Davalı; kendi yedinde kalan bazı çeyiz eşyalarının davacıya iade edilmesini kabul ettiğini, davacının ziynet eşyalarını ise giderken götürdüğünü ileri sürerek, davanın reddini istemiştir....
eşya talebinin kabulüne, her ne kadar sehven çeyiz eşyası hususu hükümde belirtilmemiş ise de yargılama sırasında çeyiz eşyaları koca tarafından kadına teslim edildiğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir....
<b>(Kapatılan) 6. Hukuk Dairesi 2012/3208 E. , 2012/7505 K.b> <b>"İçtihat Metni"b>MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Ziynet ve çeyiz eşyası alacağı Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı ziynet ve çeyiz eşyası alacağı davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen teslimine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
<b>3. Hukuk Dairesi 2018/1698 E. , 2018/3323 K.b> <b>"İçtihat Metni"b>MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, davalılardan ... ile 13/07/2011 tarihinde evlendiğini, ziynet ve çeyiz eşyalarını davalılara teslim ettiğini, senet düzenlendiğini, daha sonra kendisini ailesinin yanına gönderdiklerini, tüm eşyalarının davalılarda kaldığını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı olmak üzere eşyaların aynen teslimine olmaz ise bedeli olan 52.000.00.- TL nin yasal faizi ile müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....
<b>2. Hukuk Dairesi 2014/24803 E. , 2015/9963 K....
<b>2. Hukuk Dairesi 2011/19655 E. , 2013/5683 K.b> <b>"İçtihat Metni"b> MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma - Çeyiz ve Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı (kadın) tarafından tazminat ve nafaka miktarları yönünden; davalı (koca) tarafından ise hükmün tamamına şamil olmak üzere temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 5.3.2013 günü tebligata rağmen taraflar adına kimse gelmedi. İşin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili Avukat ... ile davalı vekili Avukat ... 18.01.2013 havale tarihli müşterek imzalı dilekçe ile temyiz taleplerinden feragat ettiklerini bildirdiklerinden, tarafların temyiz taleplerinin ayrı ayrı reddine karar verilmesi gerekmiştir....
b> <b>"İçtihat Metni"b>MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki ziynet-çeyiz eşya alacağı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, davalı ... ile aralarındaki boşanma davasının halen derdest olup, davalılar tarafından babasının evine bırakıldığı ve bir daha da evine dönme imkanı bulamadığı için 21.01.2013 tarihli çeyiz senedinde yazılı olan 10 gremise altın, bir çift altın yüzük, bir adet normal saat, 1 adet 20 gr. burma bilezik, bir takım altın setten oluşan ziynet eşyaları ile 82 ekran arçelik plazma televizyon, 1 adet çamaşır makinası, 1 adet bulaşık makinası, 1 adet arçelik elektrik süpürgesi, 1 adet arçelik no-frost iki kapılı buzdolabı, 1 adet arçelik set üstü ocak, 1 adet singer elektrik dikiş makinası...
Aile Mahkemesinin 2010/289 Esas-2012/1039 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, müvekkilin 30.10.1992 tarihli çeyiz listesinde yer alan ziynet ve çeyiz eşyalarını evlenirken beraberinde getirdiğini, müvekkilin hiçbir kişisel eşyasını almadan müşterek haneden ayrıldığını, ziynet ve çeyiz eşyalarının davalıda kaldığını, ayrıca evlilik birliği devam ederken davalı ile birlikte bir kısım ev eşyası aldıklarını ileri sürerek, ziynet ve çeyiz eşyalarının tamamı ile evlilik birliği içinde edinilen ev eşyalarının yarı bedeli olan 10.000 TL(ıslahla13.648,00 TL) 'nin reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....
<b>(Kapatılan) 6. Hukuk Dairesi 2012/10996 E. , 2013/5553 K.b> <b>"İçtihat Metni"b>MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Aile Mah. Sıf. İle) DAVA TÜRÜ : Eşya alacağı Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı eşya alacağı davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, çeyiz ve ziynet eşyalarının mevcutsa aynen, değilse bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, çeyiz eşyaları teslim edildiğinden karar verilmesine yer olmadığına, ziynet alacağına ilişkin davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince ziynet alacağına yönelik temyiz edilmiştir. Davacı vekili, dava dilekçesinde, çeyiz ve ziynet eşyalarının davalı tarafından alıkonulduğunu bir daha eve dönülememesi üzerine de davalı tarafta kaldığını belirterek, ziynet ve çeyiz eşyalarının mevcutsa aynen, değilse bedelinin tahsilini istemiştir....
Davacı taraf her ne kadar çeyiz senedinin aslının sunamamış olsa da dosyaya sunulan çeyiz senet fotokopisindeki imzasının ve senedin davalı tarafça inkar edilmediği görülmüştür. Ziynet eşyası rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen türden eşyalardan olduğu için evden ayrılmayı tasarlayan kadının bunları önceden götürmesi, gizlemesi her zaman mümkün olduğu gibi evden ayrılırken üzerinde götürmesi de mümkündür. Bunun sonucu olarak normal koşullarda ziynet eşyalarının kadının üzerinde olduğunun kabulü gerekirse de, dosyamıza konu davada davacının müşterek evden ayrılırken üzerinde herhangi bir ziynet eşyasının olmadığını, ev eşyalarının da müşterek evde kaldığı anlaşılmıştır bu durumda davacıya ait ziynet eşyalarının davacı tarafından birlikte götürüldüğünün kabulüne olanak bulunmamaktadır....