"İçtihat Metni"Mahkemesi :Sulh Hukuk Mahkemesi Tarih : 28.09.2010 No : 2009/1008-2010/1271 Taraflar arasındaki ayıplı malın değiştirilmesi-tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı ... İç ve Dış Tic. AŞ. vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, davalı yandan satın alınan bilgisayarın ayıplı olması nedeniyle yenisiyle değiştirilmesi, bunun mümkün olmaması halinde cihaz bedelinin 24.10.2008 tarihinden itibaren faizi ile birlikte tahsili ve ayıplı maldan kaynaklanan zarar nedeniyle 125.00. TL maddi ve manevi tazminatın faiziyle birlikte tahsiline ilişkindir....
Davalı,davacıya satılan malın ayıplı olmadığını,kullanma hatası nedeniyle metal kısımların paslandığını,müşteri memnun olsun diye bu parçaları söküp bölge bayiliğine ve oradan da fabrikaya gönderdiklerini ,bu işlemin uzun süre alacağını, metal aksamı değiştirme taleplerini davacının kabul etmediğini savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece ,davanın kısmen kabulüne;bedel iadesi isteminin reddi ile koltuk takımının metal kısımlarının ayıpsız yenisi ile değiştirilmesine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava , ayıplı malın geri alınarak bedelinin iadesi istemine ilişkindir.Davacı tarafından 10.09.2004 tarihli fatura ile davalıdan satın alınan koltuk takımının metal aksamında üretim hatasından kaynaklanan ayıp olduğu , davalının ürünün metal kısımlarını sökerek fabrikaya gönderdiği ve dava tarihi itibarıyle de teslim etmediği, yaptığı bu servis hizmeti karşılığında servis fişi de düzenlemediği anlaşılmaktadır....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/858 Esas KARAR NO : 2022/744 DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 03/12/2020 KARAR TARİHİ : 16/11/2022 Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA : Davacı vekili ------Tüketici Mahkemesine vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin, ----- isimli İnternet sitesi üzerinden----- ilan numarası ile satılık araç ilanı veren davalı ile irtibata geçerek, 15.04.2020 tarihinde ----Noterliğinin,----- ikinci el aracı 80.000 TL bedelle satın almıştır. Taraflar arasındaki mesafe göz önünde olduğu ve o dönemdeki ----- hastalık riski olduğu için davalı şahıs tarafından 19.03.2020 tarihinde alınan ----- raporuna itibar edilerek müvekkil tarafından araç satın alınmıştır. Alınan ----- raporunda aracın ------km olduğu belirtilmiştir....
Dava, araçtaki gizli ayıp iddiası nedeniyle, aracın yenisi ile değiştirilmesi veya sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebiyle birlikte manevi tazminat istemine ilişkindir. Davacı vekili araç satıcısı ve ithalatçısı olan şirketlere karşı açtığı davada, araçtaki gizli ayıp nedeniyle aracın misli ile değiştirilmesini, olmadığı takdirde de sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talep etmiş, ilave olarak da manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Davalı şirketler vekilleri ise ayrı ayrı sundukları cevap dilekçeleri ile, ayıp iddialarını kabul etmediklerini, talebin zamanaşımına uğradığını, araçtaki ayıp nedeniyle ithalatçı firmadan bedel iadesi talebinde bulunmanın mümkün olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemişlerdir....
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 10/07/2019 NUMARASI : 2016/4851 ESAS - 2019/862 KARAR DAVA KONUSU : Tüketiciyi Koruma Kanunundan Kaynaklanan (Malın Ayıplı Olmasından Kaynaklanan) KARAR : Bakırköy 2. Tüketici Mahkemesinin 10/07/2019 tarihli, 2016/4851 Esas, 2019/862 Karar sayılı dosyasında verilen karar istinaf incelemesi için dairemize tevzi edilmekle Dairemiz yukarıda belirtilen esas sırasına kaydı yapıldı. Dosya incelendi....
Bu durumda malın ayıplı olmadığının ispatı satıcıya aittir. Bu karine, malın veya ayıbın niteliği ile bağdaşmıyor ise uygulanmaz. (2) Tüketicinin, sözleşmenin kurulduğu tarihte ayıptan haberdar olduğu veya haberdar olmasının kendisinden beklendiği hâllerde, sözleşmeye aykırılık söz konusu olmaz. Bunların dışındaki ayıplara karşı tüketicinin seçimlik hakları saklıdır..." şeklinde düzenlenmiştir. Tüketicinin seçimlik hakları aynı yasanın 11.m.sinde;" (1) Malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda tüketici; a) Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme, b) Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme, c) Aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme, ç) İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme, seçimlik haklarından birini kullanabilir....
haksız davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunduğu anlaşılmıştır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; ayıplı malın iadesi, bedel iadesi ve maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir. İstinaf incelemesi HMK 355. Madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır. Satış sözleşmesi tarihinde yürürlükte bulunan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un (TKHK) ayıplı mal başlıklı 8. maddesinde; "Ayıplı mal, tüketiciye teslimi anında, taraflarca kararlaştırılmış olan örnek ya da modele uygun olmaması ya da objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımaması nedeniyle sözleşmeye aykırı olan maldır....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki ayıplı malın iadesi ve tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, ayıplı mal satışı nedeniyle tazminat davasıdır. Davalılar vekilleri, İstanbul Asliye Ticaret Mahkemeleri’nin yetkili olduğunu belirtmiş, esasa ilişkin de süresinde ayıp ihbarında bulunulmadığını, davanın süresinde açılmadığını, malın ayıplı olmadığını belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır. Mahkemece, benimsenen bilirkişi kurulu raporlarına göre, davalıların sorumluluğunu gerektiren bir durum olmadığından ve TTK.nun 25. maddesindeki teslimden itibaren altı aylık sürede açılmayan davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....
TKHK'nun "ayıplı mal" başlıklı 8 inci maddesinin 1 inci fıkrası "Ayıplı mal, tüketiciye teslimi anında, taraflarca kararlaştırılmış olan örnek ya da modele uygun olmaması ya da objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımaması nedeniyle sözleşmeye aykırı olan maldır." şeklindedir. TKHK'nun "ispat yükü" başlıklı 10/1 inci maddesine göre; "Teslim tarihinden itibaren altı ay içinde ortaya çıkan ayıpların, teslim tarihinde var olduğu kabul edilir. Bu durumda malın ayıplı olmadığının ispatı satıcıya aittir. Bu karine, malın veya ayıbın niteliği ile bağdaşmıyor ise uygulanmaz."...