Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, ayıp nedeniyle, davaya konu aracın ayıpsız misli ile değişimi talebine ilişkindir. İlk derece mahkemesince; davaya konu aracın bagaj kapağında sağ tarafa doğru kayma olduğunun bilirkişi raporu ile tespit edildiği, ayıbın imalat kaynaklı ve gizli ayıp niteliğinde olduğu, davacının seçimlik haklarından ayıpsız misli ile değişim talebinde bulunduğunu, ayıbın niteliğinin davacının ayıpsız misli ile değişim seçimlik hakkını kullanmasına engel teşkil etmeyeceği, gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosyanın istinaf sebepleri ile sınırlı olarak HMK 355....

    Davacı’nın dava dilekçesindeki talebi aracın ayıpsız misli ile değişimi, bu mümkün olmadığı takdirde araç bedelinin iadesidir. Ne var ki, mahkemece, davacıya bu talebi hakkında değişim hakkını mı, yoksa sözleşmeden dönme hakkını mı kullanacağı hususu açıklattırılmamış ve hükmün 1.fıkrasında aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesi ve bedel iadesi taleplerinin reddine, 2.fıkrasında ise araç üzerinde bulunan ayıbın davalılarca ücretsiz olarak onarılmasına şeklinde hüküm kurulmuştur. Bu durumda mahkemece, davacının davasını neye hasrettiği açıklattırılıp, seçimlik hakkını ne şekilde kullandığı sorularak, değişim mi yoksa sözleşmeden dönmek mi istediği açıklattırılarak hasıl olacak sonuca göre hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. 2-Bozma nedenine göre davacının ve davalıların sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir....

      Aracın davacı tarafından 27/04/2012 tarihinde satın alındığı da göz önünde bulundurulduğunda araçtan yararlanmayı sürekli engelleyecek ayıbın bulunmadığı, davacının halihazırda aracı kullanmaya devam ettiği, yukarıdaki Yargıtay ilamlında da vurgulandığı üzere karşılıklı menfaatler dengesi ile hukukun temel prensibi olan hakkaniyet kuralları değerlendirilerek davacının ayıpsız misli ile değişim talebinin reddi gerekmiş ve davacının terditli taleplerinden olan ayıp bedelinde indirim talebi doğrultusunda ayıp bedeli olan 20.000,00TL'nin kabulüne karar vermek gerektiği..." belirtilerek davacının ayıpsız misli ile değişim talebinin reddine, davacının ayıp oranında bedelden İndirim talebinin kabulü ile uyuşmazlık konusu araçta tespit edilen ayıp bedeli 20.000,00 TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsil edilerek davacıya verilmesine’ karar verilmiş, verilen karara karşı taraflarca istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....

        Aracın davacı tarafından 27/04/2012 tarihinde satın alındığı da göz önünde bulundurulduğunda araçtan yararlanmayı sürekli engelleyecek ayıbın bulunmadığı, davacının halihazırda aracı kullanmaya devam ettiği, yukarıdaki Yargıtay ilamlında da vurgulandığı üzere karşılıklı menfaatler dengesi ile hukukun temel prensibi olan hakkaniyet kuralları değerlendirilerek davacının ayıpsız misli ile değişim talebinin reddi gerekmiş ve davacının terditli taleplerinden olan ayıp bedelinde indirim talebi doğrultusunda ayıp bedeli olan 20.000,00TL'nin kabulüne karar vermek gerektiği..." belirtilerek davacının ayıpsız misli ile değişim talebinin reddine, davacının ayıp oranında bedelden İndirim talebinin kabulü ile uyuşmazlık konusu araçta tespit edilen ayıp bedeli 20.000,00 TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsil edilerek davacıya verilmesine’ karar verilmiş, verilen karara karşı taraflarca istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....

          Mahkemesince makina yüksek mühendisi bilirkişiye yerinde inceleme yetkisi verilerek rapor alınmış, alınan bilirkişi raporunda; aracın motor kaputunda fabrikasyon harici boya işlemini gösterir yerler 230/240 mm kaplama kalınlık değerinin ölçülmesi ile fabrika harici boya işlemi yapıldığı, aracın tavanında bölgesel olarak kırmızı lekelerin fabrikasyon boya öncesi bilinmeyen bir etkenden kaynaklanmış olup, satış esnasında basit bir kontrol ile anlaşılamayacak şekilde aracın gizli ayıplı olduğu belirtilmiş mahkemesince bilirkişi raporu hükme esas alınarak davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmıştır. Davacının talebi sözleşmenin feshi ile bedel iadesi iken 07/12/2017 tarihli celsede ıslah sureti ile ayıpsız misli ile değişim talep etmiş ve mahkemesince ayıpsız misli ile değişim talebinin kabul edilerek davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmıştır....

          marka araç satın aldığını, aldıktan kısa bir süre sonra 18/10/2015 tarihinde aracın gösterge panelinde "Motor Uyarı Hasar Riski" şeklinde bir uyarı verdiğini, aracın serviste tamir edilmesine rağmen sorunun giderilemediğini, sözlü olarak hasarın büyük olduğu, motorunun değiştirilmesi gerektiğinin beyan edildiğini, bunu kabul etmediğini, aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesi istemli ihtar çektiğini ileri sürerek satılanın ayıpsız misli ile değiştirilmesini bu mümkün değil ise sözleşmeden dönme ve ödenen bedelin iadesini istemiştir. Yerel mahkemece, davanın kabulü ile aracın ayıpsız misli ile değiştirlmesine, değişime konu aracın geçirdiği kazaya bağlı olarak oluşan 720,00 TL değer azalmasının değişim anında davacıdan alınarak davalıya verilmesine, halen dava dışı serviste olduğu belirlenen .... marka model telefonun servisten davalı tarafça teslim alınmasına, karar verilmiştir. İlk derece mahkemesinin kabul kararına karşı davalı avukatı istinaf başvurusunda bulunmuştur. ......

            KARAR Davacı, davalıdan toplam 19 adet mobilya ürünü aldığını, toplam bedelinin 11.730 TL olduğunu ve leke tutmaz kumaş olarak aldığı koltuk takımı kumaşının leke tuttuğunu, ürünlerin ayıplı çıktığını belirterek bedellerin iadesini talep etmiş ve 22/01/2015 tarihli celsede ise seçimlik hakkını ürünün ayıpsız misli ile değiştirilmesine dönüştürmüştür. Davalı, davacıya ürünlerin leke tutmaz olduğunun belirtilmediğini, tam tersine leke tutabileceği beyaz kumaş olduğu beyan edildiğini ileri sürerek davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, Davanın KABULÜNE, Dava konusu ürünün 6502 sayılı yasanın 11/1-ç de yazılı ayıpsız bir misli ile değiştirilmesine, karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı eldeki dava ile satın aldığı ürünlerin leke tutmaz kumaş olarak satıldığını, ancak kirlenmenin olduğunu ve leke tuttuğunu, malların ayıplı olduğunu ileri sürerek ayıplı malların misli ile değişimine karar verilmesi istemi ile eldeki davayı açmıştır....

              Ancak menfaatler dengesi gözetildiğinde, malın ayıplı ve ayıpsız değeri, ayıbın önemi, arızların giderilmesi ve sorunlu parçanın kalmamasına göre, mevcut durum değerlendirildiğinde misli ile değişim şartları oluşmamış, aracın ücretsiz olarak onarıldığı da göz önüne alındığında, davacının diğer seçimlik haklarını da talep etmediği anlaşılmakla, davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

                Asliye Hukuk Mahkemesi'nin (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) : 2019/295 Esas, 2020/265 Karar sayılı ve 30/10/2020 tarihli kararı ile; Davanın kabulü ile, davaya konu ‘Samsung Qe 82q60ra 82” 4k uhd smart Qled’ televizyonun ayıpsız misli ile değiştirilmesine, şeklinde karar verilmiştir....

                A.Ş’den 27.06.2007 tarihinde satın alınan sıfır 2007 model araçtaki ayıp nedeniyle aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin talep edildiği anlaşılmıştır. Taraflar arasındaki satışa konu aracın ayıplı olduğu dosya içeriği itibariyle sabit olduğu gibi mahkemenin de kabulündedir.Davacı,malın ayıplı olması halinde 4077 sayılı yasanın 4.maddesi gereğince değişim, sözlemeden dönme, onarım veya bedel indirimi yönünde tercih hakkını kullanmakta muhayyerdir. Dava dilekçesinde davacı aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesini, bunun mümkün olmaması halinde araçtaki değer kaybını talep etmiş ise de, yargılama aşamasında 04.03.2009 tarihli celsede tercihini aracın ayıpsız yenisiyle değiştirilmesine hasretmiştir. Bu durumda aracı aynı model yenisiyle değiştirilmesi gerekir....

                  UYAP Entegrasyonu