Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Maddi tazminat yönünden; Davanın Kabulü ile;---- Maddi tazminat alacağının kaza tarihi olan ---- itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ÖDENMESİNE, Manevi tazminat yönünden; Davanın Kısmen Kabulü ile; ---- manevi tazminat alacağının kaza tarihi olan ---- itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ÖDENMESİNE, Manevi tazminattan fazla isteğin REDDİNE, Hükmedilen bedel üzerinden alınması gereken -- harçtan peşin alınanın --- nin mahsubu ile bakiye ---- davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp hazineye gelir kaydına, Maddi tazminat yönünden davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık ücret tarifesine göre takdiren----- vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp davacıya verilmesine, Manevi tazminat yönünden; davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık ücret tarifesine...

    Dava, ... sözleşmesine dayanılarak trafik sigortası şirketi ve acente hakkında açılan rücuen tazminat istemine ilişkindir. 2918 Sayılı KTK.nun 109.maddesi gereğince, Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak 2 yıl ve herhalde kaza gününden başlayarak 10 yıl içinde zamanaşımına uğrar. Dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve ceza kanunu bu fiil için daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörmüş bulunursa, bu süre, maddi tazminat talepleri içinde geçerlidir. Zamanaşımı, tazminat yükümlüsüne karşı kesilirse, sigortacıya karşı da kesilmiş olur. Sigortacı bakımından kesilen zamanaşımı, tazminat yükümlüsü bakımından da kesilmiş sayılır. Motorlu araç kazalarında tazminat yükümlülerinin birbirlerine karşı rücu hakları kendi yükümlülüklerini tam olarak yerine getirdikleri ve rücu edilecek kimseyi öğrendikleri günden başlayarak 2 yılda zamanaşımına uğrar....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, mirasbırakana teb’an açılan bağıştan rücu hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacılar, mirasbırakanları ...’ın ... ada ......

        -KARAR- Dava bağıştan rücu hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Mahkemece, taşınmazın bağış şartına uygun kullanıldığı, BK.nun 297. maddesinde belirtilen 1 yıllık hakdüşürücü sürenin geçtiği gerekçeleriyle, davanın reddine karar verilmişse de, koşullu bağışın 1989 yılında gerçekleştirildiği, murisin 1993 tarihinde öldüğü gözetildiğinde, somut olayda 818 sayılı Borçlar Yasasının 246. maddesinin uygulanacağı kuşkusuzdur. Rücu hakkı, sıkı surette şahsa bağlı haklardan olup, istisnalar dışında kural olarak mirasçılara geçmediği gibi, temlik de edilemez. 818 sayılı Borçlar Yasasıın 246. maddesi 2. fıkrası uyarınca, mirasbırakan rücu sebebini öğrendikten sonra ölürse, dava hakkı mirasçılara geçecek ve mirasçılar bu bir yıllık süreyi tamamlayabileceklerdir. Somut olayda, bu koşullar gerçekleşmemiş olup, davanın reddi, bu gerekçe ve sonuç itibari ile doğrudur. Davacı ...' nin temyiz itirazı yerinde değildir....

          in manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile, 3.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı ...'e verilmesine, fazlaya dair taleplerin reddine, davacı ...'in manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile, 3.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı ...'e verilmesine, fazlaya dair taleplerin reddine, davacı ...'in manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile, 2.500,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı ...'e verilmesine, fazlaya dair taleplerin reddine, davacı ...'in manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile, 3.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı ...'...

