K A R A R Davacı, davalıdan satın aldığı aracın km göstergesi ile oynandığının tesbit edildiğini, bu durumun gizli ayıp oluşturduğunu ileri sürerek aracın davalıya iadesi ile ödediği bedel ve uğradığı zarar toplamı olan 22.288,20 TL'nin tahsilini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Sulh Hukuk Mahkemesi Tarih : 29.12.2009 No : 733-971 Taraflar arasındaki ayıplı malın yenisiyle değiştirilmesi-bedel iadesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalıdan 2.500.-YTL. karşılığında cep telefonu satın aldığını, cep telefonuna telefonun kolonlanmış olduğu ve 28.8.2008 tarihinde görüşmeye kapanacağının bildirildiğini, davalıdan cep telefonunun değiştirilmesini istediklerini, ancak sonuç alamadıklarını belirterek ödenen bedelin iadesine ya da cep telefonunun yenisiyle değiştirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Sıf. ) Taraflar arasındaki ayıplı malın iadesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı tarafça davalıdan aldığı aracın ayıplı olduğu iddiasıyla ayıplı malın iadesi, mümkün olmaması halinde bedelinin ödenmesi talebiyle açılan davada mahkemece yetkisizlik kararı verilmiş, hükmün kesinleşmesi üzerine davacı dosyanın yetkili mahkemeye gönderilmesi talebinde bulunmuştur. Mahkemece 12.04.2016 tarihli ek karar ile süresinde talepte bulunulmadığı gerekçesiyle davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş, hüküm davalı vekilince yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmiştir....
DELİLLER; 25/03/2022 tarihli sipariş formu, fatura, ödeme dekontları, ticari defter kayıtları, keşif, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava, ayıplı mal satışı iddiasına dayalı bedel iadesi istemine ilişkindir....
Mülga Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 4. maddesinde ayıplı mal: 1-Ambalajında, etiketinde, tanıtma ve kullanma kılavuzunda ya da reklam ve ilânlarında yer alan veya 2- Satıcı tarafından bildirilen veya 3- Standardında veya teknik düzenlemesinde tespit edilen, 4- Nitelik veya niteliği etkileyen niceliğine aykırı olan ya da 5-Tahsis veya kullanım amacı bakımından değerini veya tüketicinin ondan beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki veya ekonomik eksiklikler içeren mallar olarak tanımlanmıştır. Bu hükümden de anlaşılacağı üzere satılan malın satıcı tarafından vaat edilmiş veya sözleşmeyle izlenen amaca uygun olarak bulunması gereken ve beklenen niteliklerden yoksun olmasını veya alıcının sağlayacağı faydayı azaltan ya da tamamen ortadan kaldıran noksanlık içeren mallar ayıplı mal olarak kabul edilmektedir. Malın kullanılmasıyla ortaya çıkan, ve çoğunlukla bilirkişi incelemesiyle anlaşılabilen ayıplar ise gizli ayıplardır....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ: 15/12/2020 NUMARASI: 2019/169 Esas, 2020/1042 Karar, DAVANIN KONUSU: Alacak KARAR TARİHİ: 07/06/2021 Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucunda; GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili, müvekkiline satışı yapılan taşınmaz malın 37 aylık süre ile geç tesliminden dolayı taraflar arasında imzalı ve geçerli sonuçlarını doğurmuş Sözleşme'nin m. 4.6'da belirtilen her gecikilen ay için sözleşmenin bedelinin binde iki buçuk (%0.25) oranında cezai şarta tekabül eden 37 aylık gecikme bedeli 21.922,50-TL cezai şartın ödenmesi ve taşınmazın eksik ve ayıplı ifa sebebi ile taşınmaz malın satış bedelinde hakkaniyet ve nesafete ve rayiç bedele uygun olarak 1/3 oranında bedel tenzili ile 79.000,00 TL bedelin iadesi olmak üzere toplam 100.922,50-TL'nin temerrüt ihtarnamesinin tebliğ tarihi olan 08/12/2016 tarihinden işleyecek ticari avans...
onarımla giderilebilecek sorunlara ilişkin bedel iadesi kararı verilmesinin hakkın kötüye kullanımına neden olacağını, ayrıca davacının ayıpsız ürünler ile de ilgili bedel iadesi talebinin sebepsiz zenginleşmeye yol açacağını, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini ve yerel mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek istinaf kanun yoluna başvurmuştur....
İddia, savunma ve tüm dosya kapsamından; Dava, satış sözleşmesinden dönülerek ayıplı malın geri verilmesi ve bedel iadesi talebine ilişkindir. Davalılardan Doğuş Otomotiv...AŞ'nin dava konusu aracın ithalatçısı, diğer davalı T9'nin ise araca servis hizmeti veren şirket olduğu davacının da kabulündedir....
İlk derece mahkemesince, " ... 6502 sayılı yasanın 11/1. maddesinde, malın ayıplı olması durumda tüketicinin seçimlik hakları düzenlenmiştir. Bu seçimlik haklarda tüketici; bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Tüketici seçimlik haklarından herhangi birisini kullanabilecektir. Ne var ki tüketici bu hakkını kullanırken objektif iyiniyet kuralları içerisinde hareket etmek zorundadır. Bu hususlar uyarınca davalının aracın teslim edildiğini ispatlayamadığı, aksi halin kabulü halinde dahi aracın ayıplı olduğu, bu haliyle davacının seçimlik haklarından sözleşmeden dönme ve bedel iadesi hakkını kullanmasının ayıbın niteliği gereğince uygun olduğu kanaatine varılmıştır....
Ayıbın öneminin aracın kullanımına ve beklenen faydaya bir etkisinin olmaması, aracın ayıplı ve ayıpsız değeri arasındaki farkın araç bedeli nazara alındığında azlığı yani karşılıklı menfaatler dengesi ile hukukun temel prensibi olan hakkaniyet kuralları değerlendirilerek ayıp nedeni ile bedel indirimi veya tüketicinin diğer seçimlik haklarını kullanıp kullanmayacağının tesbit edilmesi zorunludur. Somut olay, yukarıda belirtilen ilke ve kurallar ışığında değerlendirildiğinde; bilirkişi raporlarında, aracın etek altı bölümlerinde, sağ ayna üzerinde ve ön tamponda vernik soyulması olduğunun belirlendiği söz konusu boya arızasının aracın kullanımına engel teşkil etmediği anlaşılmıştır....