Bunu sağlayan dava ise babalık davasıdır. Babalık davası, şahsa sıkı sıkıya bağlı bir hakkın kullanımı niteliğindedir. Buna göre; Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 74. maddesi gereğince adı geçen davacılar vekilinden babalık davası ile ilgili özel yetkiyi içeren vekaletname istenmesi, bu süre içinde vekaletname verilmemesi halinde asıla kararın tebliği ile, asıl tarafından temyiz veya temyizden feragat dilekçesi verilmesi halinde dilekçe eklendikten, sonra gönderilmek üzere iadesine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesine İADESİNE, oybirliğiyle karar verildi. 07.10.2021 (Prş.)...
Bunu sağlayan dava ise babalık davasıdır. Babalık davası, şahsa sıkı sıkıya bağlı bir hakkın kullanımı niteliğindedir. Buna göre; Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 74. maddesi gereğince adı geçen davacı vekilinden babalık davası ile ilgili özel yetkiyi içeren vekaletname istenmesi, bu süre içinde vekaletname verilmemesi halinde asıla kararın tebliği ile, asıl tarafından temyiz veya temyizden feragat dilekçesi verilmesi halinde dilekçe eklendikten, sonra gönderilmek üzere iadesine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine İADESİNE oybirliğiyle karar verildi.07.10.2021 (Prş.)...
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan sebeplerle; 1- Davalı erkeğin tüm istinaf başvurusunun HMK.nun 353/1- b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2- Davalı erkek tarafından babalık davası yönünden yatırılan 80,70- TL istinaf karar harcı ve 220,70- TL istinaf başvuru harcının Hazineye irat kaydına, 3- Davalı erkek tarafından iştirak nafakası yönünden alınması gerekli 95,59- TL nispi istinaf karar harcının davalı erkekten alınarak Hazineye irat kaydına, 4- Davalı erkek tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda iştirak nafakası davası yönünden KESİN, babalık davası yönünden ise kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Babalık Davası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı vekili Av. ...’nin dosya içerisinde bulunan vekâletnamesi genel vekâletnamedir. Açıkça yetki verilmemiş ise vekil, kişiye sıkı sıkıya bağlı haklarla ilgili davaları açamaz ve takip edemez (HMK m. 74). TMK'nin 301. maddesine göre, evlilik haricinde doğan çocukla baba arasındaki soybağı hakim hükmüyle kurulabilir. Bunu sağlayan dava ise babalık davasıdır. Babalık davası, şahsa sıkı sıkıya bağlı bir hakkın kullanımı niteliğindedir....
Ancak; Babalık davası içinde istenen nafakalar davanın eki niteliğinde olduğundan harca tabi olmadığı gibi Türk Medeni Kanunu'nun 333. maddesi uyarınca babalık davası ile birlikte nafaka istenir ve hakim, babalık olasılığını kuvvetli bulursa, hükümden önce çocuğun ihtiyaçları için uygun bir nafakaya karar verebilir. Babalık davasının eki niteliğinde olup dava dilekçesinde yer almayan ve daha sonra istenen çocuk için nafaka isteklerinde ıslahtan ya da davanın genişletilmesinden söz edilemez. Mahkemece tarafların ekonomik ve sosyal durumları, ödeme güçleri, çocuğun ihtiyaçları dikkate alınarak uygun miktarda nafaka takdiri gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....
