Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

KARAR Davacı, davalıdan satın aldığı televizyonun internet bağlantısının bulunmaması nedeniyle ayıplı malın iadesi ile 2.440 TL TV bedeli, 300 TL garanti uzatma bedeli, 270 TL 3D gözlük, 89 TL transmitter, 42.29 TL diğer aksesuar bedelinin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı cevap dilekçesi sunmamıştır....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Haksız fiilden kaynaklanan 01/07/2016 tarihinde kabul edilip 23/07/2016 günlü Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6723 sayılı Yasa'nın 21. maddesi ile 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60. maddesinin 3. fıkrası değiştirilmiştir. Bu düzenlemeye göre, dosya kendisine gönderilen ilgili hukuk dairesi bir ay içinde yapacağı ön inceleme sonucunda işbölümü bakımından kendisini görevli görmez ise gerekçeleri ile birlikte dosyayı bir ay içinde görevli Daireye gönderecektir. Bu durumda dosya içeriğine, temyizin kapsamına, uyuşmazlığın ayıplı mal satışına ilişkin bulunmasına göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay Kanunu'nun 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca Yargıtay 13. Hukuk Dairesine aittir. Yukarıdaki yasal düzenleme de dikkate alındığında dosyanın görevli Yargıtay 13. Hukuk Dairesine gönderilmesine 26/09/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Bu durumda malın ayıplı olmadığının ispatı satıcıya aittir. Bu karine, malın veya ayıbın niteliği ile bağdaşmıyor ise uygulanmaz..." "Malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda tüketici; satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme, satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme, aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme, imkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme, seçimlik haklarından birini kullanabilir....

      Şti’nin bütün temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 4. maddesi hükmü uyarınca tüketici, satın aldığı malın ayıplı olduğunun anlaşılması halinde satıcıdan, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Tüketici, yasanın kendisine tanıdığı bu dört seçenekten birini tercih etmek hakkına sahip olup, bunlardan herhangi birini kullanmaya zorlanamaz. Dava konusu olayda, davacı 15.09.2003 tarihinde satın almış olduğu aracın ayıplı olduğunu ileri sürerek, tercih hakkını öncelikle aracın yenisi ile değiştirilmesi, olmadığı takdirde bedel iadesi olarak kullanmışsa da, daha sonra 06.11.2008 tarihli celsede alınan beyanı ile araç bedelinin ödetilmesini istemiştir....

        İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle;TBK'nda sorumluluk sebepleri düzenlenmiş olup, borç doğuran ilişki için muhakkak 'doğrudan sözleşme ilişkisi' bulunması gerekmediği gibi örneğin 'haksız fiilde' 'sebepsiz zenginleşmede' sorumluluk söz konusu olduğı gibi kimi durumlarda kusursuz sorumluluğun dahi söz konusu olabildiği, kaldı ki, somut olayda, 'ayıplı mal' mevcut olmakla bu halde davalının bizzat kendisine ait (kendisince üst satıcı olarak) sattığı 'ayıplı mal'dan sorumlu tutulamayacağına dair bir kabulün hukuka aykırı olduğu, Müvekkilinin, ... Ltd.Şti Şti.'...

          - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalıdan 685.801.08 TL.bedelli 16/1 ve 24/1 niteliğinde iplik aldığını, alınan iplik bedelinin 496.147.94 TL.sini ödediğini, 189.653.14 TL.sinin ise vadesi gelmediğinden ödenmediğini, satışa konu ipliklerin kapalı ambalaj içinde geldiğini, bu iplikler kullanılarak kumaş dokunduğunda ipliklerde gizli ayıp olduğunun tespit edildiğini, delil tespiti raporu ile de durumun tespiti üzerine davalıya ihtarname ile ayıplı malın geri alınması ve bedelinin iadesi için müracaat edildiğini, herhangi bir sonuç alınamadığını belirterek davalıdan alınan malların iadesi ile ayıplı mal için ödenen 496.147.94 TL.nin temerrüt tarihinden itibaren en yüksek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, ayrıca davalı tarafa 189.653.14 TL.borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            Davalının, davacıya satmış olduğu ürünleri sonradan değiştirdiği ihtilafsız olup, davalı her ne kadar ürünleri iyiniyetli olarak değiştirdiğini beyan etmiş ise de davalı şirket tarafından ürünler üzerinde laboratuvar testi yaptırıldığı ve ürünlerin ayıplı olduğuna ilişkin bir ihtar olmaksızın ürünlerin değiştirildiği anlaşılmıştır. Davalı tacir olup, basiretli tacir gibi hareket etmek zorunda olduğundan, davalının ayıp ihbarının süresinde yapılmadığına ve ürünler üzerinde ayıp incelemesi yapılması gerektiğine ilişkin savunmalarına itibar edilmemiştir. Satılanın ayıplı olması halinde alıcının genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı olduğu anlaşıldığından ilk derece mahkemesince ayıplı ifadan kaynaklanan vinç kiralama bedeline ilişkin bilirkişi raporunun somut olaya uygun, gerekçeli ve denetime elverişli olması nedeniyle hükme esas alınarak davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....

              Davalı taraf ayıplı mal iddiasında bulunmuş ancak ayıbın süresinde davacıya ihbar edildiğine dair delil sunmamıştır. Ayıplı mal ile ilgili olarak TTK 23.madde c bendinde “Malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı iki gün içinde durumu satıcıya ihbar etmelidir. Açıkça belli değilse alıcı malı teslim aldıktan sonra sekiz gün içinde incelemek veya incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbarla yükümlüdür. Diğer durumlarda, Türk Borçlar Kanununun 223 üncü maddesinin ikinci fıkrası uygulanır. İfadesi yer almaktadır.” Davalının faturayı defterine işleyip ---- bildirmek suretiyle dava konusu malları aldığı ispat edilmiş olup davalı cevap dilekçesinde malı aldığını lakin malların ayıplı olduğunu savunmuş ancak süresinde --- bulunduğuna dair veya malların ayıplı olduğunu tespite yarar bir delil sunmadığından davacının fatura bedeli bakımından alacaklı olduğu tespit edilmiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Y A R G I T A Y K A R A R I Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 21.01.2013 günlü kararı ile haksız fiilden kaynaklanan maddi tazminat taleplerinin temyiz incelemesi Yargıtay 4. Hukuk Dairesi'ne verilmiştir. SONUÇ: Taraflar arasındaki uyuşmazlığın haksız fiilden kaynaklanması ve Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun anılan kararına göre dosyanın Yargıtay 4. Hukuk Dairesi'ne GÖNDERİLMESİNE, 28.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki asıl davada haksız fiilden kaynaklanan maddi tazminat, birleşen davada haksız fiilden kaynaklanan manevi tazminat davasından dolayı yerel mahkemece verilen gün ve sayısı yukarıda yazılı kararın; Dairemizin 12/11/2018 gün ve 2016/8951-2018/6888 sayılı ilamıyla bozulmasına karar verilmiştir. Süresi içinde davalı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla HUMK’un 440-442. maddeleri uyarınca tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü....

                    UYAP Entegrasyonu