WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/917 KARAR NO : 2021/1156 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ALAPLI ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/03/2021 NUMARASI : 2016/164 ESAS - 2021/104 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Taşkın Bina Yapımı Nedeniyle) KARAR : Dairemizde bulunan istinaf başvurusunun yapılan açık incelemesi sonunda; "Davacılar vekili" ile "asli müdahil (davacı) T4 vekili"nin ayrı ayrı istinaf başvuruları üzerine Alaplı Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2016/164 Esas - 2021/104 Karar sayılı kararı ile dava dosyası incelendi....

Davalı ve birleşen 2017/211 Esas sayılı dosya davacısı ... dilekçesinde; dava konusu yeri gecekondu yapmak suretiyle kullanırken 1977 yılında yarısını davacıların murisi ...’ya sattığını, 1997 yılından beri alım satıma ve rızalarına uygun olarak birlikte kullandıklarını, üç katlı binayı 1990 yılında yaptığını, davacıların gerek binanın yapımı sırasında, gerekse sonrasında bir itirazlarının olmadığını, binayı iyiniyetli olarak yaptığını, bina değerinin arsa değerinden fazla olduğunu belirterek kullandığı 150 m²’lik yerin tapunun iptali ile adına tescilini talep etmiştir. Asıl dosya davacıları, davalının iyiniyetli olmadığını belirterek açılan temliken tescil talepli davanın reddini talep etmişlerdir. 2017/211 Esas sayılı dosya 26.07.2017 tarihinde verilen kararla İstanbul Anadolu 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/588 Esas sayılı dosyasıyla birleştirilmiştir....

    Mahkemece, çekişme konusu taşınmaza davalının taşkın yapılanmak suretiyle müdahale ettiği, davalının temliken tescil isteği bakımından usulüne uygun harcını yatırarak açtığı bir dava olmadığı gerekçesiyle pencerenin kapatılması isteğinin reddine, davacı taşınmazına yapılan 6.96 m lik müdahale bakımından davanın kabulüne davalı istekleri bakımından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, tetkik hakimi ...’ın raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 26.8.2003 gününde verilen dilekçe ile tapulu taşınmaza elatmanın önlenmesi ve kal talep edilmiş, davalı da karşı davasında taşkın bina nedeniyle temliken tescil talep etmiş yapılan duruşma sonunda; elatmanın önlenmesi ve kal isteminin kabulüne, temliken tescil isteminin reddine dair verilen 27.9.2005 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı (k.davacı) ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, yerel mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 6.4.2006 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

        Bir kimsenin kendi malzemesi ile başkasının tapulu taşınmazına sürekli, esaslı ve mütemmim cüzü (tamamlayıcı parçası) niteliğinde yapı yapması halinde diğer koşullar da mevcutsa malzeme sahibi yapının bulunduğu alan ile yapının kullanılması için zorunlu arazi parçasının tescilini mülkiyet hakkı sahibinden isteyebilir. TMK’nın 724. maddesinde yapı sahibine tanınan bu hak, kişisel hak niteliğinde olup, bina sahibi ve onun külli halefleri tarafından, inşaat yapılırken taşınmazın maliki kim ise ona ya da onun külli haleflerine karşı ileri sürülebilir. Hemen belirtmek gerekir ki, taşınmaza sonradan malik olan kişiye karşı da bu kişisel hak ancak yapı sahibini bu haktan mahrum bırakmak amacıyla arsa sahibi ile el ve işbirliği içinde olduğu iddiasıyla ileri sürülebilir. Malzeme sahibinin TMK’nın 724. maddesine dayanarak tescil talebinde bulunabilmesi bazı koşulların varlığına bağlıdır; a) Birinci koşul, malzeme sahibinin iyiniyetli olmasıdır....

          Anılan yönetmeliğe uygun izin alınmaksızın ve yönetmeliğin belirlediği koşullara uygun olmayarak meydana getirilen bina 3194 sayılı Kanuna aykırı ve yıkımı gereken bina sayılır. Yasaya aykırı yapılmış bina sebebiyle bir taşınmaz için irtifak hakkı tesisi yasalara aykırılığın devamı sonucu meydana getireceğinden, imar mevzuatına uygun yapılmamış binalarda irtifak hakkı tesisi olanağı yoktur. (Yargıtay 14....

          Taşkın yapı nedeni ile yapı sahibi yıkım ve el atmanın önlenmesine karşılık temliken tescil isteğini savunma yolu ile ileri sürebileceği gibi ayrıca temliken tescil davası açmış ise çelişkili karar çıkmaması için her iki davanın birleştirilmesi veya temliken tescil davasının bekletici sorun sayılması gerekir. Haksız inşaattan (TMK mad. 724) kaynaklanan temliken tescil isteklerinin müstakil davaya konu olacağı sabit iken taşkın inşaat nedeniyle temliken tescil isteklerinin (TMK mad. 725) savunma yoluyla da ileri sürülebileceği gerek yargısal uygulamada, gerekse öğretide benimsenen kuraldır. Somut durumda, davalı vekili istinaf yasa yoluna başvuru dilekçesi ile temliken tescil davası açmış olduğunu bildirmiş olmakla, bu davanın eldeki davaya doğrudan etki ettiği nazara alınarak davaların birleştirilmesi veyahut temliken tescil davasının sonucunun bekletici mesele yapılması gerekmektedir....

          Bu kural, malzeme sahibinin, elattığı taşınmazın başkasının mülkü olduğunu bilmemesini veya beklenen tüm dikkat ve özeni göstermesine karşılık bilebilecek durumda olmamasını ya da yapıyı yapmakta haklı bir sebebinin bulunmasını ifade eder. Malzeme sahibinin tescil istemi ile açtığı davada iyiniyetin varlığı iddia ve savunmaya bakılmaksızın mahkemece re’sen araştırılmalıdır. Ne var ki, 14.02.1951 tarihli ve 17/1 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında belirtildiği gibi olay ve karinelerden, durumun özelliklerine göre kendisinden beklenen dikkat ve özeni göstermemiş olduğu açık bulunan malzeme sahibinin temliken tescil talebinde bulunması mümkün değildir. Çünkü bu gibi durumlarda kötüniyet karşı tarafın ispatı gerekmeden belirlenmiş olur. Ayrıca iyiniyet inşaatın başladığı andan tamamlandığı ana kadar devam etmelidir....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Davacı tarafından, davalılar aleyhine 15.06.2004 gününde verilen dilekçe ile temliken tescil, olmadığı takdirde Türk Medeni Kanunun 723/2 maddesi gereğince tazminat, karşılık davada müdahalenin önlenmesi ve kal istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; temliken tescil davasının reddine, karşılık davanın kabulüne, ancak Türk Medeni Kanunun 723. maddesi hükmünce bina bedelinin davalılardan tahsiline dair verilen 29.06.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar ve karşılık davacılar Metin, İsmail ve ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ..., 394 parsel sayılı taşınmaz üzerine davalıların rızasıyla iyiniyetle bina yaptığını ileri sürerek Türk Medeni Kanununun 724. maddesi gereğince temliken tescil, olmadığı takdirde Türk Medeni Kanununun 723/2 maddesi...

              Somut olayda; dava konusu taşınmaz 150 m2 yüzölçümünde üzerine 58.50 m2 bina yapılmış, 4 parsel sayılı taşınmazdır. Temliken tescil davasının davacısı olan ... 4 parsel sayılı yeri kayıt maliki ...’ın oğlu ...’tan haricen satın aldığını ileri sürmüş, bu iddiasını mahkemeye ibraz ettiği belgelerle kanıtlamıştır. Diğer taraftan mahkemece dinlenen tanıklar temliken tescil davacısı ...’nin çekişmeli taşınmazın gerçekte satın aldığı ...’a ait değil annesi olan davacının maliki olduğunu bildiğini ifade etmiştir. Az yukarıda sözü edildiği üzere, davalı ve birleştirilen davanın davacısı 4 parsel kayıt malikinin davacı ... olduğunu bildiği halde taşınmaz üzerine bina yaptığından iyiniyetli kabul edilemez. Davacının bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 29.1.2007 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                UYAP Entegrasyonu