ın çocukları olduklarının tespitine karar verilmesini istemiş mahkemece babalık davasının tefrikine, soybağının reddi davasının ise kabulüne dair verilen karar davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, küçükler ...ve...un davalı ...'in çocukları olmadığı iddiası bakımından 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 286.madde kapsamında soybağının reddi, biyolojik babanın.... olduğu yönünden ise 301.madde gereği babalığın tespiti istemlerine ilişkindir. TMK’nın babalık karinesini düzenleyen 285. maddesinde, evlilik devam ederken veya evliliğin sona ermesinden başlayarak üçyüz gün içinde doğan çocuğun babasının koca olduğu karine olarak kabul edilmiştir. Buna göre, evlilik devam ederken veya evliliğin sona ermesinden başlayarak üçyüz gün içinde doğan çocuk ile o evlilikteki koca arasında soybağı kurulacaktır. TMK'nın 286. maddesinde düzenlenen babalık karinesinin çürütülmesi, soybağının reddi davası ile sağlanabilir. Koca, soybağının reddi davasını açarak babalık karinesini çürütebilir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi KAYYIM İHBAR OLUNAN DAVA TÜRÜ :Babalığın Tespiti - Nafaka Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava küçük adına kayyım tarafından açılan babalık davası ve küçük yararına nafaka tayini taleplerine ilişkindir. Kayyım..., ihbar olunan anne ... tarafından davalı ... aleyhine açılan babalık davası nedeniyle Türk Medeni Kanununun 426/2. maddesi uyarınca ...Sulh Hukuk Mahkemesinin 1999/119 esas 1999/306 karar sayılı ilamıyla küçük ...'i o davada temsil etmek üzere temsil kayyımı olarak atanmıştır. İhbar olunan anne ... tarafından açılan babalık davası, ...l. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1999/54 esas 2003/62 karar sayılı ilamıyla 18.02.2003 tarihinde açılmamış sayılmasına karar verilmiştir....
Ancak, söz konusu yanlış kaydın düzeltilmesi, soybağı davaları ile değil açılacak kayıt düzeltme davası sonucunda gerçekleşecek (MK m.39) ve bu dava her türlü delil ile ispat edilebilecektir. Gerçek annenin tespit edilmesi sonrasında ise babalık karinesine dayalı olarak babanın belirlenmesi mümkündür. TMK hükümlerine göre soybağının reddi davası ancak babalık karinesi kapsamında yer alan, dolayısıyla babalık karinesinden faydalanan çocukların soybağının ortadan kaldırılmasını ifade eden bir davadır. Babalık karinesinden faydalanma söz konusu olmaksızın kocanın nüfus kütüğüne kaydedilen çocukla koca arasında soybağının kurulması söz konusu olmadığı için böyle bir duruma çocuk ile koca arasında soybağının bulunmadığını tespitine yönelik olarak açılacak dava, soybağının reddi davası değil, yanlış kaydın düzeltilmesi amacına yönelik kayıt düzeltme davasıdır....
Anayasa Mahkemesinin iptal kararlarından sonra, çocuk tarafından veya çocuk adına açılan babalık davalarında artık herhangi bir hak düşürücü süre söz konusu değildir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 337. maddesinde, ana baba arasında evlilik birliğinin bulunmaması halinde velayetin anaya ait olacağı; 426/2. maddesinde ise yasal temsilci ile küçüğün menfaati çatıştığında küçüğe kayyım atanacağı; 301. maddesinde de, babalık davasının, Cumhuriyet Savcısı ile Hazineye, dava ana tarafından açıldığında kayyıma, kayyım tarafından açılmış ise anaya ihbar edileceği hükme bağlanmıştır. Türk Medeni Kanunu’nun 304. maddesinde babalık davasına bağlı olarak annenin mali hakları düzenlenmiştir. Anne, babalık davası ile birlikte veya ayrı ayrı olarak baba veya mirasçılarından anılan maddede sayılan mali haklarını isteyebilir. Türk Medeni Kanunu’nda, annenin 304. maddesindeki mali hakların ne zaman istenebileceğine ilişkin bir süre şartı öngörülmemiştir....
Babalığın hükmen tespiti davası ile birlikte babalığın fer’i niteliğinde olan TMK'nın 304. maddesinde yazılı ananın mali haklarına ilişkin talep ve aynı Kanunun 182. maddesinde yazılı çocuk için nafaka istekleri ayrıca harca tabi olmadığı gibi, kabul veya reddi halinde bu talepler yönünden vekalet ücretini gerektirmeyeceğinden asıl talep olan babalığın hükmen tespiti isteminin kabulü halinde davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmelidir. Davalı taraf yargılama sırasında müşterek çocuğu tanıma yoluyla nüfusuna kaydettirmiş olup bu haliyle babalık davası konusuz kalmış ve mahkemece babalık davası yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş ise de, davanın başında davacı taraf dava açmakta haklı olmakla vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davalıdan alınmasına karar verilmesi doğrudur....