Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı, baba adının düzeltilmesini istediğine göre, çoğun içinde azı da vardır kuralı uyarınca düzeltme isteminin tespiti de kapsayacağı dikkate alınarak dosyada bulunan ve toplanacak kanıtlara göre koşulları oluştuğu takdirde davacının babası ... ile ...'in aynı kişi olduğunun tespitine karar verilmesi ile yetinilmesi gerektiği dikkate alınmadan yerinde olmayan gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmesi, 2-Davalı ...'in isminin karar başlığında gösterilmemesi, Doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 21.06.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    nın veraset ilamına göre tüm mirasçıları davaya dahil edilerek, çoğun içinde az da vardır kuralı gereğince düzeltme isteminin tespiti de kapsayacağı dikkate alınarak kanıtlar toplanıp oluşacak sonuca göre ... Cumhuriyeti doğum belgesindeki İbro Kokiç ile davacının babası ...'nın aynı kişi olduğunun tespitine karar verilebileceği hususu dikkate alınmadan yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 16.06.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Davacı dava dilekçesinde özetle; miras bırakanı ve babası ...' ın doğum tarihinin 1911(1327 rumi) olduğu halde ... ilçesi, ... Köyü ... parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında doğum tarihinin rumi tarih olarak 1317 olarak yanlış yazıldığını, bu yanlışlığın hukuklarını olumsuz etkilediğini belirterek bütün bu nedenlerle dava konusu .... ilçesi, ... Köyü ... parsel sayılı taşınmazın miras bırakanı ve babası ...' a ait olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı davanın reddini talep etmiştir. Yerel mahkemece, davanın kabulü ile; ... İli, ... İlçesi, ... Köyü, Cilt No: ..., Hane No: ...'de nüfusa kayıtlı ... ve ... oğlu, ... 01.07.1911 doğumlu ... adına kayıtlı bulunan ... İli, ... İlçesi, ... Köyü, ... parsel sayılı taşınmazın malik hanesinde ... oğlu ... yazılı olduğu anlaşılmakla parsel malikinin gerçekte ve nüfus kaydında olduğu gibi ... ve ... oğlu, 01.07.1911 doğumlu ...'a ait olduğunun tespitine karar verilmiş karar davalı tarafından temyiz edilmiştir....

        un anne ve babası olmadığı yönündeki talebi, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesi kapsamına giren nüfus kaydının düzeltilmesi davası olup, asliye hukuk mahkemesi görev alanında kalmaktadır. İkinci talebi olan; ....'in, davacının gerçek babası olduğunun tespiti ise babalık davası niteliği ile aile mahkemesinin görevi kapsamındadır. Ancak, yargı yolu belirlenmesi ile Yargıtay 17.Hukuk Dairesi tarafından tüm davada aile mahkemesinin görevli kabul edildiği dikkate alınarak, nüfus kaydının düzeltilmesi ve babalık davası yargılamalarında davacının gerçek babasının .... olduğunun tespiti ile kaydının düzeltimine ilişkin talep yönünden davanın tefrik edilerek görevli aile mahkemesinde ayrı esasa kaydedilmek suretiyle; mevcut hanedeki soybağının sonlandırılması ve annesinin tespit edilmesine ilişkin nüfus kaydının düzeltilmesi davasının bekletici mesele kabul edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekir....

          ın davacının babasının çocuğu olmadığının tespiti ile kaydının kaldırılmasını istemiştir. Mahkemece davacının babası ...'in tek çocuğu olduğunun tespitine, diğer istemlerin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde, davacının murisi babası ...'in nüfus kaydında çocukları olarak kayıtlı bulunan... ve Firdevs'in babasının cocukları olmadığını, anne Hatice'nin davacı 5 yaşında iken evi terkettiğini...ve ..terk olayından sonra anne Hatice'nin başka kişilerle birlikte olan çocuklarını, halen devam etmekte olan resmi evliliği içinde doğmuş gibi yazdırdığını bildirerek ...ve ...'ın davacının babası ... ile aralarındaki soybağı ilişkisinin kaldırılmasını istemiş, mahkemece davacının babası ...'in tek çocuğu olup başka çocuğu olmadığının tespitine, diğer istemlerin reddine karar verilmiştir....

            Somut olayda, borçlu, icra mahkemesine başvurusunda, takibe konu senedin aralarındaki ticari ilişki nedeniyle lehdara ödendiğini, takip alacaklısının da anılan kişinin babası olduğunu, borcun ödendiğini bildiği halde kötüniyetle takibe başladığını belirttiğine göre, alacaklının, lehdarın babası olması durumunda, yukarıda açıklanan TTK.nun 687/1.maddesi gereğince, lehtara yapılan ödeme def'inin alacaklı hamile karşı da ileri sürülebileceğinin kabulü gerekir. O halde, mahkemece, alacaklının, lehdarın babası olduğu iddiası araştırılarak, babası olduğunun tespiti halinde ödeme itirazının esasının incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile itirazın reddi isabetsizdir. SONUÇ  : Borçlunun  temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13/06/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Özetle; nüfus kayıtlarında T1 kayıtlarının mevcut olmadığı, davacının babası ile ilgili muris arasındaki bağın nüfus kayıtlarından tespit edilemediği ancak aynı hane kayıtlarında Hüseyin ismine Hüseyin ve Hatice oğlu 15/04/1929 doğumlu Ahmet, Hüseyin ve Hatice kızı 01/04/1931 doğumlu Emine Doğan, Hüseyin ve Hatice oğlu 15/03/1935 doğumlu İsmail Kavlakoğlu'ya ait kayıtlarda rastlanıldığı, davacının babasının nüfus kayıtlarında Hüseyin ve Hatice oğlu olduğunun belirtilmesine rağmen anne ve baba ile irtibatının bulunmadığı anlaşılmıştır. Davacı; babası T3'nun babasının; T1 (İsmail ve Kezban oğlu 1901 doğumlu) olduğunun tespiti ve buna uygun olarak nüfus kaydının düzeltilmesini istemektedir....

              'in babası ... olduğu, halk arasında ... olarak bilindiği, taşınmazın tapu kaydındaki ... mirasçıları şeklindeki kaydın ... mirasçısı ... mirasçıları olarak tashihi ile veraset ilamındaki mirasçılar adına tapuya tesciline karar verilmesi istemine ilişkindir. Davalı ... vekili davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne, ...'nin ... ... olduğunun tespiti ile taşınmazın ... ... mirasçıları adına tesciline karar verilmiştir. Hükmü, davalı idare vekili temyiz etmiştir. Dava, tapu kaydına yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi istemine ilişkindir. Taşınmazların, kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet hakkı sahibinin isim, soyisim, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme davalarının kaynağını oluşturur. Bu tür davalarda kimlik bilgileri düzeltilirken, taşınmaz malikinin değişmemesi diğer bir anlatımla mülkiyet aktarımına neden olunmaması gerekir....

                in babası olduğunun tespiti ile nüfusa tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm dahili davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlar ile yasal gerektirici nedenlere göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usule ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 15.02.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı dava dilekçesinde kayıtlarda soyadı bulunmayan babası .... soyadının "...." olduğunun tespiti ile nüfusa tescilini istemiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlar ile yasal gerektirici nedenlere göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usule ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 21.9.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu