ün adresine gönderildiğini, telefon 14.07.2017 tarihinde sevk yapılsa da kargoya 18.07.2017 tarihinde verildiğini, telefonun garanti servisi tarafından düzenlenen teknik servis raporunda ücretsiz tamir yapılarak telefonun müvekkiline gönderildiğini, 23.07.2017 tarihinde tekrar Reeder servisine iade istemi olarak götürüldüğünü, davalı teknik servisin bedel iadesi kararı vermeden iade yapılamayacağını servisle görüşülmesi gerektiğinin bildirildiğini, müvekkilinin bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme hakkının kullanılması için davalıya yaptığı müracaatın reddedildiğini belirterek ayıplı malın iadesi ve satım bedeli olan 1999,00 TL'in iadesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) Taraflar arasındaki ayıplı malın iadesi ile ödenen bedelin geri alınması davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, davalılardan ... Otomotiv A.Ş.’nin ithalatçısı olduğu ...1.6 marka aracı, 26.11.2007 tarihinde diğer davalı şirketten satın aldığını, satın aldıktan birkaç gün sonra aracı yıkattığında kapı filtrelerinden ve arka stop lambalarından su aldığının görüldüğünü, bu şekilde ayıplı olduğu anlaşılan aracın değiştirilmesi için göndermiş olduğu ihtardan ise sonuç alamadığını ileri sürerek, aracın iadesi ile satış bedeli olarak ödediği 36.500 YTL’nin, ihtar tarihinden itibaren faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir....
GEREKÇE: Dava, ayıplı malın bedelinin iadesi talebine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başv urusuna konu edilen ilk derece mahkemesi kararı hakkında 6100 sayılı HMK nun 355.maddesindeki düzenleme gereğince; istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık olup olmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır. Taraflar arası uyuşmazlık, ayıplı mal nedeniyle ödenen bedelin iadesi talebi olup, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: HMK 353 maddesine göre inceleme yapıldığından duruşma açılmamıştır. Dava, ayıplı ürün teslimi nedeniyle sözleşmeden dönme ve bedel iadesi taleplerine ilişkindir....
Mahkemece toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre davacının davalı ... Otomotiv Ltd. Şti' nden aracı satın aldığı ve diğer davalı şirketin bu araçların Türkiye Distrübütörü İthalatçısı olduğu bu nedenle sorumluluğunun söz konusu olduğu araçtaki arızanın gizli ayıp niteliğinde bulunduğu, bu yöndeki zamanaşımı itirazlarının da yerinde bulunmadığı, aracın misli ile değiştirilmesinin mümkün olmadığı, ayıplı maldan davalıların sorumluluğunun malın tüketiciye teslim tarihinden itibaren iki yıllık zamanaşımına tabi olduğu, davacının temerrüt ihtarının aracın değiştirilmesine ilişkin olup, dava tarihi itibariyle temerrüt faizi uygulanabileceği, oluşan arızaların maldan yararlanmasını kısıtladığı, bedel tenzili çerçevesinde hesaplama ile karar vermek gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. İthalatçı firmanın sorumluluğu için garanti belgesine imza koyması gerekir....
Mahkemece, motorsikletin iadesi karşılığında, ödenen bedel 4.500.00 YTL ile yapılan masraf 50.00 YTL'nin faizi ile tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı satın aldığı motorsiklet için ödediği bedelin faizi ile iadesini istemiş, ancak ayıplı olduğunu iddia ettiği motorsikleti davalılara veya yektili temsilcisine teslim etmemiştir. Malı iade etmeden ödediği bedele faiz işletilmesini talep edemez. Ayrıca, mahkeme davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, yargılama giderleri ve avukatlık ücreti yönünden HUMK'nun 426.maddesine uygun hüküm oluşturulmamıştır. Bu yönlerin gözardı edilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki ayıplı malın bedelinin iadesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; ... Tüketici Mahkemesince dava dilekçesinin görev yönünden reddine dair verilen 27.04.2017 tarihli ve 2016/1320 Esas, 2017/371 Karar sayılı direnme kararı davacı vekilinin temyizi üzerine, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 16.03.2021 tarihli ve 2017/3145 Esas, 2021/266 Karar sayılı ilâmı ile karar bozulmuş, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece karar verilmiş ve dosya tekrar Hukuk Genel Kuruluna gönderilmiştir. Karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Hukuk Genel Kurulunca dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonunda gereği düşünüldü: Dava, ayıplı malın bedelinin iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece, “dava dilekçesinin görev yönünden reddine” dair verilen direnme kararı, Hukuk Genel Kurulunun yukarıda esas ve karar numarası belirtilen kararı ile bozulmuş; mahkemece yeni bir karar verilmiştir....
Maddesi ve Türk Ticaret Kanunu 23.maddesi uyarınca gözden geçirme ve tarafınıza bildirme sorumluluğu yerine getirerek, davalıya süreci içerisinde bildirimde bulunduklarını, Türk Borçlar Kanunu’nun 227.maddesinde yer alan seçimlik haklardan olan‘’satın alınanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme’’ seçimlik hakkını kullandığı bildirdiği halde davalı tarafından ürünler teslim alınmamış ve para iadesi yapılmadığını, davalı işletme tarafından davacı müvekkil firmaya satılan ayıplı malın davalıya iadesi ile davacı müvekkil firma tarafından satışa konu ürünler için ödenen ......
'dan alınarak davacıya ödenmesine, Davacının dava konusu...... plakalı traktörün iadesi ile bedelinin ödenmesi veya benzeri ile değiştirilmesi talebinin reddine, verilmiş; hüküm, davacı ile davalı... Ticaret-... tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacı ayıplı traktörün iadesi ile diğer zararlarının tahsili amacıyla eldeki davayı açmış; ıslah ile bedel iadesi talep etmiştir. Davalı aracın ayıplı olmadığını, iddia edilen sorunların kullanım hatasından kaynaklı olduğunu savunmuştur. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda da gösterildiği üzere, farklı arızalarla on beş defa servise girmesine rağmen dava konusu edilen traktördeki ayıbın devam ettiği ve bu ayıpların aracın verimli kullanılmasına engel olduğu sabittir....
Ayıplı malın neden olduğu zarardan dolayı birden fazla kimse sorumlu olduğu takdirde bunlar müteselsilen sorumludurlar. Satılan malın ayıplı olduğunun bilinmemesi bu sorumluluğu ortadan kaldırmaz. Bu madde ile ayıba karşı sorumlu tutulanlar, ayıba karşı daha uzun bir süre ile sorumluluk üstlenmemişlerse, ayıplı maldan sorumluluk, ayıp daha sonra ortaya çıkmış olsa bile malın tüketiciye teslimi tarihinden itibaren iki yıllık zamanaşımına tabidir. Bu süre konut ve tatil amaçlı taşınmaz mallarda beş yıldır. Ayıplı malın neden olduğu her türlü zararlardan dolayı yapılacak talepler ise üç yıllık zamanaşımına tabidir. Bu talepler zarara sebep olan malın piyasaya sürüldüğü günden başlayarak on yıl sonra ortadan kalkar. Ancak, satılan malın ayıbı, tüketiciden satıcının ağır kusuru veya hile ile gizlenmişse zamanaşımı süresinden yararlanılamaz. ...