Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

YARGILAMA SÜRECİ : Dava konusu istem: Davacı şirket adına, sahte fatura kullandığından bahisle 2009/12 döneminden 2010 yılına devreden KDV'nin azaltılması işlemi ile 213 sayılı Kanun'un 353/1 maddesi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması istenilmiştir. İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Vergi Mahkemesince verilen kararda; Mecidiyeköy Vergi Dairesi Başkanlığı mükellefi ... Turizm ve Dış Ticaret A.Ş. ve Göztepe Vergi Dairesi mükellefi ... Taşımacılık Tahmil Tahl. ve Dep. San. Tic. Ltd. Şti hakkında düzenlenen Vergi Tekniği Raporu'nda yer verilen tespitlerin incelenmesinden, düzenlenen faturaların sahte olduğu anlaşıldığından devreden KDV'nin azaltılması işleminde hukuka aykırılık, kesilen özel usulsüzlük cezasında ise hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabul, kısmen reddine karar verilmiştir....

    İSTEMİN KONUSU : Davacı şirketin dahilde işleme izin belgesi kapsamında İskenderun Demir Çelik Anonim Şirketinden ihraç kaydıyla satın alınan emtianın bir kısmının ihracatının gerçekleştirilemeyerek iade edildiği ve iadeye ilişkin faturada gösterilen hesaplanan katma değer vergisinin beyanlara yansıtılmadığı yolunda 2010 yılı katma değer vergisine ilişkin düzenlenen ...tarih ve ...sayılı vergi inceleme raporuyla 2010/Aralık döneminden sonraki döneme devreden katma değer vergisinin azaltılması gerektiğinin belirtilmesi üzerine haksız katma değer vergisi alındığından bahisle 2011 yılı katma değer vergisine dair hazırlanan vergi inceleme raporuna dayanılarak 2011/Aralık dönemi için re'sen tarh edilen bir kat vergi ziyaı cezalı katma değer vergisinin kaldırılması istemiyle açılan davayı kabul eden .......

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; davacı erkek tarafından açılmış iştirak nafakasının miktarının azaltılması istemine ilişkindir. Dava dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre ilk derece mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, bu nedenle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davacı erkeğin tüm istinaf istemlerinin HMK. 353/1- b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

      Mahkemece; "...Somut olayda davalı tarafça, Somut uyuşmazlıkta davacının davalı işyerinde 05.01.2007- 19.01.2022 tarihleri arasında uzman bankacı pozisyonunda görev yaptığı,19.01.2022 tarihli SGK İşten Ayrılış Bildirgesinde Çıkış Kodu olarak “04- Belirsiz süreli iş sözleşmesinin işveren tarafından haklı sebep bildirilmeden feshi" olarak bildirildiği, davacının iş akdinin iş ve işletmesel gereklerle bölümünde kadro azaltılması ihtiyacı olduğu iddiası ile feshedildiği, davalı işyerinde 2323 Oturum Numaralı 13.01.2022 tarihli Yönetim Kurul Kararında özetle; 17.12.2021 tarihli 2314 no.lu Yönetim Kurul Kararı ile bankamız faaliyet giderlerinin azaltılması için mevcut personel sayısının optimize edilmesine karar verilmiş olup, bu optimizasyonun bir parçası olarak 2026 yılının sonuna kadar bankamız personellerinden 220 kişinin iş akdinin feshedilmesine karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 25/03/2015 gününde verilen dilekçe ile muvazaa nedeniyle nafakanın azaltılması istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 30/03/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, muvazaa nedeniyle nafakanın azaltılması istemine ilişkindir. Mahkemece, istemin kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

        Öyle ise mahkemece, davalı kadının çalışıp çalışmadığı konusunda... bilgi sistemi ve UYAP üzerinden gerekli araştırmanın yapılıp, herhangi bir işte çalışmadığının tespit edilmesi durumunda davanın reddine karar verilmesi, çalıştığının tespit edilmesi durumunda ise, tarafların ekonomik ve sosyal durumlarına göre, yoksulluk nafakasının kaldırılması talebi, azaltılması talebini de içermekte olup, bu durumun nafaka miktarının tayininde ve indirilmesinde etken olarak dikkate alınması gerektiği ve "çoğun içinde az da vardır" kuralı gereğince de , nafakanın kaldırılması isteminin aynı zamanda nafakanın azaltılması istemini de kapsadığı gözetilerek, yapılacak yargılama neticesinde hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir....

          Davalı işveren tarafından alınan işletmesel karar doğrultusunda geçerli nedenle feshin son çare olması ilkesine riayet edilerek iş akdinin geçerli nedenle feshedildiğini ve tazminatlarının ödendiğini, 21.08.2019 tarihli icra komitesi toplantısında depo taşınması ve işçi azaltılması kararı alındığını, Ankara'da boş kadro bulunmadığı için işten çıkartıldığını, işçi alımı yapılmadığını savunmuştur....

          YARGILAMA SÜRECİ : Dava konusu istem: Davacı adına, 2009 ila 2011 yıllarında alımlarının bir kısmını sahte faturalarla belgelendirdiğinden bahisle bu faturalara dayalı indirimlerin reddi suretiyle yeniden oluşturulan beyan tablosu gereğince 2009 yılının Aralık ve 2010 yılının Mayıs ve Ağustos dönemleri için re'sen salınan bir kat vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi ile 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 353. maddesinin 1. bendi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması ve 2011 yılının Aralık döneminden sonraki dönemlere devreden katma değer vergisinin azaltılması işleminin iptali istemine ilişkindir....

            DAVA KONUSU : Yoksulluk Nafakasının Kaldırılması veya Azaltılması KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalının Samsun 1....

            Dosya içeriğine göre, tahsis biriminde uzman olarak çalışan davacının 01/12/2005 tarihinde işe girdiği ve 02/01/2009 tarihli yazılı fesih bildirimi ile ekonomik kriz nedeniyle personel sayısının azaltılması yoluna gidildiğinden iş sözlşemesinin soan erdirildiği, davalı bankanın Yönetim Kurulu’nun 24/11/2008 ve 280/02 sayılı karar ile “Ekonomik krize bağlı olarak piyasalardaki durgunluğun bankacılık sektörünü etkilemesi nedeni ile rekabet edebilirliğin geliştirilmesi, verimliliğin ve karlılığın düşmesinin önlenmesi amacı ile bir dizi önlemin yanı sıra personel azaltılması yolu ile iş gücü maliyetlerinin düşürülmesine” yönelik işletmesel karar aldığı, aldığı karar sonrasını takip eden tarihlerde bazı bölümlerde kadroları iptal ettiği, yeniden yapılandığı ve organizasyonda değişiklikler yaptığı, keza şube kapatma ve birleştirme kararı aldığı, 2007 aralık ayıda 1547 olan çalışan sayısının toplu çıkarmalar nedeniyle 2009 Ocak ayında 1282 kişiye düşürdüğü, davalı işverenin bu kararı aldığı 24...

              UYAP Entegrasyonu