Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

in babası olduğunun tespiti, nafaka ve manevi tazminata hükmedilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava, Türk Medeni Kanununun 301. ve devamı maddeleri uyarınca anne tarafından açılan babalığın tespitine ilişkin olup davanın kamu düzenini ilgilendirmesi bakımından kuşku ve duraksamaya neden olmaksızın soybağının doğru olarak tespiti zorunludur. Somut olayda, ... Üniversitesi Tıp Fakültesinin 22.01.2014 tarih 10811 sayılı raporuna dayanılarak babalığın tespitine karar verilmiş ise de, rapor heyet raporu olmayıp iki hekim tarafından düzenlenmiştir....

    Mahkemece, 23.477,83 TL maddi tazminat ve 12.500,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 17.09.2012 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine, fazlaya ilişkin taleplerin ise reddine karar verilmiştir. Karar tarihinde yürürlükte bulunan ...’nin 10/4.maddesine göre manevi tazminat davasının, maddi tazminat veya parayla değerlendirilmesi mümkün diğer taleplerle birlikte açılması durumunda; manevi tazminat açısından avukatlık ücreti ayrı bir kalem olarak hükmedilir. O halde, davacının maddi ve manevi tazminat istemi nedeniyle ayrı ayrı vekalet ücreti takdir edilmesi gerekirken, maddi ve manevi tazminat olarak hükmedilen miktarın tamamı üzerinden vekalet ücreti takdir edilmesi hatalı olmuştur. Mahkemece, yukarıda belirtilen maddi ve hukuksal olgular gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır....

      Mahkemece, SGK aleyhine açılan davanın reddine, Davacı lehine 48.808,82 TL maddi ve 15.000 TL manevi tazminatın olay tarihinden faiziyle davalı ...’dan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 10/4.maddesine göre manevi tazminat davasının, maddi tazminat veya parayla değerlendirilmesi mümkün diğer taleplerle birlikte açılması durumunda; manevi tazminat açısından avukatlık ücreti ayrı bir kalem olarak hükmedilir. O halde, davacının maddi ve manevi tazminat istemi nedeniyle ayrı ayrı vekalet ücreti takdir edilmesi gerekirken, maddi ve manevi tazminat olarak hükmedilen miktarın tamamı üzerinden vekalet ücreti takdir edilmesi hatalı olmuştur. Mahkemece, yukarda belirtilen maddi ve hukuksal olgular gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O halde, davacı vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır....

        B- Bölge İdare Mahkemesi Kararının, Davacılardan …'in Manevi Tazminat İsteminin Kısmen Kabulüne, Kısmen Reddine İlişkin Kısmının İncelenmesi: Manevi tazminat, kişinin malvarlığında meydana gelen eksilmeyi gidermeye yönelik bir tazmin aracı değil, manevi değerlerinde bir eksilme meydana gelen ve yaşama sevinci ve zevki azalan kişinin manen tatminini sağlamaya yönelik bir tazmin aracıdır. Manevi zararın başka türlü giderim yollarının bulunmayışı veya yetersiz kalışı manevi tazminatın parasal olarak belirlenmesini zorunlu kılmaktadır. Manevi tazminat, olay nedeniyle duyulan elem ve ızdırabı kısmen de olsa hafifletmeyi amaçlar....

          Mahkemece, davanın maddi tazminat yönünden kısmen kabulüne,manevi tazminat yönünden ise kabulüne karar verilmiş, hüküm; davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili; davalının sevk ve idaresindeki araçla seyir halinde iken yaya olarak karşıdan karşıya geçmekte olan davacıya çarparak yaralanmasına sebebiyet verdiğini belirterek, oluşan maddi ve manevi zararın tazmini isteminde bulunmuştur. Davalı vekili; davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece; davaya konu kaza nedeniyle davacının %2.2 oranında sürekli maluliyeti oluştuğu, davalı sürücünün %25 oranında, davacı yayanın ise %75 oranında kusurlu olduğu kabul edilerek maddi tazminat talebi yönünden kusur indirimi yapılmak suretiyle davanın kısmen kabulüne, manevi tazminat yönünden ise indirim yapılmaksızın istemin kabulüne karar verilmiştir....

            Mahkemece davanın asıl davada davalı ... için 7.000,00 TL manevi tazminatın kabulüne maddi tazminat talebinin reddine, birleşen davanın reddine karar verilmiş, hüküm, asıl dava davalısı Ufuk tarafından temyiz edilmiştir. Dava maddi manevi tazminat talebine ilişkindir. Davacı, asıl ve birleşen davalarda asıl dava davalısı Ufuk'a ait taşınmazı satın almasına rağmen birleşen dava davalısı ...'in taşınmazı boşatmaması nedeniyle uğramış olduğu maddi ve manevi zararların tazminini istemektedir....

              Davaya konu edilen maddi tazminatın kabulü ve manevi tazminatın kısmen kabulüne ilişkin mahkeme ilk hükmünün, sadece davacı vekili tarafından ve manevi tazminatla sınırlı biçimde temyizi üzerine, Dairemizce sadece manevi tazminatın miktarı yönünden hüküm bozulmuş; davacı ve davalı tarafça temyize konu edilmeyen maddi tazminat yönünden mahkemenin ilk hükmü kesinleşmiştir. Bozmaya uyarak yeniden yargılama yapan mahkemece, bozmaya konu edilmediği için kesinleşmiş olan maddi tazminat yönünden, yeniden hüküm tesisine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken, maddi tazminat ile fer'ileri için yeniden hüküm tesis edildiği; mahkeme ilk hükmünden sonra ilamın icraya konulması üzerine, davalı ... tarafından hükmedilen maddi tazminat ile fer'ilerinin icra dosyasına ödendiği görülmektedir....

                Bu durumda mahkemece; HMK'nın 31. maddesinde düzenlenen hakimin davayı aydınlatma ödevi doğrultusunda, davacılar vekiline talep edilen manevi tazminat hususunda; hangi davacı için ne kadar manevi tazminat talep edildiği ve hangi zarar nedeniyle ne kadar manevi tazminat talep edildiğinin açıklattırılması ve sonucuna göre her bir talep hakkında karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi doğru görülmemiştir. 4-Birleşen davada davacı işleten ... araç hasarı nedeniyle maddi tazminat ve 2.500,00 TL manevi tazminat isteminde bulunmuş, mahkemece manevi tazminat isteminin kabulüne karar verilmiştir. Söz konusu kazada davacı ... ...'ın aracında hasar meydana geldiği, başkaca zararının bulunmadığı gözetilerek manevi tazminat isteminin reddine karar verilmesi gerekirken davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir. 5-Bozma neden ve şekline göre davalı ...'...

                  -TL.nin istirdadını ve duyulan üzüntü için 10.000.-TL.manevi tazminatın tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili savunmasında, davacının kendisi ile birlikte kefil olan kızı ile beraberce sözleşmeyi imzaladığını, ödeme emri tebliğine itiraz edilmediğini beyan ederek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, imza inkarı üzerine yapılan bilirkişi incelemesi sonucu, sözleşmedeki imzanın davacıya ait olmadığının belirlendiği gerekçesiyle davacının borçlu olmadığının tespitine, tahsil olunan 780.-TL.nin istirdadına, manevi tazminat isteminin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....

                    Akdeniz Hastanesi Sağlık Hizmetleri A.Ş. yönünden, davacıların maddi ve manevi tazminat taleplerinin kabulü ile toplamda 116.857,44 TL maddi tazminat ile 80.000,00 TL manevi tazminatın faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacılara verilmesine, karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacılar, murisleri ...’ın davalı doktorun kontrolünde diğer davalı şirkete ait hastanede sezaryenle doğum yaptıktan sonra davalıların kusurlı davranışları nedeniyle vefat etmesi sonucu zarar gördüklerini ileri sürerek maddi ve manevi tazminat istemli eldeki davayı açmışlardır. Mahkemece, davalı şirket yönünden açılan maddi ve manevi tazminat talebinin kabulü ile toplamda 116.857,44 TL maddi tazminat ile 80.000,00 TL manevi tazminatın faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacılara verilmesine, diğer davalı ... yönünden açılan davanın reddi ile kendisini vekil ile temsil ettiren bu davalı lehine 1.980,00 TL vekalet ücretine hükmedilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu