Oto'dan başvuru konusu aracın ücretsiz olarak onarılması ya da ayıpsız misliyle değiştirilmesi talep edildiği, ancak Borusan Oto müvekkil şirketin araçtaki ayıbı kabul etmeyerek taleplerini reddettiği ve yerine getirmediği, aracın hala ayıplı vaziyette ve yürümez halde olduğunu, talep ve seçimlik haklar ve ıslah hakkı saklı olmak kaydıyla davanın kabulüne, öncelikle dava konusu aracın gizli ayıplı olduğundan aracın ayıpsız misliyle değiştirilmesine, ayıpsız misliyle değişiminin mümkün olmaması yahut talebinin kabul edilmemesi halinde aracın ücretsiz olarak onarımına ve onarımın araçta değer kaybı meydana getirmesi halinde değer kaybının araç teslim tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte tahsiline, araçtan mahrum kalınan süre için kira bedeli nedeniyle zarara uğrayan müvekkil şirketin şimdilik 28.674-TL maddi zararının ilk kira bedeli ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte tazminine yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine,...
Ağır kusur kavramı, satılanın ayıplı bir şekilde devrinde satıcının ağır ihmal halini kastetmektedir. Ağır ihmal halinde ise hukuka aykırı sonuç bilinmemekte, istenmemekte; ancak bu sonuç, anlayışlı ve normal dikkatli her insanın aynı durum ve şartlar altında alınmasını gerekli göreceği en ilkel (iptidai) tedbirlerin alınmaması, en basit özenin gösterilememesi yüzünden gerçekleşmektedir. (YAVUZ, Cevdet, Meslekten Satıcının Ayıptan Sorumluluğu, İstanbul Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi 6-2, Güz 2019, s.113). Satış sözleşmesinde, satıcı zapttan ve ayıptan ari bir şekilde satılanın mülkiyetini geçirmek amacıyla, zilyetliğini alıcıya devretmekle, alıcıda bedeli ödemekle yükümlüdür. Satılanın ayıplı olması halinde alıcı TBK'nın 227/1. maddesinde düzenlenen seçimlik haklarını kullanabilir. Anılan maddenin 2. Fıkrasında da alıcının genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı saklı tutulmuştur....
akışına göre imkan bulur bulmaz bildirmesi karşısında süresi içinde davalıya bildirmesine göre; ayıplı satış nedeniyle davacının davalıda satış bedelinin iadesini talep edebileceği anlaşılmakla ilk derece mahkemesi kararına karşı davalı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK 353/1- b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Ayıp nedeni ile satış bedelinden indirilecek miktarın tespitinde, doktrinde, "mutlak metod", "nispi metod" ve "tazminat metodu" adıyla bilinen değişik görüşler mevcutsa da gerek Dairemiz gerekse Yargıtay tarafından öteden beri uygulanan "nispi metod" olarak adlandırılan hesaplama yöntemi benimsenmektedir. Nisbi metoda göre; satış tarihi itibariyle satılanın, ayıpsız ve ayıplı değerleri arasındaki oranın, satış bedeline yansıma miktarı belirlenmektedir. Başka bir ifade ile satılanın, tarafların kararlaştırdıkları satış bedeli gözetilmeksizin, satış tarihi itibariyle gerçek ayıpsız rayiç değeri ile ayıplı haldeki rayiç değeri ayrı ayrı belirlenerek, bu iki değerin birbirine bölünmesi suretiyle elde edilecek oran, satış bedeline uygulanmaktadır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; "Dava konusu uyuşmazlığın; davacının davalıdan satın almış olduğu temizlik makinesinin kullanımı sırasında meydana gelen hasar nedeniyle uğradığı maddi ve manevi zararın tazmini ve ürün bedelinin iadesi talebine ilişkin olduğu,......... Ltd....
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu makinenin ayıplı olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; "Dava konusu uyuşmazlığın; davacının davalıdan satın almış olduğu temizlik makinesinin kullanımı sırasında meydana gelen hasar nedeniyle uğradığı maddi ve manevi zararın tazmini ve ürün bedelinin iadesi talebine ilişkin olduğu, T3 Tic. Ltd....
Maddede; Satıcının satılanın ayıplarından sorumlu olduğu alıcı, seçimlik haklarından birini kullanılabileceğini, 6098 Türk Borçlar Kanunu uyarınca söz konusu ürünün gizli ayıplı olduğunu bu kapsamda ürünün gizli ayıplı olması nedeniyle 20.04.2020 tarihli proformada belirtilen makine satışından haklı nedenle döndüklerini, müvekkil tarafından söz konusu makinenin tam anlamıyla kullanılamadığını, bu nedenle kanunda yer alan bedel iadesi mukabilinde ürün iadesi ( 84.960 USD ) seçimlik haklarımızı kullandıklarını, davaya konu ayıplı maldan dolayı makinenin bedelinin iade edilmesi durumunda davalı tarafa iade edileceğinin noter aracılığıyla (Konya 12. Noterliği 18.08.2020 Tarihli, 26719 Yevmiye Nolu İhtarname) ihtar edildiğini fakat davalı tarafın bu ihtara cevap vermediğini ve bedel iadesini de gerçekleştirmediğini, arabuluculuk görüşmelerinden bir sonuç alınamadığını, bu nedenlerle açmış oldukları alacak davasının kabulünü talep ettikleri görülmüştür....
marka 2013 model sıfır kilometre araç satın aldığını, müvekkilinin 2014 yılında aracı satacağı zaman aldığı 19.03.2014 tarihli ekspertiz raporunda aracın tavan bölümünde değişen parça ve boya tespit edildiğini, durumun 25.03.2014 tarihinde noter kanalı ile davalı şirkete bildirildiğini, ayıplı satış nedeniyle satış akdinin feshedilerek bedelin iadesinin istendiğini, ancak davalı şirketin bedeli iade etmediğini belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, satılanın ayıplı olması nedeniyle satış sözleşmesinin feshi ile aracın satıcıya iadesi karşılığında ödedikleri 36.850-TL' nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Davacı tarafça davalıdan satın alınan baskı makinesinin üretim kaynaklı gizli ayıplı olduğundan bahisle ayıplı malın iadesi ile bedelinin tahsiline yönelik olarak davalı hakkında mahkememize dava açıldığı, davacı tarafın davalıdan 07/12/2015 tarihinde 47.200,00-Euro bedel ......
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, taraflar arasındaki satış sözleşmesi kapsamında, davalı tarafından satılan ürünlerin ayıplı olduğu iddiasıyla sözleşmeden dönme sonucunda davalı firmaya ödenen satış bedelinin faiziyle birlikte iadesi istemine ilişkindir. Dosya ve dava dilekçesi üzerinde yapılacak olan inceleme sonucunda rapor alınmasına karar verilmiş, 21/01/2019 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle; Dava konusu mobilyaların 31.03.2017 tarihinde irsaliyeli fatura ile teslim eksiksiz teslim edildiği, kurulumun gerçekleştirilmeden tesliminin yapıldığı, ambalajlarının sökülmemiş olduğu, mobilyaların kullanılmadığı , dolap kapaklarının ambalajlama ve üretim hatası sonucu lake (boya) imalatının açık ayıplı olduğu, diğer masalar , etejerler ve bölücülerin satıcı firmanın katoloğunda belirtilen şekilde kurulduktan , temizliği ve bakımı yapıldıktan sonra incelenebileceği, davacı tarafça keşide edilen T.C. Büyükçekmece .......