            Davalı ... vasisi ..., davacının rücu alacağının tabi olduğu 1 yıllık zamanaşımı süresi içinde dava açılmadığından alacağın zamanaşımına uğradığını, kazada ölenlerin alkollü sürücünün aracına bilerek bindiklerini ve müterafik kusurlu olduklarını, ölenlerin hatır için taşındığını ve tazminat miktarı belirlenirken bu hususun dikkate alınması gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davacının rücuya konu ettiği ödemeyi 27.06.2012 tarihinde yaptığı, rücu talebi için geçerli zamanaşımı süresi işlemeye başladıktan sonra 6098 sayılı TBK'nun yürürlüğe girdiği, davacının rücu alacağı için geçerli 1 yıllık zamanaşımı süresinin dava açılmadan önce dolduğu gerekçesiyle, 6101 sayılı Kanun'un 5. maddesi, 6098 sayılı TBK'nun 72. maddesi ve 818 sayılı BK'nun 60. maddesi gereği davanın zamanaşımı nedeniyle usulden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

              Davalı ... vekili CEVAP dilekçesi ile özetle: Rücu isteminin ZMMS Genel Şartlarına dayandığını ve sigorta sözleşmesinin tüketici işlemi olduğu veçhile davanın Tüketici Mahkemesinde görülmesi gerektiğini, ayrıca davalının yerleşim yerine göre Vezirköprü mahkemelerinin yetkili olduğunu, kaza tarihi itibariyle geçerli ZMMS Genel Şartlarına salt ehliyetsizliğin rücu sebebi sayılmadığını ve buna göre davacının rücu isteminin yerinde olmadığını, rücu edilebilecek ise tutarın ehliyetsiz sürücünün kusur oranı ile sınırlı olduğunu beyanla, davanın reddini dilemiştir. Vezirköprü 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2016/80 Esas sayılı dosyası celp edilmiş olup incelenmesinden; ... ve ...'ın destekten yoksun kalma sebebiyle maddi ve manevi tazminat, ... ve ...'ın ise manevi tazminat talebi ile ... plakalı araç sürücüsü ..., maliki ... ve zorunlu trafik sigortacısı ... A.Ş.ye karşı dava açtıkları, ATK'dan alınan rapora göre kazada desteğin %75 ve ... plakalı araç sürücüsü ...'ın %25 kusurlu olduğu, ...'...

                Dosya içeriğine, toplanan delillere, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye göre, 6100 sayılı HMK' nın 355.maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve re'sen kamu düzeni yönünden yapılan inceleme sonucu ilk derece mahkemesinin vaka ve hukuki değerlendirilmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, istinaf kanun yolu başvurusunun reddine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- Aydın 3....

                Temyiz Nedenleri Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki itiraz nedenlerini yineleyip, kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, şartlı bağışın söz konusu olmadığını, geçerli imar planları bakımından bağışlanma amacının yerine getirilmesinin mümkün olduğunu, tapu iptal-tescil şartları oluşmadığını, davalı Belediyenin taşınmazı bağışlanma amacı dışında kullandığının söz konusu olmayıp bağış amacının mütemerrit hale gelmediğini, dava konusu taşınmazda endüstri meslek lisesi yapılabilmesi için gerekli plan değişikliği işlemleri başladığını, bu hususun davanın sonucunu etkileyeceğinden bekletici mesele yapılmasını talep ettiklerini bildirerek ve önceki beyanlarını tekrarla kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. 3. Gerekçe 3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, bağıştan dönme (rücu) hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. 3.2....

                  Yukarıda yapılan açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde, her ne kadar manevi tazminat dosyasında kaçınılmazlık olgusu kabul edilmiş ve bu husus kesinleşmiş ise de maddi tazminat dosyasında kusur incelemesi yapılmadan kaçınılmazlık olgusunun kabul edilmesinin Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığının rücu ilişkisini zedeleyeceği ve Kurumun rücu hakkının korunmasının kamu düzenine ilişkin olduğu göz önünde bulundurulduğunda, mahkemece işçi sağlığı ve güvenliği konularında uzman bilirkişilerden İş Kanununun 77’inci maddesi ile ilgili yönetmelik hükümleri göz önünde tutularak yöntemince rapor alınması ve kusur değerlendirilmesi yapılması gerekmektedir....

                    UYAP Entegrasyonu