki dava ile bir kısım kredileri dolayısıyla davalı tarafından emekli maaşının yattığı banka hesabına bloke konulduğunu, 2012 yılı Ağustos ayından bu yana tüm maaşının kesildiğini ileri sürerek blokenin tümüyle kaldırılmasına ve 2012 yılı Ağustos ayı ile 2013 yılı Mart ayı dahil ödenmeyen 12.000,00 TL maaş alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş, davalı davacı ile aralarındaki Genel Nakdi ve Gayri Nakdi Kredi Sözleşmesi’nin 70. ve Bankacılık Hizmetleri Sözleşmesi’nin 11. maddesi...